YENİ DÜNYA DÜZENİ-GREAT RESET – BÜYÜK SIFIRLAMA

Şunu artık öğrendik. Dünya zenginleri bir kötülük yapacaksa, önce o kötülüğün alt yapısını oluşturuyorlar. Bütün dünya kamuoyunu iyi bir şey yapacaklarına inandırıyorlar,ondan sonra kötülüklerini yapıyorlar. Çünkü bütün dünyanın tepkisini almak istemiyorlar. İşin aslı ortaya çıkınca da zaten iş işten geçmiş oluyor.

Kaddafi Libya halkına bedava elektrik, bedava doğalgaz, bedava su veriyordu. Sağlık hizmetleri, eğitim bedavaydı. Libya’da devlet vergi almıyordu.  Evlenecek gençlere devlet bedava ev veriyordu. Bütün bunları petrol sayesinde yapıyorlardı.Ama o petrolde büyük şirketlerin gözü vardı. O Kaddafi’yi kendi halkına öldürttüler.Mısır’da daMursi’yi darbeyle devirdiler.

                         Dünya’nın öbür ucundaki Vietnam’a girdiler. BizeRambo filmlerinde hep işkence yapan kötü Vietnam askerlerini gösterdiler. Kimse Amerika’ya,“ta Vietnam’da ne b.k arıyordun”  demedi. Zamanın birinde Türk askeri Kore’ye gitti. Kore gazilerimizle övündük. Hiçbirimiz “bu Amerika’nın Kore’de ne işi var, bizim Kore’de ne işimiz var” demedi.

 Türkiye’den istediklerini tam olarak alamıyorlardı. Türkiye’de yasaların kendi istedikleri gibi değişmesini istiyorlardı. Türkiye Amerika’ya bağımlıydı ama tam bağımlı Türkiye istiyorlardı. Bir türlü olmuyordu. Demirel ve Ecevit’ten umudu kestiler.Darbe yapmaya karar verdiler. Durup dururken darbe yapılamazdı.  Önce Türkiye’de terörü azdırdılar. Nedense öldürülen çoğu kişinin failleri bir türlü bulunamıyordu.Hergün fidan gibi gençler ölmeye başladı.  Herkes darbe olacaksa olsun,  yeterki bu terör bitsin noktasına gelince12 Eylül Darbesi’ni yaptılar. Sonrasında istedikleri her kanunu çıkarttılar. Darbeciler her türlü demokrasiyi askıya alan yeni bir anayasa yaptılar. İçinde ne olduğunu bilmiyorduk. Ama             “Hayır çıkarsa terör tekrar geri gelecek” dediler.  O korkuyladarbecilerin anayasasına yüzde 91 evet oyu verdik.  Askeri darbe oldu, terörü yaratanlar ajanlar çekildi ve nasıl olduysa bir günde terör bitti.

 Şimdi de diyeceklerki “Dünya da salgın hastalıklar oluyor. Sars virüsü, ebola virüsü, kuş gribi ve en son Covid19 gibi anlayamadığımız virüsler çıkıyor. Dünya da çevre felaketleri oluyor. İnsanoğlu doğayı mahvetti. Ozon tabakamız delindi. Küresel ısınma var. Dünyada ki buzullar eriyor. Dünya yakın zaman da yaşanmaz hale gelecek. Biz dünyayı kurtarmak istiyoruz.Bunun için gerekirse sizden çaldığımız paralardan fedakarlık yapıp milyarlar harcayacağız. Ama bir sorun var. Dünyayı kurtarmak için bütün ülkelerin birleşmesi, bize yardımcı olması gerekir. Bizim istediğimiz kanunları çıkarması gerekir.  Ama dünya da her ülke ayrı telden çalıyor, bize yardımcı olmuyorlar. Bu haliyle biz dünyayı nasıl kurtaracağız?Bizim dünyayı kurtarabilmemiz için dünyanın tek elden yönetilmesi gerekir, çıkaracağımız yasalara bütün dünyanın uyması gerekir. Yani Dünyanın önce sıfırlanması (Great reset ) sonra da yeni bir dünya kurulması düzeni gerekir.Yoksa dünya yok olacak.”

Biz de diyeceğiz ki “Allah bu zenginlerden razı olsun.  Bunlar dünyayı kurtaracak.Ne kadar iyi niyetli, ne kadar düşünceliler.  Bunlar olmasa dünyanın hali nice olurdu. Dünya da zengin de fakir de aynı gemideyiz. Bu dünya yok olursa zenginler de yok olacak. Sonun da zenginler de bunu anladı.”Ancak tabii ki bunlar işin reklam tarafı olacak.Karşı gelene yahu dünya elden gidiyor, görmüyor musun diyecekler. Gerçekleri söyleyene,  bunlar komplo teorisi diyecekler. Tıpkı Arap baharına karşı gelenlere, sen Kaddafi gibi diktatörleri mi savunuyorsun dedikleri gibi. Araplar baharı beklerken karakışı gördüler ama iş işten geçti.

Netice de, zenginler dünyanın sıfırdan yeni bir düzene ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Dünyanın artık ülkeler tarafından yönetilemediğini, ülkelerin seçtiği liderler tarafından yönetilemediğini söylüyorlar. “Dünyayı artık biz seçilmişler, yani zenginler yönetmeliyiz” diyorlar.“Devletler yok olmalı, tek dünya devleti olmalı ve yeni bir dünya hükümeti kurulmalı diyorlar.Bu gün de biz istediklerimizi yapabiliyoruz ama yok darbe yap, yok hükümet devir, yok Saddam’ı devir, yok Suriye de savaş çıkar. Bunlar çok zahmetli işler. Çok pahalı işler. Bazen de istediğimiz gibi olmuyor.  Tek dünya ordusu olsun”  diyorlar. “Tek dünya polisi olsun” diyorlar. “İnsanları yüz tanıma kameraları ile, sanal paralarla tam denetleyelim” diyorlar. “Dünyayı tek elden yönetecek bir sistem kuralım. Başına da direk biz geçelim, yönetimde bizim adamlarımız olsun, dünya ya tam hakim olalım”diyorlar. Ama bunu direk olarak söyleyemiyorlar.  Yani çevreyi bahane edecekler, virüsü bahane edecekler. Bu problemler dünya da gerçekten var. Ama bunu çözecek olan yeni dünya düzeni değil. Niyetleri kötü.

Hatırlıyor musunuz? 2019’da 16 yaşında bir İsveçli  kızcağız çevre aktivisti olarak hergün televizyonlara çıkmıştı. Adı GretaThunberg olan bu kızcağız Madrit’ de yapılan Birleşmiş Milletler iklim zirvesinde konuşmuştu. “Dünyamız kirlendi, dünyayı kurtarın”  diye seslenmişti. İşte o da reklamlardı. Onu da zenginler orada konuşturdu. Yoksa o kız kim, birleşmiş milletler toplantısında konuşmak kim. Ah be çocuk. Keşke bu işler bu kadar basit olsaydı.

Tabi bu hemen yarın olacak bir şey değil. Onlar planlarını uzun vadeli yapıp adım adım uyguluyorlar. Sonra da arkasından neler gelecek bilmiyoruz. Çip paraya mı geçerler. Herkese çip takıp insanları istedikleri gibi mi yönetirler. İnsan nüfusunu azaltıp robotlarla mı çalışırlar. Bilmem. Ama şunu biliyorum ki kafalarında yeni dünya düzeni diye bir kötülük var. Buna hazırlık yapıyorlar.

                    Geçen haftaki yazımızda kapitalizm yıkılırsa alternatif 3 ekonomik model var demiştik. Birincisi greatreset dedikleri yeni kapitalist düzen. İkincisi sosyal demokrasi. Üçüncüsü sosyalizm. Mevcut kapitalist düzeni yazdık. BugünGreat Reset’i yazdık. Haftaya Çarşamba sosyal demokrasi. En zorunu da sona bıraktım. Sosyalizm.