Moz-art etkisi bu kente yaramadı.

Lüleburgaz’ımızın sosyo-ekonomik alt yapısı sanayii tabanlı olmakla birlikte “işçi kenti” konumundayız. Bu gerçeği yerel yönetimimiz pek dile getirmek istemiyor. Soyadını kültür olarak belirleyerek başka işlere yönelmiştir. Halkına yabancılaşmış bir yönetim anlayışı sergilenmiştir. Toprağın üstündeki kültürümüz sanayii işçiliğidir.  Kent sakinlerinin çok büyük bir kısmı işçidir. Köyden kente göç ile birlikte işçi sayısı daha da artmaktadır. Kültürel köklerimiz dış yatırımcıların fabrikalarında gelişim göstermektedir. Yönetimi etkileyen Lüleburgaz esnafı da dış yatırım ile şekillenen kültürümüzün yıllarca meyvesini toplamıştır. Belediyemiz de bu sebeple zenginleşmiştir.

Lüleburgaz Belediyesi birçok iş-proje denemesinde bulunmuş, fakat sanayii işçisine yönelik yatırımları es geçmiştir. Bu konu çiftçilik içinde geçerlidir. Örnek bağ projesinden bahsetmiyorum. Onu pek ala köylerimizde ki nineler de dedeler de yapıyorlar. Yerel ekonomik gelişim adına akıllı adımlar atılmamıştır. İş için temel ihtiyaçların desteklenmesi, zor zamanlar için giderilmesi konusunda çok geç kalınmıştır. Mental, teknik alt-üst yapı desteklerinden bahsediyorum. Kent imar planları hazırlanırken mevcut kültürel yapının ihtiyaçları göz önünde tutulmayarak kentimiz büyütülmüştür. İşçi servis durakları, çalışan anneler için kreş ve her çocuğun eşit fırsatlarda eğitim görebileceği anlayışı geliştirme meselelerine köprü kurmakta çok geç kalınmıştır. Asgari ücretli çalışan ailelerin çocukları için fırsat eşitliği yaratıldı mı? Yine zor şartlarda çalışarak, geçimini zor sağlayan aileler için uygun alış-veriş olanakları, yüksek kira bedelleri altında ezilen işçilerin sesine kulak verildi mi?

Eleştirilerim yersiz değil ve halkına bu kadar yabancılaşmış ve kendi dar çevresine odaklanmış bir belediyecilikle çağdaş bir kent olamayız. Her kentin bir kültürel yapılanması vardır. O kentin içerisinde yaşayan insanların inandığı, yetenekleriyle ilgili tutuğu iş, kültürel yapıyı belirlemektedir. "Biz Kültür Kentiyiz" demek kadar hedefsiz, belirsizlik içeren, anlamsız bir söylemle yıllar önce başlamış olan hareketi durdurmak devrimdir. Bu anlayışsızlık kök salmıştır. Yozlaşmış bir yönetimi bizlere anlatmaktadır. Hatırlanırsa eğer kültürlü olduğumuzu kanıtlamak için heykel satın alan bir kent olduğumuzu da unutmamak gerekmektedir. Belediye binası yanında ki Mozart dinletileri bu kentliye yaramadı. Bir kentin esnaf anlayışı doğru filizler vermişse eğer sanatsal faaliyetler neticesinde ve diğer iş tutanların artmasında kültürel çeşitlilik sağlanabilir. Etkili projelerle kültürel çeşitliliği olan bir kent olabiliriz. Varolanı parlatabiliriz. Bu durum göç ile ilgilide olabilir, fakat kültür kentiyiz demek için geçmişe dayalı köklerimiz yok! Antik medeniyetlerin mirasının üzerinde değiliz. Kentimize ait mustakil evler bile kalmadı. Hepsi yıkıldı. Özgün bir mimari doku yok! Her yıl milyonlarca insan bizi ziyarete gelmiyor. Biz bizeyiz ve bizler çalıştığımızı, verdiğimiz emekleri dışarıya harcıyoruz. Sosyo-ekonomik anlamda günü yaşıyoruz.

Lüleburgaz Belediyesi yönetiminde yapılacak olan örgüt kültürü yenilenmesiyle kentin sosyo-ekonomik yapısını yeni gelene uygun bir şekilde planlaması gerekmektedir. Bunun için iyi yönetişim ilkelerini doğru uygulayabilecek kabiliyette yönetimin hazırlanması gerekiyor. Geleceğin ana hedefi ve stratejisi belirlenmelidir. Yenilenmek için şarttır. Kültür, sevgi, aşk, mutluluk, temiz hava, su, çiçek, böcek bunlar kurum hedefi değil insanın iyi halde kalma, güzel yaşama arzularıdır. Kişiden kişiye değişir. Belirsizdir. Sosyo-ekonomik hedefler oluşturulmalıdır. Hedefler belirgin olmalıdır. Şenlikte 1milyon turist hedeflenmeli... Sağlık, eğitim, İş, moda, gastronomi, köy turizmi için hedefler oluşturulmalıdır. İş hacmi yüzdeliklerine hedef konulmalıdır. Belediyecilik edebiyat-sanat yapma yeri değil! Mozart dinleyerek daha zeki, çevik ve iş üreten olmuyoruz. Halkı sağmal inek gibi gören yönetimi kabul etmiyoruz. Tekerleğe bağlanmış işlere para gömmek artık iş değil! İş kurmak, üretmek, fabrika işletmek zamanıdır. İyi yönetişim için Lüleburgazlı bilincini oluşturabilecek çalışmalara önem verilmelidir. Halkın enerjisini yeni düzenin planlarında kullanabilmek akıllı-sezgileri kuvvetli önderlerin becerisidir. Tazeleme, bilgilendirme daha verimli düşünce geliştirme çalışmaları neticesinde “Yerel ekonomi çalıştayı”  kurarak bu hareket başlayabilir.