HAYATIN KULLANMA KLAVUZU

Yazar - Burcu Çalışkan

HAYATIN KULLANMA KLAVUZU

Hayatın kullanma kılavuzu.. Çok üzüldüğümüz zamanlarda nasıl “fabrika ayarlarımıza” o her şeyi unutuvermiş ve yaşamamışız gibi olan halimize dönülür?

Hayatın kullanma kılavuzu olur mu? Yani hayal edelim, bir televizyonun kullanma kılavuzu gibi hepimiz için açmak, kapatmak, kanal değiştirmek ve programları tercih etmek gibi işler tek yöntemle, tek yolla yürütülebilir mi? Böyle olsaydı bunun ismi “hayat yolu” olur muydu?

Peki bizler ne bekleriz genelde? X’in hayatına bakarak bizim de hayat yolumuzun “o derece” taşsız, topraksız, zorluksuz olmasını, Y’nin hayatına bakarak bizim de hayat yolumuzda etrafımızın bir sürü insanla çevirili olmasını, Z’nin hayatına bakarak bizim de verdiğimiz emeklerin aynı karşılıklara denk gelmesini… Öyle ki kendi hayatımızdan daha çok, diğerlerinin yaşadıkları, yaptıkları, onlara bahşedilenler, onlara göre “bizim beklediklerimiz”, onlara göre değerlendirdiğimizde “şanslı olup olmadığımız” hayatımızın merkezine oturuvermiştir.

Fakat işte hayatın öyle tek bir yönü, tek bir yolu, “herkes” için geçerli olan tek bir uygulama şekli, herkes için doğru olan tek bir devinim hızı, herkes için geçerli olan tek bir hak ediş yolu, tek bir yönü, tek bir akışı yoktur. Hatta tam aksine bazılarımız akıntıya karşı yüzüyor olduğumuz zamanlarda, diğerleri arkasına aldıkları rüzgârla eser geçerler. İşte o esip geçenler yeri gelip de tökezlediklerinde, akıntıya karşı yüzenler bu sefer dalgaların hızıyla ilerler. İşte bu yüzden ismi hayattır. Yaşamaktır. Tecrübe etmektir. Başkasına göre, başkasına verilmiş yola göre, başkasına uygun görülen kısmete göre, başkasının olan şeylere göre değil, “ben” için açılan yollara, ben için bahşedilenlere, ben için uygun görülenlere, ben için benle birlikte gerçek olanlara dayanan yol…

Bu yüzden hayatın tek bir kullanma kılavuzu yoktur. Bu yüzden hayatın tek bir sözü, tek bir şarkısı, tek bir yöntemi, tek bir çözümü, tek bir hikâyesi, tek bir şekli yoktur. Bu yüzden hayatın renkleri çoktur, yolları, hikâyeleri, getirdikleri, götürdükleri ve dalgaları çoktur.

Hayatının kullanma kılavuzu “sana” özel. Bu senin hikâyen, hatta kılavuzun içini bile belirleyen sensin. “Geçemem” dediğin eşikten geçemezsin gerçekten de, atlayamamam dediğin çukura gerçekten düşersin. Ama “Ben bu dağı aşarım” dediğinde o dağ önünde küçülüverir. “Ben bu işi çözerim” dediğinde, evet sen o işi çözersin…

Hayatın güzelliği de burada değil midir?

Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız kalbinize o muhteşem hayat kılavuzunuza bakmanızı dilerim… Size neyi göstermektedir? Bu hayata yaşamak için geldik, bu hayata sadece “bize” özel olarak tasarlanmış bir yolu yürümek için geldik. O zaman elimizdeki kalbimize gömülü kılavuza kocaman kocaman sarılalım, bakalım bize neler söyleyecek. Yolumuz şimdiden açık olsun.

 

Sevgiyle kalın…


http://www.hurfikir.com.tr adresinden 27 Nisan 2024, 00:51 tarihinde yazdırılmıştır.