Kırklareli Üniversitesi(KLÜ) Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olması dolayısıyla çevrimiçi panel düzenlendi.
Kırklareli Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Doç. Dr. Ayşe Alican ŞEN’inmoderatörlüğünü yaptığı panele; Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Çağlar ÖZBEK, Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Songül SALLAN GÜL ve Kırklareli Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ŞÖNİM Müdürü Şükran SALMAN konuşmacı olarak katıldı.
Panelin açılış konuşmasını Kırklareli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Meryem ÇAMUR yaptı.
Prof. Dr. Meryem ÇAMUR açılış konuşmasında Kadınlar Günü’nün kadınların birlik, beraberlik ve dayanışmasının sembolü olduğuna dikkat çekti. “Kadın ve erkeğin bir bütünün iki eşit yarısı olduğuna inanan bir gelenekten gelmekteyiz” diyen ÇAMUR, kadınların ve erkeklerin adalet ve hakkaniyet içerisinde yeryüzünü birlikte inşa edeceklerini kaydetti.
“Yaşlılar dijital dünyada dezavantajlı kesim”
Açılış konuşmasının akabinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Çağlar ÖZBEK, “Yaşlılık ve Dijitalleşme: 65 Yaş Üstü Kadınlara Dijital Yetkinliklerin Kazandırılması” konulu bir konuşma gerçekleştirdi. Dr. Öğr. Üyesi Çağlar ÖZBEK, “65 Yaş Üstü Kadınlara Dijital Yetkinliklerin Kazandırılması” başlıklı TÜBİTAK projesi hazırladıklarını belirterek projenin çıkış noktasının 8 Mart ve pandeminin kadınlar üzerinde bıraktığı etkiler olduğunu söyledi. Yapılan araştırmalarda yaşlıların dijital dünyaya katılımda dezavantajlı kesim olduğunu gözlemlediklerini ifade eden ÖZBEK, “ Uluslararası literatür bize dünyada yaşlı kadınların yaşlı erkeklere oranla daha dezavantajlı olduğunu gösterdi. Biz de Muğla’da öncelikle 65 yaş üstü kadınlara yönelik yaklaşık 270 kadınla bir pilot çalışma yaptık. Ardından 15 Ağustos ve 15 Eylül tarihleri arasında verilerimizi toplamaya başladık. Daha sonra da elde ettiğimiz verileri kategorize ettik ve karşımıza 3 ana başlık çıktı. Bunlar “demografik veriler, teknoloji sahipliği ve dijital yetkinlikler” dir. Yaşlılık ve yaşlı kadınlar üzerine olan projede temel amacımız onları toplumsal hayatın dijital kategorisi altında güçlendirmekti. Kısa süreli bir projede olsa da projeyi gerçekleştirdiğimiz ilde belli noktalarda fayda sağladığını biz gözlemledik. İlerleyen dönemde etkilerinin tüm topluma yansımasını umuyorum” dedi.
“İçişleri Bakanlığımız 11800 kadının şiddet ortamından kurtulduğunu belirtti”
Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Songül SALLAN GÜL ise “Pandemide Kadına Yönelik Şiddet” üzerine konuştu. Pandemi ortamının bizlere dijital toplumun ne olduğunu gösterdiğine vurgu yapan GÜL, konuşmasında şunları söyledi:
“Aslında şiddet ve tehlikeler çok farklı boyutlarıyla hayatımıza girebilir. Bizler, bu şiddet ve tehlikeler karşısında hem birey hem toplum hem de devlet olarak daha etkin ve aktif olmalıyız. Pandemi tam da böyle bir süreç. Çünkü şiddet insanlar arasında bir güvensizlik, yalnızlaştırma ve güçsüzleştirme ilişkisi. Şiddet ailede olursa bu toplumsal şiddeti de tetikler.
Pandemi bizlere ‘Evde Kal’ dedi ama evde kalınan süre boyunca şiddet önlenemezse mağdurun uzun bir süre faille vakit geçirmesi söz konusu. Dolayısıyla karantina önlemleri şiddete uğrayan kişilerin destek mekanizmalarına nasıl erişeceği sorunsalını karşımıza çıkardı.
Pandeminin teknolojik etkilerine baktığımızda internet, cep telefonu ve bilgisayar kullanımının toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri üzerinde etkileri olduğunu görebiliriz. Bu durum kadına şiddeti de etkilemektedir. Kadınların yüzde kaçı teknolojik araçlara sahip? Dünya’da ve ülkemizde yoksulluk bağlamında teknolojik kaynaklara erişim düşünüldüğünde bu kaynaklara erişilmesi güç. Teknolojik kaynaklara erişebilen kadınlar şiddete uğradıklarında anında bildirimde bulunabilirler. Birleşmiş Milletler verilerine göre; çağrı merkezine gelen aramalar 5 kat artmış. Çünkü evde kalındığında failin şiddeti uygulamak için pek çok bahanesi var. İçişleri Bakanlığımız da açıkladığı verilerle teknolojik bildirim sayesinde 11800 kadının şiddet ortamından kurtulduğunu belirtti.”
“Sosyal Hizmet Merkezleri’nde ‘Şiddetle Mücadele İrtibat Noktaları’ oluşturuldu”
Son olarak Kırklareli Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ŞÖNİM Müdürü Modelleri Şükran SALMAN, “Pandemi Sürecinde Devletin Kadın ve Aileye Yönelik Hizmet Sunum Modelleri” ni katılımcılara aktardı. Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezlerinde sunulan hizmetlere de konuşmasında yer veren SALMAN, Sosyal Hizmet Merkezleri’nde kadınlara yönelik koruyucu ve önleyici hizmetlerin etkin sunulması amacıyla “Şiddetle Mücadele İrtibat Noktaları” nın oluşturulduğunu belirtti.
Haber Buğra KAYA Fotoğraf KLÜ