İSRAİL’İN FİLİSTİN ZULMÜNE SESSİZ KALINMAMALI

Yazar - Servet Şenyiğit

İSRAİL’İN FİLİSTİN ZULMÜNE SESSİZ KALINMAMALI        

 Her geçen saat savaş artarak sürüyor. Arap Birliği ve İslam Konferansı gibi örgütler kınıyorlar. Ancak kınamanın hiç bir yararı olmadığını geçmiş yıllardan biliyoruz. Şimdiye kadar kınamaktan öteye geçemediler. BM’ in de sözünü dinleyen yok.  Gün kınama günü değildir, eylem yapma günüdür.

 

Aslında, BOP ile başlayan bir planın son perdesi oynanıyor. Filistin’ e  maddi manevi destek veren, petrol gereksinimini ücretsiz karşılayan Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin yönetimi devrildi. Yine Filistin dostu olan, desteğini esirgemeyen Libya lideri Kaddafi devrildi. İran Filistin’in yanında ve İsrail’in korktuğu ülkelerden biri. ABD yaptırımlar uygulayarak İran ekonomisini çökertmeye çalıştı. Suriye Filistin’in en önemli destekçisiydi. Filistin önderleri sürgün günlerinde Şam’da, Halep’te yaşadılar. Suriye ile İsrail arasında ki Galon Tepeleri işgali de var. Yukarıda yazdıklarımdan en çok etkilenen Filistin olmuştur. Filistin’i yanlızlaştırma , Filistin davasını tasfiye etme sürecinin sonucudur.

 

Türkiye’nin atması gereken en önemli adım ; Batı Asya ülkelerinin ,Filistin konusunun tartışılacağı ve karar alınacağı uluslararası konferans düzenlemektir. Aslında Filistinlilerin de isteği bu.  Türkiye , Rusya , İran ve Çin, Birleşmiş Milletler’ in 1967 yılında alınan kararların uygulanmasını, 1967 sınırlarını esas alan Bağımsız  Filistin Devleti’nin tanınmasıNI istemektedirler.

 

Türkiye ilk adımı atmalı ve Kürecik Radar Üssü’ nden ABD’yi çıkarmalıdır. Kürecik Üssü ABD’ nin İran korkusu nedeniyle  İsrail’e bilgi aktarımı için kurulmuştur. Sonrasında ,Türkiye Suriye ile birlikte hareket etmelidir. Türkiye Suriye dostluğu İsrail’in korkusu rüyasıdır. Gerçi Yahudi cesaret madalyası almış olan RTE bunu gerçekleştirebilir mi bilemiyorum.

 

Filistin kendi içinde de parçalanmış bir görüntü vermektedir. Birbirinden bağımsız hareket eden çeşitli gruplar vardır. Bu grupların son gelişmeler karşısında ortak hareket etme kararı ve ortak komuta merkezi kurmaları da olumlu bir gelişmedir.

 

Bu arada , Astana Sürecinin ABD – İsrail koridorunu tarihin çöplüğüne attığını unutmayalım. Aynı sürecin , Suriye ile birlikte yaşama geçirilmesi de İsrail katliamlarına engel olacağı için kaçınılmazdır.

 

 servetsenyigit@gmail.com

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 26 Nisan 2024, 11:51 tarihinde yazdırılmıştır.