ALGILAR VE GERÇEKLER
Yazar - Metin ATLI
ALGILAR VE GERÇEKLER
Okuyan, araştıran toplumları algılarla yönetmek imkansızdır. Ama toplum okumayı sevmiyorsa gerçeğin bir önemi yoktur. Önemli olan algıdır. Eğer bir de o toplumda yandaş medya varsa algılar her şeydir. Ver mehteri, ver algıyı al oyları.
Geçen haftaki yazımızda yeni bir dünya düzeni hayal ettik. Ama adını koymadık. Yazıyı okuyan ve benimle aynı görüşten olmayan kişilerden bile olumlu tepkiler geldi. Ama adını yazsaydım direk tepki gelirdi, yazıyı bile okumazlardı. Çünkü toplumlar algılarla yönetiliyor. Bu sistemin adı demokratik sosyalizmdir.
İktidar partisi algı konusunda büyük bir yeteneğe sahip. Ama onlarda artık çuvallamaya başladılar. Eskisi kadar iyi değiller. Ama yine de hala etkiledikleri yüzde 30’luk bir kesim var. Bunları elinde tutmaya çalışıyorlar. Örneklerle gidelim mi?
OLAY-1 İçişleri Bakanı ‘İstanbul Büyükşehir Belediyesi tam 557 terörist işe alındı, 455 tanesinin PKK kaydı var’ dedi.
Algı: İBB başkanı İmamoğlu PKK’lılarla beraber. Biz gidersek her yer PKK’lı dolacak. Memleket elden gidecek.
Gerçek: İBB eleman almadan önce İçişleri Bakanlığı’ndan sabıka kaydı ister. PKK veya herhangi bir suç örgütünle bağlantısı varsa temiz kağıdı alamaz. İçişleri bakanlığı temiz kağıdı vermiş, İBB işe almış. Madem bunlar teröristti, İçişleri Bakanlığı temiz kağıdı nasıl verdi. Madem sen bunların terörist olduğunu biliyorsun, daha ne bekliyorsun git hemen tutukla. İmamoğlu’mu engelliyor.
Türkçe meali: İktidar olarak ben senin İstanbul’u yönetmeni istemiyorum. Arada bir kalkıp cumhurbaşkanı adaylığın falan konuşuluyor. Bu da benim sinirlerimi bozuyor. Seni görevden almak için her yolu deneyeceğim. Ama seni görevden alırsam da kahraman olursun diye de korkuyorum.
OLAY-2 Bu pahalılık marketlerin açgözlülüğü yüzünden oluyor. Çok kar ediyorlar. Biz onlara birkaç zabıta göndereceğiz, fiyatları ucuzlatacağız.
Algı: Türkiye de pahalılık falan yok. Pahalılığı bu 5 market yapıyor. İktidar olarak bizim bir suçumuz yok.
Gerçek: Türkiye kötü yönetiliyor. Ekonomi bozuldu. Madem pahalılığın sebebi marketler, elektriğe neden bu kadar zam geldi. Benzin fiyatları neden uçtu. Doğalgaz faturaları neden ikiye katladı. Bunları da bu 5 market mi satıyor?.
Türkçe meali: Ben ekonomiyi artık yönetemiyorum. Hiç fabrika kurmadım. Her şeyi dışarıdan ithal ettim. Olan fabrikaları da sattım. Borç gırtlağa kadar oldu, artık borç bulmakta bile zorlanıyorum. 15 Temmuz’u yaptı dediğim BAE den bile borç istedim. Artık tıkandım. Ama önümüzdeki seçimi de kazanmak istiyorum. Bütün bunlar benim hatam dersem bir daha seçilemem. O yüzden bir günah keçisi bulmam gerekiyordu, ben de marketleri suçlu ilan ettim.
OLAY-3 Sezen Aksu 5 sene önce bir şarkısında Hz Adem’e dil uzattı.
Algı: Bu ülkede dinimize sahip çıkan parti biziz. Biz gidersek din elden gider. Camiler kapatılır. Ekonomi kötü olabilir. Simit yersin, az yersin, araba almazsın, gezip tozmazsın olur biter. Önemli olan dinimizdir. O yüzden dindarsan oylarını bana ver.
Gerçek: Herkes ekonomiyi konuşuyor. Başka bir gündem yaratmak gerekiyor. İktidar partisinin elinde tek koz olarak din kaldı. Yine en iyi bildiği konuyu deşiyor. Dini kullanarak oy istiyor. Bula bula 5 sene önce yazılmış bir şarkıdaki sözleri buldular. Ki o Sezen Aksu 2010 referandumun da hayır oyu kullananlara iki cihanda lekelisiniz dedi. Yani iktidara destek çıktı. Ama bugün onu bile bozuk para gibi harcadılar. Onu savunmak da maalesef lekelisiniz dediği bizlere kaldı.
Türkçe Meali: Şu an her yerde ekonomi, pahalılık ve zamlar konuşuluyor. Dikkati başka yere çekmek gerekiyor. Dindar kesimin bir kısmı geçinemediği için bana kızmaya başladı, benden kopmaya başladı. Sezen Aksu zamanında bizi destekledi ama kusura bakmasın, bana da oy lazım. Hele bir de o dili koparırım falan dersem ülke gerilir ama önemli değil. Ben alacağım oya bakarım.
Algılar bizim gibi az okuyan toplumlarda çok önemlidir. Ancak algınında işe yaramadığı yerler var. Sen istediğin kadar ekonomide coşuyoruz uçuyoruz de. Vatandaş pazara çıkınca gerçekler kabak gibi ortaya çıkıyor.