ATATÜRK, 20 Kasım 1921 tarihli Hakimiyeti Milliye gazetesinde; “Türkiya’nin müdafaa ettiği dava, bütün mazlum milletlerin, bütün Doğu’nun davasıdır ve bunu nihayete getirinceye kadar Türkiya, kendisiyle beraber olan Doğu milletlerinin beraber yürüyeceğinden emindir.” diye yazar. 5 Mart 1922 tarihinde de aynı gazetede; “Biz Türkiyalılar Asyai bir milletiz , Asyai bir devletiz.” der.
ATATÜRK’ün ölümünün üzerinden on yıl geçmeden 1945 yılında ATATÜRK ilke ve devrimlerinden kopmalar başlamış ve Amerikancı söylemler ile “Küçük Amerika” ideali benimsenmiştir.
Sonrasını zaten biliyoruz; NATO’ya girmek için TBMM’den onay almadan Kore’ye asker göndermekten tutunda, 12 Mart ve 12 Eylül Amerikancı darbelere kadar yarı sömürge haline getirildik. Derken ABD’ye karşı tutum değişti. Türk Silahlı Kuvvetleri ,PKK’ya karşı Hendek Operasyonu başlattı, 17-25 Aralık AKP-FETÖ kapışması yaşandı. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ,Barış Pınarı harekatlarıyla ABD-İsrail koridorunu engelledi ve sonuçta 15 Temmuz ABD-FETÖ darbe girişimini yaşadık.
Şimdi, bu tabloyu önümüze koyduğumuzda, Türkiye’nin Atlantik sisteminden uzaklaştığını ve hızla Avrasya ile sıkı ilişkiler içinde olduğunu görüyoruz. CB RTE, Birleşmiş Milletler kürsüsünde belirttiği gibi, Türkiye Asya Çağı’nda yerini almıştır. Bu söylem tarihsel süreçte yaşananların stratejik gerekliliğidir. RTE’nin tek başına alabileceği ,kendisinden sonra geleceklerinde değiştirebileceği bir karar değildir.
ABD ve AB’nin isteklerini hiçbir lider ve parti uygulayamayacaktır. Mavi Vatanda ülkemizin egemenliğini tanımıyorlar. Yunanistan ve GKRY ile Türkiye’ye karşı tavır alıyorlar. TSK’nın Doğu Akdeniz’den ve Kıbrıs’tan çıkması isteklerine hangi Türk lideri ve hükümeti uygulayabilir? Sözde Kürdistan’a özerklik vereceksiniz diyorlar. Hangi babayiğit lider Türkiye’de Kürdistan özerk bölgesini kabul edebilir? Ermeni Soykırımını kabul etmemizi istiyorlar. Hangi hükümet Ermeni Soykırımını kabul eder?
Türkiye ekonomik olarak da Avrasyacıdır. En çok ticaret yaptığımız ülkelerin Rusya , Çin ve Almanya olduğunu düşünürsek tabloyu daha net görebiliriz. Bir Kuşak Bir Yol (İpek Yolu) Projesinin Karayolu , Demiryolu , Denizyolu bağlantılarının kesişme noktalarında olan Türkiye’nin bu projedeki ekonomik kazancı tartışılmaz. Bir Kuşak Bir Yol Projesinden çıkabilecek bir lider veya parti , hükümet düşünebiliyor musunuz?
Türkiye’nin yeri , kişilerin ve hükümetlerin değiştirebileceği yap-boz oyuncağı değildir. Stratejik olarak Avrasyalıyız ve Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de belirttiği gibi “Biz Türkiyalılar Asyai bir milletiz , Asyai bir devletiz.”
servetsenyigit@gmail.com