İşten çıkarılan cam işçilerine Lüleburgaz halkından büyük destek

Paşabahçe Cam Sanayi Fabrikasında çıkarılan 90 işçinin, Lüleburgaz halkının desteği ile Kongre Meydanı’nda başladıkları protesto yürüyüşü Kristal-İş Sendikası Trakya Şube Binası önüne kadar sürdü. Yürüyüş sırasında Kristal-İş Sendikası Genel Başkanı Bilal Çetintaş'a bazı işçiler tepki gösterirken emniyet güçlerinin geniş güvenlik önlemleri aldıkları gözlendi.

Cam işçilerini desteklemek için düzenlenen yürüyüş ve mitinge Lüleburgaz Belediye Başkanı Emin Halebak, Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, DİSK Eski Genel Başkanı ve CHP Tekirdağ Milletvekili Süleyman Çelebi, CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Kaynarca Belediye Başkanı Serdar Türker, CHP Kırklareli İl Başkanı Ünal Başkur, CHP Lüleburgaz İlçe Başkanı Özgür Kaya ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Başkan Kaya “Alpullu gibi Cam Sanayi’ne de sahip çıkacağız”

Kristal İş Sendikası önünde konuşan CHP Lüleburgaz İlçe Başkanı Özgür Kaya, “Bundan 4 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ün önemli eseri Alpullu Fabrikasını kapatmışlardır. 4 yıl boyunca mücadele eden arkadaşlar, bugün Alpullu Fabrikasının açılmasına sebep oldular. Ve şimdi bu Alpullu’yu kapatmayı planlayanlar yeni oyunlarını Cam Sanayi üzerinde oynuyorlar. Atatürk’ün bir başka eserine karşı, temelini İsmet İnönü’nün attığı bu esere karşı yeni tezgâhlar ve yeni oyunlar içerisindeler.

Bu oyunu planlayanlar her şeyi hesapladılar ve biz bunları kandırırız dediler, biz bunları uyuturuz dediler. Önce 90 kişiyi sokağa atarız, ses çıkmazsa 200 kişi atarız, daha da ses çıkmazsa Cam Sanayi’ni buradan kaldırırız dediler. Ama siz bugün bu meydanda toplandınız diyorsunuz ki öyle yağma yok bu memleket bizim. Eğer bu 90 kişi işinden atılırsa peşinden bir yıl içinde belki de 700 kişi atılacak, peşinden belki de Cam Sanayi kapanacak. Ve şuanda Cam Sanayi’nin Lüleburgaz’a katkısı doğrudan ve dolaylı yıllık 100 trilyon lira. Eğer Cam Sanayi kapanırsa, Cam Sanayi giderse hepimiz iki kat daha fakir olacağız. Ama onlar her şeyi hesapladılar, sizleri ülkesini, vatanını seven, komşusuna sahip çıkan Lüleburgaz halkını hesaplamadılar. Biz bu oyunu biliyoruz Alpullu’ya sahip çıktığımız gibi Cam Sanayi’ne de sahip çıkacağız. Bunun ilk adımı olan bu 90 işçiye de sahip çıkacağız. Bu 90 işçi işlerine dönene kadar yine biz meydanlarda olacağız.”dedi.

Çelebi ‘Haksız yere işten atılan işçilerimizi selamlamak için buradayım”

DİSK Eski Genel Başkanı ve CHP Tekirdağ Milletvekili Süleyman Çelebi, “Bugün haksızlığa uğrayan, işten haksız olarak atılan işçi arkadaşlarımızın direnişini selamlamak için aranızdayım. Mücadelenizden gurur duyuyorum, mücadelenizden onur duyuyorum, mücadelenizden kıvanç duyuyorum. CHP Milletvekili olarak daha öncede Topkapı’da direndik ve kazandık, burada da direneceğiz ve kazanacağız. Özellikle bu işin önünde bu mücadelenin içinde kadınlarımız varsa bilin ki kazanacağız. Erkeklerin mücadelesi önemli, erkekler tabi ki bedel ödüyor ama esas bedeli aileleri ödüyor, çocukları ödüyor, kendileri ödüyor. Onun için mücadele etmek, onurlu direnişte olmaları başarının en önemli anahtarıdır. Sizden ricam var. Birincisi sağduyulu olacağız, hırsımız aklımızın önüne geçmeyecek. İkincisi bu direnişlerin tamamında bir abiniz olarak, bir yoldaşınız olarak, bu mücadeleyi uzun yıllar vermiş birisi olarak söylüyorum, bu kavgada hedefi doğru koyun, doğru yere odaklanın, hedefi doğru koyduğunuzda, doğru noktada birlikte olduğunuzda başaracaksınız.”dedi.

Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş, yaptığı konuşmada sık sık protestolara maruz kaldı. Çetintaşı protesto etmek için bazı vatandaşlar sırtlarını döndüler. Çetintaş, konuşmasında birlikte hareket etmeleri gerektiğini belirterek, “Biz Burgaz’a geldiğimiz günden beri Kristal-İş Sendikası, bizden sonra kurulan Petrol-İş Sendikasıyla birlikte her zaman alanlardaydık, her zaman mücadele içindeydik. Biz hiç mücadeleden kaçmadık. Ya birlikte çözmek için dinleyeceğiz birbirimizi ya da ayrı telden çalacak çözüm olmayacak. Ben Burgaz halkını ilk defa gerçektende işinden olan grevlerde bu kadar kalaba ilk defa gördüm. Demek ki artık kaynaşmışız. İşsizliğin ne olduğunu ben bilirim. Ben 99 yılında 8 işçi için kellemi koydum. O işçiler iş başı yaptı ama ben sokakta kaldım. Onun için diyorum ki öyle bir konuma geldik ki işçinin örgütü ile sendikası ile bu kadar çok birbirine tahammül edememesi konumunda, bundan en çok faydalanacak olan sermayedir. Bu desteği alabilmemiz için hepimiz birbirimize saygılı olarak eylemleri birlikte sorgulamak zorunluluğu var. Bir tarafı dışlayarak bu işin başarı sansı azdır. Değerli arkadaşlar biz yol haritasını kiminle, nasıl çizeceğiz. Eğer dinlemezseniz nasıl ulaşacağız. Size güzel söylemişler, size iyi söylemişler. Bu şalter bir ampul düğmesi değil. Bu şalter fabrikalarda üretimi durdurmak, bu o kadar basit değil. Biz düşmeyelim bu tuzağa. Hedefi koymak zorundayız. Eğer biz, fabrikalara dönüp kendimizi anlatamadığımız sürece başarı yakalama işimiz zayıftır. Ortak karar almak zorundayız. Bu mitingden sonra 90 işten atılan arkadaşımla birlikte, biz yarın komple geniş bir toplantı yapıp son görüşmelerimi paylaşacağım. Sizden düşünceleri alarak ona göre politika belirleyeceğiz. Siz çok basit bakıyorsunuz bu işe indir şalteri hemen iş başı yapalım. Bu ortak kararla olacak. Ben de istiyorum sizin o işe döndüğünüzü görmek.”dedi.

İşten atılan 90 cam işçisi adına konuşan Aydın Şahin, “Şişecam, yurt içi kapasite hesaplarına yönelik alınması gereken tedbirler gerekçesiyle Kırklareli Paşabahçe Fabrikası’nda çalışan 91 işçi arkadaşımızın işine son verdi ve vermeye devam ediyor. Maalesef bu daralmaya yönelik işten çıkarmaların engellenmesi için uygulanabilecek olan pek çok çözüm yolundan hiçbir dikkate alınmadan, birçok arkadaşımızın iş akitleri fesh edilmiştir. İşten çıkarmalar haksız ve hukuksuzdur. Toplu sözlşememizin ve iş yasalarının gerekli maddeleri çiğnenmiştir. Şişecam bünyesinde geçmişte yaşanılan bu tür daralma ve kapatılmalarda uygulanmış olan yatay geçişlerde olduğu gibi, bölgemiz fabrikalarına dağılım tartışma konusu edilmemiştir. Kamuoyunda işten çıkarılan arkadaşlarımızın sürekli doktor raporu alarak işe gelmedikleri, her zaman devamsızlık yaparak işvereni zor durumda bıraktıkları, iş yerlerinde geçimsiz insanlar oldukları tamamen asılsızdır. Öyle ki çıkartılanların arasında işverenin çalışma performanslarından dolayı ‘üstün başarı belgesi’ verdiği ve yöneticilik teklif ettiği arkadaşlarımız bulunmaktadır. Değerli kamuoyu, yaşadığımız bu adaletsiz sürecin karşsında haksızlığa uğrayanlar olarak, Trakya bölgesinde çalışan diğer cam işçisi arkadaşlarımızla tamamen kenetlenmiş durumdayız. Şube yönetimimizi de bizlere verdiği destekle birlikte iş yerlerimize geri dönerek evlatlarımıza tekrar ekmek götüreceğimiz konusunda hiçbir kuşkumuz yoktur. Cam işçileri olarak isteklerimiz ise şöyledir; Yasaların ve toplu sözleşmemizin işçileri koruyucu olan tüm maddelerinin yorumlanması için işveren ile sendikamız masaya oturarak, öncelikle işletme dışına taşınan iş yükünün fabrika içersinde yaptırılarak istihdam sağlanması. Veya bu sağlanamıyorsa bölgemizdeki diğer iki işyerine de teşvik uygulanması getirilip gönüllü olarak işten ayrılacak personellerin belirlenmesi, belirlenen sayının 91’den az olduğu takdirde geri kalan sayı kadar belirli süreli veya sözleşmeli hizmet akdi ile çalışanların yerine işten çıkartılan kadrolu arkadaşlarımızın işe başlamalarını talep ediyoruz. Trakya bölgesinde gönülsüz olarak hiçbir kadrolu arkadaşımızın işten çıkartılmasını kabul etmiyor ve onaylamıyoruz. Bazı asılsız söylentilerin aksine, toplu sözleşmemizin 53.maddesinin ‘D’ bendindeki ‘son giren il çıkar’ ibaresini kesinlikle istemiyor ve kabul etmiyoruz. Yenisiyle, eskisiyle, raporlusuyla, ödüllüsüyle tüm kadrolu arkadaşlarımız bir bütündür ve bütün olarak kalacaktır. Kapitalizmin matematik hesapları varsa, cam işçisinin de başarılarla dolu şanlı bir geçmişi ve direniş kültürü vardır. Şişecam’ın planları varsa, Kristal-İş’in Türkiye işçi sınıfı tarihine yön vermiş destansı bir kuruluş öyküsü vardır. Bizler bu yörenin çocuklarıyız, Trakya’daki fabrikalara ya döneceğiz ya döneceğiz.”dedi.

Cüneyt ÜNLÜSOY