ABD HUYUNDAN VAZGEÇMİYOR -

ABD’nin yaptıklarını görmemek kafasızlıktır. Ebru Gündeş’in eşi Azeri asıllı Türk vatandaşı, İran ile altın ticaretini yürütüyor diye tutuklanıyor. Bu yolla Halkbank batırılmak isteniyor.

 Yolsuzluğun olup olmaması önemli değil.

Hükümet hemen ABD elçisini Türkiye’den kovması gerekiyor. O elçi derhal CHP ile temasa geçiyor. Bir yandan da açıkça “Uyardık ama dinlemediler.”diyor.

Türkiye İsrail ile arasını çoktan açtı. Çin’den silah alıyoruz. Batılılar iki yüz yıldır bizi sömürüyor. Halkımız artık onların dümen suyunda gitmeyeceğiz diyor. Gerektiğinde onlara kafa tutacağız. Şimdi Başbakanımıza bu son olayı bir uyarı olarak ortaya koyuyorlar.

Bu Operasyonu ABD Pensilvanya’daki sözde ruhani lider ve adamları ile birlikte ortaya koyuyorlar. Bu hizmet cemaati neye ve kime nasıl bir hizmet sunuyor? ABD tarafından bu güne kadar niçin korunduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz. Bu hizmet cemaati ve önderleri Müslüman değil mi?

Beş yıl önce Ergenekon'cu ve darbecilerin tasfiyesinde belirleyici rol oynayan ABD artık müttefiklerinde darbe marbe istemiyormuş. Şimdi ne oldu da ABD fikrini değiştirdi. Yoksa Fethullah cemaati darbecileri af mı ediyor?

Liberal olduklarını söyleyenler bu kavgada niçin Cemaatçilerin yanında yer alıyorlar? Hayatlarında dinle imanla hiç ilgisi olmamış, abdestsiz namazsız bir takım kimseler niçin birdenbire ruhiyatçı Liderin yanında yer aldılar.

Ruhiyatçı Lider ve adamları MİT müsteşarını neden yemek istediler. Oslo’da Başbakan’ın emri ile PKK ile görüşüyordu. Kürt savaşının sürmesinde, barışın gecikmesinde Cemaatin ne gibi bir menfaati olabilirdi?

Yıllarca Kürt barışı diye başımızın etini yiyenler, barışı destekleyen kadroyu başlarından bir çırpıda atıverdiler. Şimdi kimin eli kimin cebinde belli değil. Kim nereye varmak istiyor? Sayın Erdoğan’ı devirip yerine kimi getirecekler? Şeriatı getirip, liberallerin içlerini mi rahat ettirecekler?

CHP-MHP koalisyonu kurulacak. İnadına doğacak krizde boyumuz uzayacak. Bundan İstanbul sermayesi kazanacak. Anadolu’daki halkımız ne kazanacak? Yaratılmaya çalışılan ortamda ülkemizin insanları rahatça ayakta kalabilecek mi?

ABD istediği zaman kimi nasıl bir bit gibi ezdiğini ve yok ettiğini ben, elli yıldan beri bizzat yaşayarak gördüm. Bugün de ABD bu huyundan vaz geçmediğini üzülerek görmeye devam ediyorum.

Geçmişte Menderes’i, İnönü’yü ve Demirel’i satan ABD, bugün ve yarın gelecek yöneticilerimizi haydi haydi satar. Taksim Gezisi’nde çapulcu çocuklarımız hangi oyuna geldiklerini bilemeyebilir. Tıpkı otuz kırk yıl önce o zamanki solcularımız hala hangi oyunlarda kullanıldıklarını bugün bile anlamadıklarını bilemiyor.

Bu kadar ahmağın, bu kadar puştun at oynattığı ülkemizde tek ümit seçim sandığıdır. Milletimiz 30 Martta gereğini yapacak ülkenin önünü açacaktır