Dini kullanıp hırsızlık yapanlar, milliyetçiliği kullanıp kendi çarkını döndürenler, Atatürk’ün ismini kullanıp kendilerine küçük menfaatler sağlamaya çalışanların halka verdiği zarar yüzünden halkımızın da artık algısı değişti. Halkımız yaşadığı sorunun kaynağına tepki göstereceğine, o sorundan zarar gören diğer insanlara tepki göstermeye başladı.
Aynı ülkemizde vatandaşlarımızın “Neden çözülmedi ?” diye iktidara hesap soracağına sanki sorunu yaratanlar muhalefet partileriymiş gibi onlara hesap sormaya ve tepki göstermeye başlaması gibi. Normalde Filistin’e mazlum olduğu için destek vermemiz, İsrail’e ise zalim olduğu için tepki göstermemiz gerekirken iş Filistin’e Müslüman olduğu için destek vermeye İsrail’e ise Yahudi olduğu için tepki göstermeye döndü.
Türkiye’de de olay aynı idi PKK’ya tepkimiz halkı ve askere silah sıktığı içindi. Ancak birilerinin işine geldiği için, bu olay PKK’ya Kürt olduğu için tepki duymaya ardından da tüm Kürtler’e tepki göstermeye geldi.
Oysa kimse anne ve babasını seçme şansına sahip değildir. Irkı’ndan dolayı tepki duyduğumuz insanların yerinde biz de olabilirdik. İnsanlar ırkı ve fiziki özellikleri ile değil üslubu ve davranışları ile yargılanmalıdır. Bu ayrımı yapamazsak birilerinin oyununa geliriz. Hedeflerine daha çabuk ulaşmalarını sağlarız. Biz biz olalım, linç kültüründen, ayrıştırmadan ve bizi ayrıştıranlardan uzak duralım. İnsan olarak ve ülke olarak da mutluluğu böyle yakalarız.
Ülkemiz için çok önemli bir tercih yapacağımız bugünlerde başkasının hakkını yemeden ekmek için mücadele edenlerin yanında olalım. Ekmeğimizi elimizden alanların değil, ekmeğimiz için yaptığımız mücadeleye destek olanlara destek verelim. Algı yanılgısına düşmeyelim. Hırsızları Müslüman sanma yanılgısına düşmeyelim.
Adaletin partilerin tabelalarında değil liderlerin uygulamalarında ve yaşam biçimlerinde olduğunu unutmayalım. Ülkemizin ve bizlerin hırsızlardan kurtulamadan kalkınamayacağını unutmayalım.
Kalın sağlıcakla…..