KURNAZLIK BECERİKSİZLİĞİN SEBEBİDİR

Yazar - ÖZGÜR TERZİOĞLU

KURNAZLIK BECERİKSİZLİĞİN SEBEBİDİR  

Başkan Murat Gerenli Hürfikir gazetesine “750 günü” anlatırken Akademiler özelinde son 22 yılın zihniyetini savunmaya devam ettiğini anlıyoruz. Basit bir duygudaşlık yaptığımızda Murat beyi ve yola çıktığı arkadaşlarını anlayabilirim, fakat bazı çıplak gerçekler gözümüzün önünde dururken Akademilerin! fanatikçe savunulmasından ve gerçeklerin üzerini örten kelimeler seçilerek insanlık için büyük işler olarak gösterilmesi konusunda rahatsızım. Bir konuda hem fikiriz; en değerli yatırım insana yapılan yatırımdır. Sizin “Yıldızlar Akademisi” diye halka sunduğunuz yatırımlarda özel bir eğitim ekolü ortaya koyamıyorsunuz. Bu anlamda eğitim alanında teknik bir açmaz ile karşılaşıyoruz. Bizlere nicel hesaplar ile gelmeyin, nitelikli gençleri nasıl finanse ettiğinizi anlatın. Hangi Lüleburgazlı gencimizi teknoloji kentlerine yolladınız? İnovasyon merkezinden bahsediyorsunuz o sebeple soruyorum. Yemek kursunuzdan kaç tane aşçı başı, kendi işletmesini açan ya da piyasada iş tutan mekânlara kalifiye eleman yolladınız? Milli takımlara kaç tane sporcu gönderildi?  Birazdan LYSA’ya geleceğiz. Binalara harcamalar bitmiyor, fakat gençlere ihtiyacı olan destek veriliyor mu? Belediyemizin lüks denilebilecek sosyal tesislerini “Akademi” olarak lanse ederek hesabı vatandaşa ödetmeye çalışan kurnazlığın artık fanatikçe savunulması ve hala büyük bütçelerin ayrılması halkın menfaatlerine sırt dönen bir yönetimi bizlere hatırlatacak. Sayın Başkanım sizin de bildiğiniz üzere belediyelerin misyonu kent ekonomisinin gelişimini sağlamaktır. Geliştirilmiş ekonomi ekseninde mevcut kültürel yapılanmanın genel ihtiyaçlarını tam olarak karşılanmadan firavunlar gibi birilerinin isimlerinin yaşaması için yapılan çılgın projeleri hep birlikte eleştiriyoruz. Sizlerde bu tavrı eleştiriyorsunuz, fakat Akademiler konusunda beceriksizliği kabul etmiyor, aksine beton yığınlarına övgüler diziliyor. Süslü ve güzel kelimeler ile yaptığınız işlerin bilançolarını vatandaşa göstererek benim ya da benim gibi düşünenlere çokta güzel cevaplar verebilirsiniz, fakat çok basit bir maliyet/fayda çözümlemesiyle sosyal tesislerin birer çılgınlık olduğunu sizlere özetleyebilirim. Hem de sizin kelimelerinizle, fakat sizlerin İktisat bilmediğinizi görüyorum. Bu sebeple yine anlaşamayacağız. Gazetemizde İstanbul’da birçok sanatçının mekân aradığından bahsediyorsunuz demek ki LYSA kiralanmak üzere inşa edildi. Bu durumu ticaret yapan her kime sorsanız size güler. O kadar parayı ihalecilere mi kaptırdınız diye… Anlaşıldığı üzere sosyal sanat tesisleri ya bir üniversiteye kiralanacak ya da İstanbullu sanatçılara uygun maliyetli olarak bırakılacak; peki Lüleburgazlı bu yapının tam olarak neyinden faydalanacak? Gelen sanatçılardan bir şeyler öğrenecekler öğle değil mi?  Bu bina inşa edilene kadar Atatürk gibi harcanan paraları yetenekli gençlerimizin ceplerine koyup onları dünyanın bilim, sanat, spor merkezlerine yollayarak yeterince tecrübelendikten sonra kentimize hizmet için geri çağırsaydık insana yatırım olmaz mıydı? Bugün alanında tecrübeli binlerce gencimiz belki de çocuklarımıza en iyi eğitimi veriyorlardı.

İnsanın zanaatını, sanata çevirebilmesi için dört duvara ihtiyacı yoktur. Özgür düşünebilen bir beyne ve o beyinleri destekleyen finansörlere ihtiyacı vardır. Sizler ihalecileri finanse ediyorsunuz. Belediyelerin en birinci görevi yerel ekonominin gelişimiyle ilgili politikalar üretmektir. Bu sebeple seçtiğimiz başkan ve ekibinin öncelikli olarak “İktisat” bilmesi maliyet/fayda çözümlemelerini doğru yapabilmesi, geleceğimiz için son derece önemlidir.

                                                        Özgür Terzioğlu

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 24 Nisan 2024, 13:41 tarihinde yazdırılmıştır.