HER ŞEY PAHALI, İNSAN UCUZ

Cenab-ı Allah buyurdu ki:
“Andolsun, biz insanoğlunu şerefli kıldık” (İsra:70),
“Biz insanı en güzel biçimde yarattık.” (Tin:4)
Şair diyor ki:
“Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen,
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen.”  (Şeyh Galip)
(Kendine dikkatlice bir bak; sen âlemin özüsün. Sen varlıkların gözbebeği olan insansın.)

Allah her şeyi insana hizmet etmesi için yaratmıştır. Öyleyse eşya emri ve kontrolü altında olmalı, insan eşyanın veya maddenin altında ezilmemeli. Çünkü o en şerefli varlıktır. İnsanın el emeği, göz nuru, alın teri her şeyden kıymetli ve kutsaldır. Peygamber Efendimiz(as) çalıştığı için elleri nasırlanan bir sahabesinin elini öpmüş, başına koymuş; “Çalışan el öpülmeye layıktır.” Demiş, ayrıca:“İşçinin hakkını teri kurumadan verin” buyurmuştur.

Uhut savaşında İslam ordusu galip iken, Peygamber Efendimizin(as) görevlendirdiği, nöbetçilerin yerlerini terk etmeleri ve ganimet toplamaya başlamaları yüzünden savaşın seyri olumsuz bir hal almıştı. Bunun üzerine peygamber(as) buyurdular ki:“Ben, benden sonra sizin tekrar güneşe, aya, yıldızlara ve putlara tapmanızdan korkmuyorum. Ben, benden sonra sizin dünya malını aşırı sevip dünya malına tapmanızdan, dünya malı için birbirinizin boynunu vurmanızdan korkuyorum.” (Buhari)

1960 larda Hindistan’da kıtlık olur. Yusuf Kandehlevi’ye sorulur. Pahalılık var, ne yapalım? Cevaben der ki; “İnsanlar ve eşyalar Allah katında terazinin iki kefesi gibidir.
“Allah katında insanın değeri artarsa eşyanın değeri düşer. İnsanın değeri düşerse, eşyanın değeri artar.”Sonra şu Ayet-i Kerime’yi okur:“Eğer o ülkelerin ahalisi iman edip Allah'a karşı gelmekten sakınsalardı, elbette Biz üzerlerine gökten, yerden nice bereket ve bolluk kapılarını açardık. Fakat onlar peygamberleri yalancı saydılar, Biz de işledikleri kötülükler sebebiyle kendilerini cezaya çarptırdık.”(Araf:96)

Devlet anlayışının özü ''Her şey insan için'' olmalıdır. Şeyh Edebali Osman Gazi'ye “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın!''diyerek, devlet yönetiminin insan merkezli olmasını istemesi İslam’ın insana bakışının bir tezahürüdür. Yaşadığımız dünyada fakir bebeğin içemediği sütü zenginin kedisi, köpeği içiyorsa, kimse adaletten, demokrasiden bahsetmesin. Bir ayet-i Kerime’nin mealiyle bitirelim:

“…kim bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir can kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.” Şüphesiz peygamberlerimiz onlara apaçık deliller getirdiler. Ama bundan sonra da onların çoğu yeryüzünde taşkınlık yapmaktadırlar.” (Maide:32) Hayırlı Cumalar… Ahmet Bostancı