Ülke gündeminin ve yerel gündemin yoğunluğundan vatandaşlarımızın esas kafalarındaki soruları da çözmeye çalışacağız.
Geçtiğimiz günlerde oturduğumuz bir dost meclisinde konu “CHP’nin neden bir türlü yüzde 30 bandını yakalayamaması” olmuştu.
Hatta bir arkadaşımız “Bu iktidarın eksileri o kadar fazla ki, bu iktidarın karşısında böyle bir iktidar olsaydı bir seçimde yere sererdi” dedi.
İşte işin sırrı burada yatıyordu. Sistem. Birileri yalan söyler ikna eder. Siz doğruları söylersiniz ikna edemezsiniz. İşte bütün mesele bu.
Yapacak bir şey var, başarılı olan illeri alırsın önüne hatta onların il başkanlarını veya ilçe başkanlarını, milletvekillerini yanına alırsın onların çalışma biçimlerini incelersin. Parti Meclisi’ne, Merkez Yönetim Kurulu’na Türkiye’nde en başarılı olmuş 10 ilden birer temsilci alıp onların çalışma sistemlerinden faydalanırsın. Bu da sana nerden baksan en kötü yüzde 5 oy olarak yansır.
Ancak bu illerin genel merkezde söz olması için gerekli düzenlemeleri yaparsın. Nasıl olacak o iş dersen geçtiğimiz Pazartesi toplantısından Tayfun Erel bir konuşma yapmıştı. Demişti ki “Türkiye genelinde yüzde 57 oy alan Edirne’nin 6 kurultay delegesi var. Yüzde 2 oy alan Urfa’dan 24 Kurultay delegesi var. Bu adaletsizliğe son verilsin.”
Bu adaletsizlik de partinin oy dilimine yansıyor. Örneğin oy rekoru kıran Trakya, İzmir, Aydın gibi illerden Genel Merkez’e yönetici gitmeye kalksa delege azlığından giremez. Oysa Urfa, Diyarbakır, Van yönetici sokmaya kalksa hemen sokar. Sonuçta hedefler yüzde 60 değil, yüzde 30 olur. Trakya’nın başarısından genel merkez hiç pay alamaz.
Bu nedenle CHP’nin acil olarak başarılı illerine danışması gerekir. Genel Merkezi’ni başarıya yönlendirmesi gerekir. Aksi halde yüzde 2 oy alanlara yüz vermeye devam ederse yarın öbür gün yüzde 25’i de zor görür.
Tayfun Erel’in önerisi bu nedenle çok önemlidir. Ülkemizi ve geleceğimizi ilgilendirir.
Kalın sağlıcakla…