Organize Mahalleler

Yazar - ÖZGÜR TERZİOĞLU

 Organize Mahalleler  

Milenyuma gireli 20 sene olmuş biz Lüleburgaz’da derenin temizliği, drenaj sistemi ve hala teknik alt yapı sorunları üzerinden karın ağrıları çekip, ağlanıyoruz. Bu durumda gösteriyor ki Lüleburgaz Belediyesi asli görevinde hep sınıfta kalmaktadır. Bakış açıma göre problemin ana nedeni imar planlarında yatmaktadır. Aslında kentin tüm sorunları planlama ilgili geçmiş yıllar dönük, görüş açısıyla ilgili alınmış kararlardır.

Beş yıl kadar İstanbul Fatih’te Cerrah/Kocamustafa paşa o civarlarda yaşarken çöplerimizi çöp odalarına atıyorduk. Büyük çöp odaları yerin altına gömülmüş bir şekilde binlerce hanenin çöpünü toplamaya yetecek büyüklükte yeryüzünde bizim çöp kovalarından bizar daha büyük bir alan kaplıyordu.  Yıllar sonra doğup büyüdüğüm kente geri döndüğümde çöp sorunuyla karşılaştım. İnsanlar çöplerini dışarıya çıkartıyorlar, belediyeye bağrışıyorlar ve seçilmiş kişi de bu sorunu demokratik bir sürecin parçası gibi anlatarak her kes sorumluluğunu yerine getirsin gibi açıklamalarda bulunuyordu. Sonra değişim oldu. Çöp kutuları dağıtıldı. Kimi yakıldı, kimi tekmelendi… İşte kapağı neden açık bırakıldı gibi sayısız, lüzumsuzluklarla akıl tutulmalarına devam ediyoruz.

Gömlek iliklemeye başlandığında düğme yanlış iliğe girdiğinde en alta kadar bu yanlışlık devam eder. Bizim sorunumuz da birilerinin ön görgüsüzlüğüyle ilgili sağlıklı düşünce ve teknik beceriye ulaşamadığımızdan dolayı zincirleme sorunları yaşamaya devam ediyoruz.

Deprem sonrası alınan kararla kentsel dönüşüm yasası çıkartıldı. Yasa ile düzenli, güvenli ve organize yerleşime yönelik doğru projeleri üretemediğini hep birlikte yaşıyoruz. Bu konu temelde yasanın olup olmamasıyla ilgili değil ahlaksal bir sorun olarak gündemimizi meşgul etmeye devam ediyor.

Organize mahalle fikri olarak ortaya atacağım bu teknik çalışmanın başlayabilmesi için Kamu-Halk ortaklığı oluşturularak “0 sorunlu” yerleşim alanlarının inşasında nasıl bir yönetim sistemi kurulması gerektiği üzerine düşüncelerimi aktaracağım.

Yaşamsal kalite yönetimi oluşturulabilmesi için öncelikli olarak bu yönetim anlayışını olgunlaştırabilecek saygın bir kurum tasarlanmalıdır. Kurumu halk zirveye çıkartmalıdır. Halkı temsilen Belediye ile ortak yaşam alanlarını hazırlamalıdır. Bu hazırlık sürecinde hane içi, bina prosedürleri, site kurgusu, mahalle birliği gibi temelde sosyal güvenlik önlemlerini etraflıca düşünerek, kritik kontrol noktaları analizini yapabilecek teknik ekibin hazırlanması önemlidir. Organize mahalle olarak anlatmaya çalıştığım kurgu kentsel dönüşüm çalışmalarına olumlu katkı sağlayabilecek, fırsat eşitlikleri yaratabilecek, teknik alt yapı soru yaşamamak için gerekli planların, önlemlerin önceden ön görülerek kentin ekonomik yapısına dinamiklik katabilecek bir şekilde hazırlanmalıdır.

Kaliteli bir yaşamın ana unsuru doğru yönetimdir. Yönetim sorunu yaşayan her alanı rahatsız edici olarak hayatımızda istemesek bile yaşıyoruz. Her ne kadar organize mahalle diye proje hazırlansa dahi kentin kalitesini arttırabilmemiz için yönetim kademelerini doğru hazırlayabilmemiz de son derece önemlidir. İşte “0 sorun” olarak anlatmaya çalıştığım düzeni sağlayacak olan teknik ekip her mahallede hizmet noktası olarak göreve hazır olmaları gerekmektedir. Bahsinde bulunduğum teknik ekip 0 sorun sürecini başlatabilmek için kent emniyet düzeni oluşturulması gerekmektedir. Sonra ki süreçte yeni mahalle düzenleri planlanarak disiplinli harekete başlanabilir.

Milletçe yaptığımız hataların kökünde sonuç odaklı düşüncelerin ön yargıları yatmaktadır. Yaşamsal kalite yönetimi olarak anlatmaya çalıştığım konu; sağlıklı süreçlerin geliştirilmesiyle ilgilidir. Kriz anlarını birbirimizi kırmadan, küslük oluşturmayacak şekilde en az hasarla, kayıpla atlatabilmek süreç yönetimiyle sağlanabilir. 

 

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 19 Nisan 2024, 19:34 tarihinde yazdırılmıştır.