‘’Bu işi siyasetten uzak tutmak imkânsız bir hal aldı’’

CHP Lüleburgaz İlçe Başkanı Devrim Gündüz, Kahramanmaraş merkezli yaşanan deprem, işleyen süreç ve hayatını kaybeden Cumhuriyet Halk Partisi 4’üncü Genel Başkanı  Deniz Baykal hakkında açıklamalarda bulundu.

Açıklamalarına başlayan Gündüz; ‘’Üzülerek görüyoruz ki ilk etapta yaşayan vatandaşlarımızın çıkarılmasına yönelik çalışmalar yapılıyor. Vefat sayısı maalesef artacak gibi duruyor. Tabi bu arada deprem ile alakalı konuşacağız. Öncesinde genel başkanımız ve mevcut Antalya milletvekilimiz Deniz Baykal’ı kaybettik. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum, Cumhuriyet Halk Partisi ailesine baş sağlığı diliyorum, hepimizin başı sağ olsun. Deniz Baykal çok büyük bir değerdi Cumhuriyet Halk Partisi için. Sevenleri vardı sevmeyenleri vardı, benim aklımda kalan o zamanlar çocuktum, bu ülke için, bu ülkenin evlatları için 1 Mart tezkeresini meclisten geçirtmeyen Genel Başkan olarak tarihe geçmiştir. Allah gani gani rahmet eylesin sayın Genel Başkana. Şimdi ufak bilgiler vermek istiyorum, depremin ilk gününden itibaren ciddi anlamda Lüleburgaz halkı özveri ile depremzedelere yardıma koştu. Bugün itibariyle Belediyemiz aracılığıyla 20 tır yardım gönderildi. Yine Kırklareli Baro Başkanlığımız tarafından 1 tır yardım gönderildi. Yine Kaymakamlık aracılığıyla birçok tır deprem bölgelerine gitti. Bu Lüleburgaz halkının ne kadar duyarlı olduğunu gösteriyor. Ben Lüleburgaz halkına şükranlarımı sunuyorum. Kadın kollarımız depremin ilk gününden itibaren yardımlarla alakalı çalışmalarına hiç ara vermeden sürdürdüler. Kadın kollarına yine aynı şekilde kardeşlerimiz Lüleburgaz Yıldızları Kadın Akademisi’nde belediye personelimiz ile birlikte yardımda bulundular. Gençlik Kolları Başkanımız Hatay’da idi. Sonra Kahramanmaraş’a geçti, Gençlik Kolları Başkanımız bölgede yardımda, onlara da bir çok kez teşekkür ediyoruz. Şimdi ortada dönen bazı konular var. Deprem bölgesinde zarar görmüş vatandaşlarımız Lüleburgaz’a, Kırklareli’ne yerleştirilecek mi yerleştirilmeyecek mi diye. Depremzedelere açılacak olan hoteller, yurtlar ve kalacak yerler ile alakalı çevre illerde ve onlara yakın illerde organize edilmiş. Bu iller arasında Trakya illeri yok, Karadeniz illeri yok. Kendi imkanlarıyla gelen vatandaşlarımız olursa onlar kendi imkanlarıyla kalacaklar burada. Diğer yerlerde devlet desteği ile kalacaklar, en son kaymakamlıktan böyle bir yazı gelmişti. Buralara toplu halde gelen depremzede vatandaşlarımız, geçiş süresi için belli süreler ile tutulacaklarmış burada. Tabii ki de depremden zarar gören vatandaşlarımızın başımızın üstünde yeri var. Adıyaman’dan gelen aileler varmış. İkinci el beyaz eşya ihtiyaçları varmış. Beyaz eşya ile alakalı yardım yapmak isteyen arkadaşlarımıza duyurmuş olalım’’ dedi.

‘’ Bir Gece Ansızın Geliriz Dediğimiz Yunanistan, İlk yardımı Açıklayan Ülkelerden Birisiydi’’

Deprem sonrasında yardımda bulunan devletler ve afet sonucunda hayatını kaybeden Lüleburgazlı vatandaşlar hakkında açıklamalarına devam eden Gündüz; ‘’Cumartesi günü Hülya Akdeniz ile Oğuzhan Uzar, Hatay’da bulunan iki vatandaşımız Sokollu Camii’nde maalesef cenazeleri kaldırıldı. Allah’tan onlara rahmet diliyorum, Oğuzhan kardeşimiz 22 yaşında hukuk fakültesinden yeni mezun olmuş bir kardeşimizdi. Deprem gününde Hatay’da imiş. Yine DİSK Genel İş’in Belediye temsilcisi Çiğdem Yılmaz arkadaşımız vefat etti. Bugün ikindi namazında, onunda cenazesi Sokullu’dan kaldırılacak. Şimdi en başından beri böyle büyük bir olayla alakalı siyaset konuşmak istemediğimizi dile getirdik. Pazartesi günü toplantımızda siyaset konuşmamak üzere yapmamıştık. Ancak Genel Başkanımızın söylediği gibi bu işi siyasetten uzak tutmak imkânsız bir hal aldı. Nitekim sabahtan akşama kadar herkes televizyonlarının başında durumları izliyor. Evet, böyle bir büyük depremi ne iktidar ne muhalefet engelleyebilecek durumda değildir. Büyük bir yıkımla ve çok büyük bir

yükseklikte bir depremle karşı karşıya kaldık. Ancak öncesinde yapılmayanlar ve sonrasında yapılması gerekenler siyasetin ta kendisi. Biz burada bugünde detaylı bir şekilde konuşmayacağız. Zamanı geldiğinde tabii ki de konuşacağız. Ancak Türk milletinin ne kadar büyük bir millet olduğunu bir kez daha görmüş olduk. 81 ilden tüm ilçelerden, köylerden vatandaşlarımızın bu konuyla alakalı ne kadar büyük bir fedakârlık gösterdiğini görerek yardımlara koştuğunu gördük. Yine yurt dışından yardımda bulunan tüm devletlere teşekkürlerimizi sunmamız gerekiyor. Bir gece ansızın geliriz dediğimiz Yunanistan, ilk yardımı açıklayan ülkelerden birisiydi komşumuz. Dış politikalarımızın ne kadar kuvvetli olduğunu gerektiğini de bu süreçte görmüş olduk. Çünkü Yahudi denilen ve birine hakaret edilecekken sen İsrailli ‘misin denilen İsrail devleti bu yardımlarda bize el uzattı. Bunun gibi 37-38 ülke Türkiye sınırlarında deprem bölgesinde bize yardımda bulunuyor. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz’’ diyerek devam etti.

‘’Halk İradesini Ortaya Koyar’’

Gündüz; ‘’Anayasa maddesi çok açık, Anayasa maddesi savaş halleri dışında seçimler ertelenmez diyor. OHAL durumunda da seçime girilebiliyor. OHAL seçime engel durum olmadığını söylemek istiyorum. Duyuyoruz ki seçimlerin ertelenmesi söz konusuymuş. Depremi fırsat bilerek Anayasa’yı bir kez daha ezdirmemiz gerekiyor. En kötü ihtimal zamanında seçimler yapılır, halk iradesini ortaya koyar’’ dedi.

‘’Herkes Taşın Altına Elini Koyacak’’

Gündüz, okulların uzaktan eğitim sistemine geçilmesine tepki göstererek; ‘’Nedense bu ülkede bir şey olduğunda hep tüm olan eğitime oluyor. Okullar kapanıyor, biliyorsunuz Kovid’te üniversiteli kardeşlerimiz eğitim göremediler.  Şimdi de depremden sonrada tabi ki de deprem bölgelerindeki bölgelerde eğitime ara verilmesi ve başka üniversitelerde eğitimine devam edilmesi kabul edilebilir durumdur. Ancak 81 ilin tamamında okulların kapanması veya uzaktan eğitim diye tabir ettikleri eğitim kabul edilebilir durum değildir. Biz iktidarın bu yanlıştan bir an önce dönmesi gerektiğin düşünüyoruz. Çünkü zamanı geldiğinde biz çok büyük devletiz Batı bizi kıskanıyor diyen devleti öğrencilerin yurtlarına muhtaç kalmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bu ülkenin belediyeleri var, bu ülkenin devleti var, bu ülkenin hotelleri var. Kimse kusura bakmayacak ama bu süreçte herkes taşın altına elini koyacak.  Barınma ihtiyacını öyle ya da böyle karşılayacak. Hiçbir şey yoksa bu ülkenin halkı var milleti var kapısını depremzedelere açacak milyonlarca insanı var. Ama çocukların yurtlarından uzak dursunlar, çocuklar eğitimlerine devam etsinler. Bunu söylemek istiyorum. Tabi biz depremin teknik konularını bilmiyoruz. Burada büyüklerimiz var, onlar teknik konularını biliyorlar. Umuyoruz ve diliyoruz ki deprem bölgesi ihmali olan hatta ve hatta yıkılan binalarda ben artık binaların yapılması bitti, ihmallerin bile istiye fay hatlarının üstüne yapılan çürük yapılarla alakalı kimler sorumluysa ihmalden değil kasten adam öldürmekten, kasıtlı olmamasına rağmen olma olasılığını bilipte olur ya da olmaz düşüncesiyle yapılan bir hareketten bahsediyoruz.  Kasten adam öldürmenin bir tık altında yargılanmalarını gerektiğini düşünüyoruz’’ diyerek açıklamalarına son verdi.

Devrim Gündüz’ün açıklamalarının ardından Lüleburgaz Belediyesi eski dönem meclis üyesi İnşaat Mühendisi Şeref Dinçer; ‘’99 öncesi yapılan binalarda sıkıntıları biliyorum, belediyenin ön planda olması gerekiyor. Seçime kadar olmayabilir, aceleye gerek yok ama depremin ne zaman olacağı belli değil. Bir takım tedbirler ve toplantılar ile insanları ikna ederek bu yapılabilir kentsel dönüşüm olarak. Bana göre 99 öncesi 4 ve 5 katlı binalar yıkılması gerektiğine inanıyorum bu acıların yaşanmaması için’’ dedi.

Yağız Doruk KAYA