Sevim Ören hayatını kaybetti
RAYFEL Bilim Fuarı başladı
Akım Koleji 2-A sınıfı 23 Nisan’ı coşkulu bir şekilde kutladı
Yaşasın 1 Mayıs Alanlardayız!
Bu yazı 05 Eylül 2014, Cuma 09:26:35 tarihinde eklendi. 392 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Şırnak’ta makine yakmak, Mecliste kitap atmak -

Şırnak’ta makine yakmak, Mecliste kitap atmak

Fark var mı ikisinin arasında?

Var tabi.

Şırnak’ta iş makinalarını yakanlar, sadece yaktıkları makinaları ve de yörelerinin kalkınmasına zarar verebiliyorlar.

Pekiii, Mecliste Anayasa Kitabını atanlar ne yapıyor?

Onlarsa topyekün bütün Türkiye’ye zarar veriyorlar. Benzer tarafları ise bu ülkeye, yani Türkiye’ye zarar verebilmek gayretidir.

CHP kitap atma eyleminin gücünü Sezer’den öğrendi. Geçmişte biliyorsunuz Necdet Sezer, Cumhurbaşkanıyken bir Milli güvenlik toplantısında, günün Başbakanı Bülent Ecevit’e Anayasa kitapçığı fırlatmıştı da arkasından neler oldu, neler oldu. Bir gecede kırk milyar dolar ülkemizden kaçtı, ekonomi çöktü, yabancı paralar birkaç katına çıktı. Bankalar, şirketler, esnaf, hasılı bütün Türk ekonomisi battı. Türkiye, Dünya Bankası’ndan ve IMF’den yardım istedi. Amerika bize “bir genel vali” mesabesinde ekonomist gönderdi. Türkiye dört veya beş yüz milyar dolar zarara uğradı. Dahası o günü hükümet olan koalisyon partileri de ilk seçimde baraj altında kalmışlardı.

Görüyorsunuz ya PKK’nın kırk senede verdiği maddi zararı, bir kitapçık fırlatmakla katlayıverdi.

PKK’dan da birkaç atom bombasından da daha etkili, değil mi?

Eh! Düşman böyle bir silahı keşfeder de hiç kullanmaz mı?

CHP’nin meclisteki grup başkan vekili de bu silahı kullanmayı denedi. Aynen Necdet Sezer’in yaptığı gibi kanun kitabını meclis başkanına fırlattı. Hem de Sezer’inkisi kapalı salonda olmuştu. Bu defa binlerce insanın ve kameraların önünde oldu. Ama bu defa ne borsa düştü, ne döviz, altın fırladı. Ne bankalar battı, ne şirketler çöktü. Velhasıl bu defaki bomba maksatlarına ulaşamadı. Tam tersine ellerinde patladı.

CHP’ye vah, yazık. Köprüyü de, havaalanını da, hızlı treni de, nükleer santralleri de, Türkiye’nin kalkınmasını da bir türlü durduramadılar, durduramayacaklar. Kitap atma eylemide pek fazla işe yaramadı. Kervan hep yürüyor. Patırtılar, gürültüler, şamatalar fayda etmiyor. Bankadakiler, Berlin’dekiler, Pensilvanya, New York, Londra’dakilerde çare olmadı.

Bu ülke kalkınıyor. Bu ülkenin işleri yürüyor.

Çok mu ileriye gittim? Peki, bu pisliklerin başka ne manası olabilir? Bu şirretliklerden bugüne kadar oy geldiği görülmüş müdür?

Bence asla bunları yapanlara hiç getirisi olmamıştır. Peki neden? Benim elli senelik tecrübem ve müşahedeme göre bunlar bu ülkenin ve bu milletin dostu değiller. Onun için işleri hep yakmak, yıkmak, bozmak. Aksini düşünen varsa bana anlatsın. Saygılarımla

Ha birde şunu izah edeyim.

Meclis Başkanı Cemil Çiçek yanlış bir kelime söyledi. Kitap fırlatan CHP’liye “Hiç yakışmadı, hiç yakışmadı” diye sitem etti.

Bence yanlış bir ifade. Biz CHP’yi her zaman böyle çirkinliklerle tanıdık. Çok yakıştı, çok yakıştı. Tam CHP’ye uygun bir eylem.

 

Saygılarımla.

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek