Kapitalist sömürü düzenini insanlığı nefessiz bırakıyor, emekçilerin yaşamlarını cehenneme çeviriyor.
Her sene milyonlarca insan göç yollarına düşüyor, tehlike ve belirsizlikle dolu bir yolculukta, onları ayakta tutan sadece umutları.
Sınırları, denizleri, duvarları, kıtaları aşıp işe ve aşa ulaşmaya çalışıyorlar.
Önlerine silahlı askerler, tanklar ve panzerler dikiliyor.
Yolları dikenli teller, sensörler, kızıl ötesi kameralar, devasa duvarlar ile kesiliyor.
Geçmişten bugüne efendilerin medet umdukları duvarlar! Dün Çin seddini ve hadrianduvarı'nı ören egemenlerin sömürücü torunları, bugünde ülke sınırlarına duvar örüyor, ama başaramayacaklar ve utanç duvarları bir gün mutlaka yıkılacak.
ÇİN SEDDİ..
Yaklaşık 9 bin kilometre uzunluğunda devasa bir yapıdır Çin seddi..
Eski zaman isimleri ile "mor hudut" veya "dünyanın ejderhası" temelleri milattan önce 7.yy'da atılmış, sürekli genişletildiği ve onarıldığı için iki bin yılda ancak tamamlanabilmiştir.
Çin'in batı sınırlarından başlayıp Po Hay körfezine ulaşır.
Dağları denizleri aşan bu koca duvarın harcı, zorla çalıştırılan bir milyondan fazla emekçinin alın teri ve kanı ile karılmıştır.
Tiranlığın, despotluğun, gücün bir simgesidir, Moğol ve Hun akınlarını dışarıda, Çin hükümdarlarının baskı ve zorbalığından kaçmak isteyenleri ise içeride tutmak için yapılmıştır.
HADRİAN DUVARI..
Asırlar boyunca yeryüzünün en büyük gücü olan Roma imparatorluğu, köle emeği üzerine yükselmişti.
Buna bir de feth edilen uçsuz bucaksız toprakların yağmalanmasını ekleyebiliriz.
Böylece Roma imparatorluğu bir zenginlik mabedi haline geldi.
İmparator Hadrianus ülke sınırlarını duvarlar ile çevirerek bu yağma düzenini ayakta tutmak istiyordu.
İmparatorluğun kuzey ucuna milyonlarca taştan kilometrelerce uzunlukta bir duvar inşa ettirmekle işe başladı.
Zenginlik Roma'da bir avuç asalağın elinde biriktikçe, onlarca kavimin dört koldan gerçekleştirdiği akınlar arttı.
Akınların da etkisi ile Roma yıkıldı.
UTANÇ DUVARI..
Zalim İsrail devletinin Batı Şeria'nın çevresine ördüğü duvar nedeni ile Filistin halkı parçalara bölündü iki milyondan fazla Gazzeli, abluka nedeni ile seyehat bile edemiyor.
Batı Şeria'da ki bu gri duvara İsrail egemenleri "güvenlik duvarı" diyor.
Oysa emekçiler ve masum halkların gözünde bu zerrelerine kadar parçalanması gereken "utanç duvarı"dır.
Biliyoruz ki İsrail zulmünün simgesi olan bu utanç duvarı'da bir gün yıkılacak ve Filistin halkı özgürce nefes alacaktır.
MEKSİKA DUVARI..
Meksika duvarı ise inşası henüz bitmemiş bir başka utanç duvarıdır.
Bu duvar Meksika ile ABD sınırlarında ki köy ve kasabaları tam ortadan ikiye bölüyor.
Emekçiler ve kardeşler arasına duvar çeken Trump, yoksul Latin Amerika'dan "rüyalar ülkesi" ABD'ye akan göçün önüne geçebileceğini söylüyordu.
Ama esas derdi kapitalizmin yarattığı işsizlik ve yoksulluğu gizlemek, ABD'li emekçiler için yeni düşmanlar yaratmak..
Oysa emekçi halklar düşman değil kardeştirler.
Emekçilerin asıl düşmanı onları sömüren sermaye sınıflarıdır.
Ancak bu böyle gitmez.
Dünya'da ve Türkiye'de ki işçi sınıfı bir gün mutlaka sömürü ve zulme karşı ayağa kalkacak "yapılamaz" denileni yaparak zihnine ve ülke sınırlarına örülen duvarları yerle bir edip kardeşleşecek.
İşte o zaman son bulacak sömürü, yıkılacak utanç duvarları.
Birbirine kavuşacak insanlık, hep beraber üretip yine hep beraber paylaşacağız.
Sevgili yoldaşlarım.
Demimiz devran olâ, rehberimiz şâhı merdan ve hâk olâ, yardımcımız halk olâ, cümle mazlumlara aşk olâ
Allah eyvallah