Küreselleşmenin İlk Kilometre Taşları

Yazar - ÖZGÜR TERZİOĞLU

Küreselleşmenin İlk Kilometre Taşları  

Türkler bahsinde bulunduğum tarihsel süreçte ticaret ile pek uğraşmamış demir dövmüş, rençberlik ile asker yetiştirmiş ve beslemiştir. Osmanlı Hanedanlığı döneminde genellikle ticareti ve bazı özel zanaatkârlıkları gayri Müslümler yapmıştır. Türklerin esas mesleği askerliktir. Fetih siyasetinde kullanılıyorlardı. Devlet-i Aliyye yönetiminde bile Türkler tercih edilmez, “devşirme” denilen yabancı uyruklu kimseler yetiştirilirdi. Dönemin ekonomik hamleleri üretim ya da diğer faaliyetler üzerinden yapılmak yerine ticari yolların zaptı ve kılıç hakkı neticesinde elde edilen ganimetlerle yapılıyordu. İpek ve Baharat yollarını tutmaya başlayan Osmanlı ile savaş meydanlarında Türk askerinin karşısında mücadele edilemeyeceğini anlayan Avrupalı milletler, dünya tarihinin en büyük siyasi hamlesi diyebileceğimiz Coğrafi Keşifleri yaparak dünya ticaret yollarını değiştirmişlerdi. Bu küresel hamlenin devamda Merkantilist Teoriyi benimseyen Avrupalı milletler sermaye birikimiyle kapitalizm kavramını ortaya çıkartırken, keşfettikleri yerlerde koloniler kurarak emperyalizm zulmünü de dünya milletlerine yaşatmaya başlamışlardı.

Coğrafi keşifler her ne kadar 15. ve 16. Yüzyıllar arasında tarihlense de ünlü İtalyan kâşif ve gezgin Marco Polo’nun hikâyeleri yazdırmasından önce de bazı Avrupalı gezginler Çin’e ulaşmışlardı. Marco Polo seyahatlerini kitaplaştırması dünya çapında tanınmasına sebep olmuştur. Kitabı sayesinde Kristof Kolomb gibi daha birçok gezgine ilham vermiştir. Coğrafi Keşifler döneminin ünlü Türk Denizcisi olan Piri Reisin çizimleri; Kolomb’un haritasıyla birlikte İspanyol ve Portekizli denizcilerden elde ettiği bazı haritaların birleşimiyle çizildiği üzerine görüşler oluşmuştur. Piri Reis’in hazırladığı haritada ise Amerika kıtasının doğu kıyıları net bir şekilde görülmektedir. Bu küçük bilgiden yola çıkarsak eğer Avrupa’da okyanusun ötesinde büyük bir ana karanın olduğu bilindiği anlaşılmaktadır. Böyle bir bilginin ana kaynağı tartışmalı olsa bile daha eski zamanlarda Amerika kıtası, kuzeyli denizciler olan Vikinglerinin kıtaya ulaştığını anlatan bazı kaynaklar bulunmaktadır. Avrupalı denizciler ilk başlarda deniz yolu ile Hindistan’a ulaşmayı ümit ediyorlardı. İspanyollar tarafından finanse edilen Kristof Kolomb’ta ilk olarak Amerika sahillerine geldiğinde burasını Hindistan kıyıları olarak düşünmüştü, fakat İtalyan Amerigo Vespucci’nin iddia ettiği seyahatleri sonrasında yeni kıtaya ulaştığını bildiren mektupları sayesinde bu büyük ana karaya ünlü kâşifin adından esinlenerek Amerika kıtası denilmiştir.

Dünya tarihinde böyle bir dönemin ortaya çıkması; eski dünya olarak tabir edilen ana karaları birbirine bağlayan tüm ticaret yollarının Türkler tarafından zapt edilmesi neticesinde yüksek vergi ödemek istemeyen Avrupalı devletlerinin alternatif yollar aramaya başlamasıdır. Başta İspanyol, Portekiz gibi ülkeleri bu süreç içerisinde İngilizler, Hollandalılar, İtalyanlar ve Fransızlar takip etmiştirlerdi. Macellan ile düz dünya algısı kırılmaya başlayan toplumlar büyük bir kürenin üzerinde yaşadıklarına ikna olurken, Coğrafi Keşifler sonucu Dünya İmparatorluğuna ulaşan Büyük Britanya “Küreselleşme” devrini başlatarak günümüz ticaret anlayışının ilk kilometre taşlarını dizmişlerdir.   

Özgür Terzioğlu

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 29 Mart 2024, 02:40 tarihinde yazdırılmıştır.