DENİZ BAYKAL YAŞINA UYGUN OLMAYAN HEYECAN İÇİNDE NEDEN.? -

CHP cenahında meydanlarda genel başkan KILIÇTAROĞLU'ndan daha ziyade Deniz Baykal ve Muharrem İnce gözüküyor. 

Meydanlarda veya salonlarda konuşma yapanlar, bazen bir davayı anlatmaktan ziyade kendilerini anlatırlar. 

Yani mecazen "Bakın ben ne güzel konuşabiliyorum. Beni görün, değerlendirin. Benden güzel genel başkan olur" demek isterler. Muharrem İnce'ninkisi tamamen böyle gibi. Konuşmalarında  Zaten şov ve demogoji ağırlıklıdır. Mümkün olsa da kendisinden sonra mikrofonu alıp ta yarım saat konuşsam yağmur temizliği gibi kirlenen beyinlerde bir şey bırakmam.  

Neyse bizim mevzumuz Deniz Baykal'dır, bu adam bu yaşta ve de bu tecrübede neden bu kadar heyecanlıdır? Konuşurken bağırıyor çığırıyor, gırtlağını sonuna kadar zorluyor. Ve öyle bir gaf yapıyor ki bütün emeklerini boşa çıkarıyor, acaba neden, acaba heyecandan mıdır.? Hayır, hayır. Bence başka sebepler vardır. Yarım asırdan daha fazla ömrü meydanlarda ve mitinglerde geçmiş ve de  seksen yaşına yaklaşmış bir tecrübe  abidesi kişi neden bu kadar heyecanlı olsun da" Bu kadar yetki peygamberi bile bozar" gibi inançla ilgili bir gaf yapsın. 

Deniz Baykal'ı tanıyoruz. Bildiğim kadarıyla Cuma'ya gider, Orucunu Tutar, Yani inancı vardır. Peki neden.? Benim aklıma gelenler şunlardır. CHP genel başkanlığından istifa, kararını açıkladığı basın toplantısını hatırlıyor musunuz? Pensilvanya' ya Yani FETÖ' ye Saygı ifade eden sözler sarf etmişti. Öyle bir söze öyle bir zamanda ne gerek vardı.?  Yine biliyor musunuz internete Baykal'ın zamparalığıyla ilgili bir görüntü düşmüştü de istifa mecburiyetinde kalmıştı. Yine o süreçte "istifa etmemesi gerekir" diyenlere, en yakın arkadaşı Önder Sav " ya daha beter görüntüler varsa? Ya daha çirkin kasetler devreye sokulursa" gibi laflar etmişti. 

Bu kaset işi FETÖ işi olduğu kesindir. İçişleri bakanı "Bakanlığa gelde FETÖ'nün işi olduğunu ispat edeyim" diyor, Baykal'dan ses çıkmıyor. Galiba kasetçi FETÖ'cüler onu "Çık meydanlara HAYIR, için çalış yoksa! “diyorlar galiba. O da ne yapsın çalışır gibi yapıyor ama bir bilinçli gafla da kendisini etkisiz hale getiriyor, benim anladığım budur. Çünkü hem mecburiyeti var, hem de kasetçilere karşı kini var. 

Geçmişte genel başkanlığı zamanında, güçlüyken, Şu vesayetçilere söylediği sözleri unutmuyorum. Demişti ki " Yabancı bir ülke Türkiye'den bir şey isteyip te alamadığında bizdeki bir takım medya vermeyen hükümetler aleyhinde kampanya başlatıyor, neden.?" demişti. “Yabancı ülke" dediği ABD ve İsrail'dir. "Bir takım basın" dediğinde Doğan Medyasıdır. 

Anlaşılıyor ki Deniz Baykal Türkiye'deki kavgaların sırrına ermiş bilinçli bir siyasetçidir. O zamanda, daha sonra da defalarca söyledim "O kadar Şey bilen bir kişiyi CHP'nin başında tutmazlar" Böyle adamları kullanamazlardı. Bir kasetle işini bitirip esir alınmışa benziyor. FETÖ'nün elindeki muhtemel kasetlere teslim olmuş gibidir. Arada bir gaf yaparak ta verdiği zararları siliveriyor. Biz FETÖ, deyip duruyoruz ama biz FETÖ dediğimizde siz CIA ve MOSSAD anlayın da ona göre değerlendirin. Meseleler hayli derin. Zaten bu EVET-HAYIR oylaması da bu yüzden çok önemlidir. Ülkemize uzaman hoyrat ellerin tamamen kırılması lazımdır. Onun için EVET.  

                                                                                                                                               Saygılarımla....