Ömrümüzün bir ramazanını ve bayramını daha yaşayıp gördük. Bölgemizde Ramazan sanki manasını biraz kaybetmiş olsa da biz yaşadık, oruçlarımızı tuttuk, teravihlerimizi kıldık, Allah C.C. kabul etsin. Bu sene ben fazla katılamadım ama her ramazan olduğu gibi yine toplu iftarlar oldu, dostlar aynı sofralarda buluştu, kaynaşma oldu. Beni zaten en çok etkileyende işin bu tarafı oluyor. Ramazanın gelişiyle beraber sanki bütün ülke yeni bir atmosfere bürünüyor, minarelerde kandiller yanıyor, akşamları iftar softalarında kalabalıklar buluşuyor, insanlar daha dingin daha sakin omuzlar biraz daha düşük, başlar biraz daha eğik, sesler biraz daha yavaş. Fakirler ramazan aylarında daha çok yardım ve nimetlere kavuşuyor. Hiç oruçla, namazla, ramazanla alakası olmayanlar minarelerdeki kandillerin neden yandığını bilmeyenler, açlık susuzluk çekmeyenler bir fakirin, bir oruçlunun bir Müslümanın halini, dünyasını nereden bilecekler.
DOSTLARIN İFTAR SOFRALARINDA BULUŞMALARI
Sofralar özellikle de iftar sofraları dostların buluşma yeri, dostluklarında kurulma ve pekiştirme yerleridir. Gerek cumhurbaşkanının, gerekse başbakanın iftar buluşmaları çok sıkça ve yoğundu. Şehit aileleriyle iftarlar, gazilerle iftarlar vesaire. Fakat en önemli iftar buluşması şüphesiz Meral Akşener ile Kemal Kılıçdaroğlu iftarıydı. Her şeye rağmen, ben Meral Hanımın oruçlu olduğundan eminim. Neyse Kemal beyle iftar yaptılar. Tabi ya ne var bunda, gayet normaldir. Keşke mümkün olsa da Kemal Bey Devlet Beyle başbakan cumhurbaşkanıyla da iftarlarda buluşsaydı. Eminim ülkenin iç barışına katkısı olurdu, neden olmuyor bilmem ki. Oruç tutsun veya tutmasın fark etmez bence böyle bir daveti yapmak lazımdı. O malum iftarda Akşener hanımla, Kılıçdaroğlu beyefendi arasındaki dostluk ve samimiyetin boyutu nereye kadar gitmişti? Bu iftar sofrasından bir seçim ittifakı çıkar mı? Bütün bunların ötesinde iftar öncesi acaba nasıl dua ettiler? Oruçla ramazanla alakaları olmayanlar belki de bilmezler. Akşam ezanı okunup da oruçlar açılmadan önce herkes gizlice dua eder. O akşam Kılıçdaroğlu duasında neler istedi? Meral hanım neler temenni etti acaba? Ya da ikisinin de duaları aynı mıydı? Ya da dua değil de beddua mı ettiler? Yani, diyorum hani “Bahçeli ve Erdoğan” için canım. Neyse suizan etmeyelim değil mi ya, orası iftar sofrasıydı, merhametin ve rahmetin zirve yaptığı an ve mekân orada hiç “beddua” mı olur. Her halde dua etmişlerdir. Neyse Kılıçdaroğlu ve ekibi bir taraftan milliyetçilerden koparabildiklerini bir araya getirip, öbür taraftan bölücüleri de kucaklayıp hepsini aynı torbaya doldurup uçmak istiyor. 2015 Haziran seçimleri sonrası PKK’lılarla MHP’lileri Devlet Bey yüzünden bir koalisyonda toplayamamıştı ya, işte o engeli, yani Devlet Beyi devre dışı bırakmanın yollarını arıyor. Meral Hanımla bu işi becerebilecekler mi göreceğiz. Saygılarımla