HER SAVAŞIN BİR KOMUTANI OLUR, BU ZAFERİN KOMUTANI DA TAYYİP ERDOĞAN’DIR -

2016 15 Temmuz darbe teşebbüsünün yıldönümünü yaşarken olayın ebatları ve büyüklüğü daha da anlaşılır hale geliyor.

Düşünebiliyor musunuz ABD, CIA’sı, İsrail MOSSAD, bir tezgah kuruyor, Türkiye’mizde bir takım kimseleri ayarlıyor, ayartıyor ve darbe yapmaya yani Türkiye’mizi ele geçirmeye teşebbüs ediyor. ABD ki dünyanın süper devleti, İsrail ki dünyanın en fitne ve fesat devleti.

Eğer başarsalardı ne olurdu?

Nasıl bir Türkiye planlarlardı?

Sakın ha, “şuanda Türkiye’yi Tayyip Erdoğan ve iktidarı yönetiyor, eğer darbeciler başarsalardı başkaları yönetirdi ama Türkiye aynen kalırdı” sanmayın. Öyle olmayacaktı. Bugün Irak, nasılsa Suriye, nasılsa Türkiye’de öyle olacaktı. İç savaş çıkaracaklardı. Doğusunu böleceklerdi. PKK iş başına gelecekti. Darbeci pisliklerin ilişkileri bütün bu görüşleri doğruluyor.

Yani MOSSAD’ın ve CIA’nın daha doğrusu ABD ve İsrail’in vicdanına teslim edilecek bir Türkiye’nin ne hale getirileceğini hayal ederken içim sızlıyor.

İşte onun için 15 Temmuz Zaferi, Sakarya Zaferi’nden de, Büyük Zafer’den de daha önemlidir ve de daha büyük bir zaferdir.

Çok mu abarttım?

Az bile söyledim.

Sakarya ve Büyük Taarruzu Yunan devletine karşı kazandık. Yani kıytırık bir devlete karşı. Eğer o günü kazanamasaydık devam eden Yunan’ı yine yener, yurdumuzdan kovardık. 15 Temmuz Zaferini ise dünyanın süper gücü ABD’ye ve fitneliğin piri İsrail’e ve de dünyadaki şu kadar işbirlikçilerine karşı kazındık. Eğer kaybetseydik Allah c.c. bilir ama ilelebet belimizi doğrultamazdık, bölünürdük, yok olurduk. Bugünkü Irak, Suriye, Libya’dan da daha beter olurduk. Düşmanlarımızın ve darbenin arkasındakilere bakın, inceleyin, düşünün sonucu görür ve anlarsınız.

BU DARBENİN ÖNLENMESİNDEKİ BİR NUMARALI İSİM TAYYİP ERDOĞAN’DIR.

Bu ülkenin iç ve dış düşmanlarının bazılarının kafalarındaki olumsuz bakışlarına rağmen, bazılarının kirlenmiş ve kirletilmiş zihinlerine rağmen sevseniz de sevmeseniz de 15 Temmuz’un kahramanı da, başkomutanı da Tayyip Erdoğan’dır. O gece cesareti, uyguladığı strateji milleti doğru bir şekilde yönlendirmesiyle bu zaferin lideri hakkını hak etmiştir. 15 Temmuz gecesi birçokları gibi bende televizyon başındaydım. Olayları şaşkın, ne yapacağına karar veremeyen ama mutlaka bir şeyler yapmam gerektiğine inanarak beklerken, Cumhurbaşkanımızın o televizyon ekranlarına yansıyan çağrısını işittim “Bütün vatandaşlarımızı meydanlara, havaalanlarına çağırıyorum. Ben milletimden başka güç tanımıyorum. “ÖLÜMÜNE, ÖLÜMÜNE DİRENECEĞİZ” Bilhassa “ÖLÜMÜNE” cümlesini vurgulaması bizde bir heyecan ateşledi, içimden “Şimdi darbeciler analarını buldu” dedim ve telefonu elime aldım ulaşabildiğim bütün tanıdıklarını meydana çağırdım. İlk defa o gece bir silahımın olmadığına üzüldüm. Meydana indiğimde benim gibi birçok arkadaşında geldiğini görmek beni mutlu etti. Hele bir grubun buradan yani Lüleburgaz’dan arabalarıyla taa Yeşilköy Havaalanı’na kadar gidip Cumhurbaşkanımızı karşılamaya katıldığını öğrenmek beni çok duygulandırdı. Yine şehrimiz sakinlerinden bir gurubunda kışla önüne çıkıp darbecileri durdurmaları polisimizle beraber satılmışları teslim almaları da aynen anlamlıydı.

Körlere, sağırlara, gafillere rağmen bu zafer büyüktür, KUTLU OLSUN.

Saygılarımla.