Basın açıklamasını okuyan LUTİD Yönetim Kurulu Başkanı Özdeniz Özkapı şunları söyledi. “ Bugün burada toplanmamızın sebebi, Tüm Türkiye'de örgütlenen Taşeron işçileri derneklerinin bir ayağının da Lüleburgaz'da kurulduğunu ilan ediyoruz. Artık Lüleburgaz’da Taşeron İşçisi sahipsiz değildir. Taşeron işçilik kader değildir,bu kölelik oyununu hep birlikte bozacağız. Dünyada ki kapitalist düzenin her yeri sarmış olması tüm dünyada ve Türkiye'de Taşeronlaşmayı hızla ilerletmiştir. Bugün Türkiye'de kamu kurumlarında ve bilhassa özel sektörde taşeronlaşma doruğa ulaşmıştır.Tabi ki taşeron işçi sayısı da her geçen gün artmaktadır.Bugün kamu kurumlarındaki taşeron işçi sayısı 800 bin iken özel sektörle birlikte toplamda 4 milyon taşeron işçisi vardır.Taşeronluk kanserli hücre gibi ülkenin her yerine yayılmıştır. Emperyalistlerin emriyle bugün sadece Cumhuriyetin kurumları yıkılmadı kadrolu işçilikte tasfiye ediliyor, ülkemiz taşeron cehennemine çevriliyor. Taşeron işçisi var olan haklarından da bihaberdir. Bu haklarını öğrenebilmesi için örgütlenmesi gerekmektedir. İşte Lüleburgaz Taşeron İşçileri Derneğinde bu amaçla kurulmuştur. Bizim iş kanunlarımızda taşeron işçisi diye ayrı bir kavram yoktur. Tüm çalışanlar gibi taşeron işçisi de 4857 sayılı iş kanununa tabidir.
Kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin haklarımız kanunlar ile bize tanınmıştır
Taşeron işçileri yasal haklarını öğrenmeli. Eğer, öğrenirsen, örgütlenirsen ve mücadele edersen haklarını kazanırsın. Bu yüzden Türkiye'nin her yerinde Taşeron İşçileri dernekleri kurulmaktadır. Bazı sendikaların taşeronlukla mücadele konusunda sessiz kaldığı bu günlerde,Lüleburgaz Taşeron İşçileri Derneği olarak emekçilerimizi örgütleyerek onlara sahip oldukları hakları öğretecek ve bilinçlendireceğiz. Kurmuş olduğumuz hukuk bürosu,konusunda uzman iş hukuku avukatlarımız ile her zaman taşeron işçisinin haklarını koruyacak ve gerektiğinde hukuk mücadelesini başlatacağız. Emekçiler durmayın harekete geçin. Durduğumuz, kendi yerimizde saydığımız anda kaybederiz. Lüleburgaz Taşeron İşçileri Derneği sizleri bekliyor. Gelin haklarımıza kavuşabilmek için ne yapılması gerektiğine birlikte karar verelim. Emekçiler gür sesle haykıralım
Bugün bu ülkede her insanın cebinde yabancı bir el vardır. Bu el AKP Hükümeti'nden başkası değildir. Eli kirli bir hükümet işçisinin hakkını vermez. Ancak kendi yandaşlarının ceblerini doldururlar. Cumhuriyet tarihinin en büyük rüşvet ve yolsuzluğunu yapan bu hükümet ayakkabı kutusundan taşeron işçilerinin haklarını çıkarmaz ancak ve ancak 4.5 milyon dolarları çıkar. Bu yüzden bu hükümetten çözüm beklemek artık hayaldir. Gözümüzün önüne Yatağan işçisini getirelim. O ruh mücadelenin ruhudur. O ruhtan vazgeçmek işimizden vazgeçmektir. Ayağa kalkan yatağan işçisi kısmen de olsa zafere ulaşmış ve istekleri AKP iktidarına geri adım attırmıştır. Önümüzde yerel secimler vardır Belediyede kadrolu işçi sayısının üç katıda taşeron işçisi bulunmaktadır. Tüm Belediye başkan adaylarına sormamız gereken soru;Belediyedeki taşeron işçilerle ilgili ne düşündükleridir. Emek sömürüsüne sessiz mi kalacaksınız bu konuda bir çalışmanız olacak mı ?
Ücretinden ve çalışma şartlarından şikayetin varsa, kendin çaba göstermek zorundasın. Şikayetinde haklısın; ancak bugünün dünyasında şikayetin haklı olması, sorunların çözümü için yeterli olmuyor.
Sen taşeron işçisisin
Çaresizlikten asgari ücretle sürünmeyi kabulleniyorsan, bu durum senin tercihindir. Eğer sana dayatılan şartları değiştirmeyi düşünüyorsan, bizimle bağlantı kur. Sen bize güç vereceksin; biz de sana güç vereceğiz. Haydi taşeron işçisi, SIRT SIRTA VERİP HAKLARIMIZI SAVUNMAYA…”
Basın açıklamasına katılanlar sık sık “ Kadro hakkımız söke söke alırız”, “Taşeron işçiliği kader değildir” sloganlarını attı. Ertan BAYER




