SIĞINMACI MI? GÖÇMEN Mİ?

Yazar - Servet Şenyiğit

SIĞINMACI MI? GÖÇMEN Mİ? Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlüğünde göçmen sözcüğü; “yerinden kalkıp yerleşmek üzere başka ülkeye giden kimse , muhacir” olarak tanımlamaktadır. Aynı sözlükte sığınmacı karşılığı olarak da ;“tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere sokulmak ya da bir korucuya başvurmak” yazar. Ardından da sığıntı sözcüğünü “kapılandığı yerde asalak sayılan, varlığı gereksiz görülen kimse” olarak tanımlar. TV’lerde ve gazetelerde sürekli “düzensiz göçmen” sözü kullanılıyor ve yazılıyor. Sözlükte düzensiz göçmen diye bir tanımlama yok.

Mustafa Kemal ATATÜRK ’ün sığınmacı , mülteci politikasını iyi kavramamız , kendimize yol haritası olarak görmemiz gerekmektedir. Ne diyor Ulu Önder ; “Türk soylu olmayanlar istediği yere yerleşemez diyor. Anadili Türkçe olmayanlar müstakil mahalle kuramaz , işçi ve sanatçı kümesi oluşturamaz diyor. Ecnebilerin bir belediyedeki nüfusu %10 ‘u geçemez diyor.

Uluslararası Göç Örgütünün rakamlarına göre, 2020 itibariyle dünyadaki sığınmacı sayısı 30 yıl önce yaklaşık 150 milyonken, bugün 281 milyona ulaşmıştır. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’ nin 2020 raporuna göre , coronavirüs  salgınına rağmen 2020 yılında yer değiştiren insan sayısı 82 milyonu aşmıştır.  Bu da her gün 44 bin kişinin evini ve ülkesini, savaşlar , ekonomik krizler , iklim değişiklikleri , otoriter rejimler gibi farklı nedenlerle terk etmek zorunda kaldığı anlamına gelmektedir.

ABD’nin yakın tarihte Batı Asya başta olmak üzere mazlum ve gelişmekte olan milli devletlere karşı yürüttüğü parçalama , bölme , etnik ve mezhepsel yarılma, iç savaş kışkırtma gibi sistemli ve uzun yıllara yayılan silahlı girişimleri , günümüzdeki sığınmacı sorununu tetikleyen en önemli etkendir. Türkiye’nin sığınmacı sorununda hep ABD’yi görürüz. Türkiye, 1990 Körfez Savaşı’nda , 2001’de ABD’nin Afganistan işgalinde , 2003 ‘de ABD’nin Irak işgalinde göçler aldı. 2011 yılında da yine ABD önderliğindeki Suriye iç savaşı nedeniyle milyonlarca sığınmacı aldı.

Dikkat edersek ,emperyalizmin saldırganlığının yol açtığı sığınmacı sorununa kapsamlı çözümlerin getirilmesi Türkiye’nin güvenliğiyle doğrudan ilgilidir. Sığınmacı sorununa çözüm ; yalnız Suriye ile görüşmenin ötesinde, toplam olarak ABD tehditlerine karşı doğru ve bütünsel bir dış politika gerektirmektedir. Suriyeli sığınmacıların güven içinde geri dönmelerinin birinci koşulu, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasıdır. Türkiye, Suriye ile anlaşırsa PKK/PYD  ve ABD güdümündeki terör örgütleri temizlenir. ABD zaten yenildiği Suriye’den çıkar , böylece Suriyelilerin evlerine dönmeleri için uygun ortam yaratılır.

servetsenyigit@gmail.com

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 17 Haziran 2024, 13:39 tarihinde yazdırılmıştır.