Sevim Ören hayatını kaybetti
RAYFEL Bilim Fuarı başladı
Akım Koleji 2-A sınıfı 23 Nisan’ı coşkulu bir şekilde kutladı
Yaşasın 1 Mayıs Alanlardayız!
Bu yazı 01 Temmuz 2014, Salı 09:14:44 tarihinde eklendi. 1699 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Düğün mevsimi; a hey, a hey, a hey! -

  Düğün mevsimi;  a hey, a hey, a hey!

Malum düğünlerin zamanı geldi…

Şimdi size bir hayali düğün anlatacağım.

Ayşe Fatma Hayriye isimli kızımız ile Duyan Gelsin Beriye ismindeki delikanlımız Baltalimanı semtindeki nikâh salonunda dünya evine girdiler.

Gelin Ayşe Fatma Hayriye taze gelin utangaçlığı içinde davranırken damat Duyan Gelsin Beriye nikâh boyunca neşeli tavırları ile dikkat çekti. Damadın bu tavrında, nikâhın kıyıldığı semt olan Baltalimanı ismini yanlış anlaması ve kendini limana giren balta sanmasının etkili olduğu söylendi.

Nikâh şahitleri ise Sen Sağ Bey ile Ben Selamet Hanım idi.

Her şey yolunda giderken, gençlerin mutluluğuna tanıklık ediyoruz diyen şahitler röntgencilik suçlamasıyla önce karakola götürüldü, sonra adliyeye sevk edildi. İçmeye daha nikâh töreninden önce başlayan bir grup izleyici ise, karakola giden şahitlere halay çekerek eşlik ettiler. Halaya katılan onlarca kişinin bazılarının karakola varamadığı tespit edildi ve kayıp ilanı verildi.

Düğün salonuna geçmeden önce, düğüne katılamayacak olanlar, takıları nikâh sonrasında gelin-damat ve ailelerinin Menemen bardağı gibi dizildiği küçük salonda taktılar. Kocasının takıyı geline bir türlü takamadığını gören karısı yüksek sesle “Tak da gidelim!” deyince ortamda buz gibi bir hava esti… Mevsim normallerinin üzerinde giden havalardan dolayı bunalan salondaki kişiler, bu soğuk havayı devam ettirmek için gerginliği körüklemek isteseler de başarılı olamadılar. Çünkü salondaki klima kendi kendine devreye giriyor ve mevsim ne olursa olsun hep sıcak üflüyordu.

Bu kadar hasarla atlatılan nikâhtan sonra geçilen kır düğünü sakin başladı ancak ne yazık ki başladığı gibi bitemedi. Düğüne damgayı ilk vuran, ortamdaki sandalyeleri kıran sarhoşlardı. Sarhoşların sandalyeleri “Abi nasılsa kır düğünü, biz de kırdık” şeklindeki yanlış anlama sonucu kırdıkları anlaşıldı.

Sağlam kalan sandalyelerde oturan çalgı ekibi, “Oyna oyna halime, oyna kör talihime” şarkısını söylerken; polis düğün ortamını bastı. Nikâhı basan polislerle düğüne gelenlerin aynı polisler olduğunu gören aile büyükleri tam memurlara yer ayarlıyorken, memurların bir şikâyet üzerine geldikleri anlaşıldı. Şikâyet konusunun şarkıdaki talihin kendi körlüğü ile alay etmesi olduğu öğrenildi. Talih, kör olup olmadığının belirlenmesi için tam teşekküllü bir hastaneye sevk edilmek istendi ancak sevk kâğıdı olmadığından önce tam teşekküllü bir karakol talebi Adalet Bakanlığı’na iletildi.

Mahalli müzik grubun çalgılarına el konmasıyla düğüne katılanlar sessizce dağıldı.

(Böyle bir nikâh ve düğün elbette ki olmaz. Ama eğer evliliğe hazır değilseniz, siz veya karşınızdaki yuva kurmaya hazır değilse, bundan daha beterleri sonradan başınıza gelebilir. Seksi sevgi, evliliği oyun hamuru sananlara uyarı olsun.)

                                A hey,  a hey, a hey!

Burak Kalemkar

0 535 364 63 90

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
BE!
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek