Gizlenen Gerçekler paneli düzenlendi

3 Ocak Pazar günü, saat 14:00’de Lüleburgaz Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen panele CHP Lüleburgaz İlçe Başkanı Özgür Kaya ve çok sayıda CHP’li katıldı.

Sarıkamış şehitlerinin anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan panel, CHP Lüleburgaz İlçe Başkanı Özgür Kaya’nın konuşması ile devam etti.

Kaya; “Bugün, burada gizlenen gerçekleri duymak için toplamdık. AKP’nin havuz medyasının bizlerden sakladığı, duyulmak istemediklerini, görülmek istemediklerini birinci ağızdan İstanbul Milletvekili Eren Erdem’den dinlemek için toplandık. Bu hava şartlarında sizleri burada görmekten büyük bir mutluluk duyduğumu belirtmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partililer’e yakışan, Lüleburgazlılar’a yakışan bugün bu manzaraydı, herkese panele katıldığı için teşekkür ediyorum” dedi.

CHP İlçe Başkanı Özgür Kaya’nın ardından kürsüye çıkan CHP İstanbul Milletvekili Eren Erden, salondakiler tarafından ayakta alkışlanarak karşılandı.

Panelde anlattığı gerçekler ve örnek verdiği hikayelerle panele damga vuran Erdem’in 2 buçuk saat süren konuşmasında öne çıkan satır başları şu şekilde;

‘TOPLUMUN GENETİĞİYLE OYNAYAN BİR HÜKÜMETLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

Konuşmasına kendini tanıtarak başlayan Erdem; “Toplumun genetiğiyle oynayan bir iktidarla karşı karşıyayız. Bir kültürel iktidarla karşı karşıyayız. Toplumun kültürel dinamitlerini dönüştüren bir iktidarla karşı karşıyayız.  Baktık ki arkadaşlar, adamlar yasayı getirecek, komisyona girecek, el sallayıp getirecekler. Şimdi ben biraz deli bir adamımdır. Ben böyle bir şeyin parçası olmam dedim ve o adamlar karşı dik durup mücadelemi vermeye başladım. İlk başta hatırlarsınız Ankara katliamıyla ilgili bazı belgeler gösterdim. Ne diyordu o belgelerde, her yerde manşet oldu. “Ankara katliamını yapan canlı bombalar, 3 yıl boyunca devlet tarafından dinlenmiş, eylem yapacağı tespit edilmiş, ama müdahale edilmemiş” şimdi soruyorum arkadaşlar, bu belgeyi eline geçiren bir kişi, bunu yayınlarsa mı vatan haini olur, yayınlamazsa mı vatan haini olur? Bana göre bunu yayınlamayan vatan hainidir. Ben, bunu yayınladım. Arkasından arkadaşlar, Cumhurbaşkanını kimyasını bozan, kimyasal silahlarla alakalı iddianameler geçti elime. Diyorlar ki paralel yapı belgeleri veriyor. Bana kim belge veriyor biliyor musunuz, kaynağımı açıklıyorum, bana belgeleri “gazeteciler” veriyor. Gazeteciler bulmuş, gazetesine götürmüş, gazetesi yayınlamamış. Korkmuş, kapatılmaktan korkmuş getiriyor bana, dedi.

‘VATAN HAİNİ DENEN ADAM 1 AY YAŞAMIYOR’

Erdem; 2013 yılında, birileri Avrupa’dan birtakım kimyasal maddeleri alıp, birleştirip sarin gazı yapıp götürüyor. Bizim Hükümetin burada ki zaafı ne? Şu; tutuklama yapılmış, tutuklanan kişiler serbest bırakılmışlar 20 günde. Tutuklanan kişilerden biri terörist, El-Kaide militanıdır, serbest bırakılıp sınır dışı edilmişler. Soruyorum sizlere sizin adalet anlayışınız bu mu? Şimdi, bir hafta önce sarin gazı davası sonuçlandı. Serbest bıraktıkları adama 12 yıl ceza kestiler. Demek ki Eren Erdem bazen yargının da harekete geçmesini sağlayabiliyormuş. Bu açıdan kendi adıma çok mutluyum. Niye? Ben gündeme getirmeseydim muhtemelen bu cezayı veremeyeceklerdi. Sonra ne oldu? Birçok medya organı dünyadan geldiler. Bütün dünya medyası ilgilendi bu konuyla. Ben, hiçbir zaman dokunulmazlığa güvenmedim. Çünkü ben haklının her zaman haklı çıkacağını biliyorum. Bunlar vatan haini dediği zaman bir adama, hemen birileri harekete geçiyor. Hrant Dink ortada, Tahir Elçi ortada. Fikirlerine katılır, katılmayız. Bunlar apayrı konular. Fikirlerle kavga edilir. Biz silahlı örgüt falan değiliz ki. Vatan haini dedikleri adam bir aydan fazla yaşamıyor. Şimdi bunlar bizi korkacak zannettiler. Ne mermiden korktuk bugüne kadar, ne sizin katliamlarınızdan, cinayetlerinden. Biz bir tek bu ülkenin çocuklarının geleceğinden korktuk, onların yarınlarından korktuk. O yüzden de kellemizi koltuğumuzun altına aldık. Bunu ölüm tehditleri ile susturamazsınız. Ben, çok net söylüyorum, yoldaşlarımı teğmin ediyorum daha net ve kararlı bir şekilde üstlerine gitmeye devam edeceğim, dedi.

Uğur PİRPOR