Trakya’nın tam ortasında yer alan Lüleburgaz, yıllardan beri Türkiye genelinde “Lüleburgaz’ın L’si” söylemleri ile tanınıyordu.
Bazı kişiler “Lüleburgaz’ın L’sinden başka tanınan bir şeyi yok” şeklinde bu durumdan şikayet ediyordu.
Ancak son bir haftadan beri yaşanan gelişmeler bizler “Keşke sadece Lüleburgaz’ın L’si ile tanınsak” dedirtti.
Lüleburgaz’a bağlı Hamitabat köyünde erkek arkadaşı Yüksel Yıldırım ile yaşayan 58 yaşındaki Bilsen Pirpor’un kaybolmasının ardından Bulgaristan’dan Türkiye’ye gelen aile Müge Anlı’ya başvurdu.
27 Ekim 2021 tarihinden itibaren ATV’de yayınlanan “Müge Anlı ile tatlı sert” programı kayıp Bilsen Pirpor’u ele alınca Lüleburgaz Deresi’nde 7 Eylül 2021 tarihinde bulunan kimliksiz kadın cesedinin Bilsen Pirpor’a ait olduğu ve kimsesizler mezarlığına gömüldüğü ortaya çıktı.
27-28-29 Ekim 2021 ile 1-2-3 Kasım 2021 tarihlerinde ATV’de yayınlanan “Müge Anlı ile tatlı sert” ekibi Lüleburgaz’dan bir çok kişiyi ağırlarken bir çok kişinin de telefon bağlantısını kabul etti.
Bu telefon bağlantısı ve ağırlamalarda Lüleburgaz’ın kötü kokan deresi, müzikholleri, bu müzikhollerde çalışan Özbek kökenli kadınlarını da tüm Türkiye duydu.
Bu program yayınlanmadan önce Türkiye sadece “Lüleburgaz’ın L’sini bilirken” şimdi Lüleburgaz’ın kötü kokan deresini, şehir içinde bulunan müzikhollerini ve bu müzikhollerde bulunan yabancı uyruklu kadınlarını da öğrendi.
Bu konu ile ilgili olarak gazetemizi arayan duyarlı vatandaşlarımız gazetemize yaptıkları açıklamada; ”Türkiye artık Lüleburgaz’ın L’sini değil, kötü kokan deresini, müzikhollerini ve Özbek kadınlarını biliyor. Bu Lüleburgaz’ı yönetenler için büyük bir ayıptır” dediler.
Ertan BAYER