EKMEĞE SAYGI - Ahmet Bostancı

                    Peygamberimizin torunu Hz. Hasan (ra) bir gün yolda bir ekmek lokması görür. Hemen yerden alarak temizler, tozunu giderir. Sonra hizmetçisine verir.  Ve:

“-Oğlum, ben abdest alacağım. Abdestten sonra bana bu lokmayı hatırlat.” Der. Hz. Hasan abdest aldıktan sonra hizmetçisine dönerek:

“-Oğlum, az önce sana verdiğim lokmayı bana verir misin.?” Der.

“-Efendim ben o ekmek parçasını yedim.” Cevabını verir. Bunun üzerine Hz. Hasan:

“-Seni Allah rızası için azad ediyorum. Artık hürsün.” Der.  Hizmetçi:

“-Efendim beni niye azad ettiniz.?” Diye sorar. Hz. Hasan efendimiz şöyle cevap verir.

“-Ben annem Fatıma (rah) dan bir gün sevgili dedem, peygamberimiz(as)in şöyle buyurduğunu duydum: -“Kim yere düşmüş bir ekmek parçasını alır, üzerindeki pisliği temizler, sonra yerse; o lokma midesine indiği anda günahları bağışlanır.”-  İşte bunun için ben cennet ehlinden olan birini hizmetçi olarak kullanmak istemem. Bu sebeple seni azad ediyorum.” Der.

       Ekmek temel gıdamız. Ekmeksiz bir hayat düşünülemez. Onun için ekmeğe hürmet etmeliyiz. Evlatlarımıza da konunun önemini kavratmalıyız. Etrafımıza, televizyon ekranlarına, gazete sayfalarına bakarsak dünyada nice insanların bir lokma ekmeğe muhtaç olduklarını görürüz.

      Gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı, camilere, okullara, meydanlara afişler asarak, televizyonlarda israfı önleyici yayınlar yaparak ekmek israfının önüne geçmeye çalışıyor. Demek ki bu konuda bir duyarsızlık, saygısızlık var. Bunu zaten gözlerimizle görüyor, yaşıyoruz. Öğrendiğime göre Türkiye’de 120 milyon civarında ekmek pişirilip, piyasaya sürülüyormuş. Bunun 20 milyonu her gün israf edilip çöpe atılıyormuş. Biz %99’u Müslüman olan bir milletiz. İslam’da israf haramdır. Sorarım size biz nasıl müslümanız.? Yüce Allah Kur’an’da: “Yeyiniz içiniz, ancak israf etmeyiniz.” (Araf:7) “İsraf edenler şeytanın kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.” (İsra:27) Buyuruyor.  

     Şir’atil İslam isimli eserde şöyle denmektedir:  “Mümkün olabildiği kadar ekmeğe saygılı olun. İnsanın yediği her lokmada altmış ayrı sanatkârın katkısı vardır. Onların ilki, rahmet hazinesinden ölçülü su alan Mikâil(as) meleğidir. Ardından diğer bulutları sevk eden melekler, güneş, rüzgâr, ay, toprak, solucan, karınca, elleri nasırlı çiftçi, hepimiz uyurken, sabaha kadar uyumayıp ekmeğimizi pişiren fırıncı... ve diğerleri”  Ekmeği israf eden, çöpe atan, bu zincirin içinde bulunanların hepsine, hatta kendisine ve en önemlisi bu nimetleri veren Allah’a saygısızlık etmiş olur.

      Şükür:   İyilik yapana minnettar olmak, nimeti verene teşekkür etmektir. Diğer anlamı ise; -nimeti yerli yerince kullanmak, ihtiyacı oranında tüketmek- demektir.

       Nankörlük: Verene teşekkür etmemek,  ihtiyaçtan fazla kullanmak, israf etmek demektir. Kur’an’da bu vasıflar şeytan için kullanılmaktadır.

    Bir hadis-i şerifle bitirelim. Sevgili peygamberimiz(as) buyurdular ki: “Ekmeğe saygısızlık eden  topluluğa üç bela isabet eder. 1-Zengin- fakir herkesin şikâyet ettiği pahalılık,          2-Kıtlık(bereketsizlik),  3-İktisadi esaret.