En büyük değerdir CUMHURİYET

Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri 19 Mayıs 1919'da atılmış, 23 Nisan 1920'de Ulusal Egemenlik anlayışı kabul edilmiştir.

Çağdaş, demokratik ve laik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 1923'te  en büyük devrimimiz olan Cumhuriyet'in ilanı ile sonuçlanmıştır.
Cumhuriyet, demokratik idarenin tam ve mükemmel bir ifadesidir. Cumhuriyet Bayramı hiç kuşkusuz bizim için önemli ve değerli bir gündür. Cumhuriyet bir halk yönetimi rejimidir ve bu sisteme göre Atatürk'ün de dediği gibi "Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.
Ümmetçilik yerine ulusçuluğu, gericilik yerine çağdaşlığı özümsemiş insanların kurduğu bir rejimdir. Bu rejim bağımsızlık, özgürlük ve eşitlik unsurlarını kapsamaktadır.
Yurttaşların seçme ve seçilme hakkının olduğu bir yönetim şeklidir ve yönetimde söz ulusundur. Ulus, kendini yönetme yetkisini, kendilerini temsil eden milletvekilleri aracılığı ile kullanır. Cumhuriyetle yönetilen ülkelerde, yurttaşların seçme ve seçilme hakkı vardır.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartı ile her fikre saygı duyar. Cumhuriyet’le yönetilmenin sayamayacağım kadar birçok güzellikleri vardır.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün "en büyük devrimim" dediği Türkiye Cumhuriyeti ne yazık ki, bugün çok büyük tehditler altındadır.
Cumhuriyet'in temel nitelikleri tartışılmaya, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yapılan eğitim sistemimiz terk ettirilmeye çalışılmaktadır.
4+4+4 eğitim sistemi getirilerek gerici bir eğitim sistemi benimsetmeye çalışılmakta, çağdaş bilim ve eğitim terk edilerek, ülkemiz ve gençliğimiz bir karanlığa doğru sürüklenmek istenmektedir.
Emperyalizme Ulusal Kurtuluş savaşı ile diz çöktürmüş bir ülke durumundan Emperyalist ülkelerin güdümünde bir ülke durumuna getirilmek istenmekteyiz ne yazık ki...
Cumhuriyetimiz ve Cumhuriyet değerlerimiz; ülkemizi bölmek, parçalamak isteyen içte ve dışta birçok tehdit ve tehlike altındadır.
29 Ekim’in yalnızca Cumhuriyetin ilanından ibaret olduğunu düşünmek yanlış olur,  bugünün yalnızca  Cumhuriyetin ilanı olmadığını aynı zamanda bir milletin uyanış ve yeniden diriliş günü olduğunu bilmemiz gerekir.
Cumhuriyet; düşüncesi hür, vicdanı hür, anlayışı hür nesiller ister.Atatürk güzel bir vecizesinde "Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz" demiştir.
Bugün ellerinde Türk bayrağı ile Atatürk’e, demokrasiye ve Cumhuriyet’e sahip çıkan gençlerimiz yüce önderin, Cumhuriyet’i Türk gençliğine emanet etmekte ne kadar haklı olduğunu göstermektedir. Atatürkçülükte gençliğin, aydınların ve ordunun tek amacı, Türk Cumhuriyetini sonsuza dek yaşatmaktır. Atatürk, bu görevi toplumun en dinamik kesimini oluşturan gençlik, aydınlar ve ordu bütünleşmesine bırakmıştır.
O yüzdendir ki bugünkü iktidar; gençliği korkutup sindirmeye, aydınlarını hapislere atarak susturmaya ve ordu'yu pasif hale getirerek Atatürk'ün en büyük eseri olan CUMHURİYETİ yıkmaya, yerle bir etmeye ve öç almaya çalışmaktadır.
Oysa unuttukları bir şey var; bizler Atatürk'ün izinde olduğumuzu, devrimlerine ve emaneti olan Cumhuriyete  sahip çıkacağımıza her sabah okullarımızda andımızı okuyarak yemin ettik.
CUMHURİYET bizler için en büyük bayramdır ve öyle de kalacaktır.
Cumhuriyet'i korumak, kollamak ve yaşatmak her birimizin en asli görevidir. Türkiye Cumhuriyeti, içte ve dıştan gelen gerici, bölücü tehlikelere karşı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlik ve beraberlik içinde bir bütün olmaya devam edecektir. 
En büyük bayramımız olan 29 Ekim CUMHURİYET BAYRAMIMIZ her türlü zorluğa, saldırıya ve ihanete rağmen hepimize kutlu olsun...
Saygılarımla.