Siz kimi kandırıyorsunuz?

Yazar - ÖZGÜR TERZİOĞLU

Siz kimi kandırıyorsunuz?  

Geçen seneler de sanat ile politika yaptınız, bu dönem işi bilimsele bağladınız.Belediye idarecileri sanat ile bilimsel takıntısıyla, dini inançlar, değerler üzerinden politik manipülasyon ile eğitime soyunmak gibi her şeyi kendi bünyesinde toplamaya çalışıyorsa ve diğerlerine göz açtırmıyor, söz söyletmiyor, umursamıyorsa eğer o kentte kültürel anlamda gelişimin adından dahi konuşulamaz. Bahsinde bulunduğum meseleyi antidemokratik bir eylem olarak yıllardır bu kentte yaşıyoruz. Sonra kalkıp kültür kentiyiz gibi asılsız söylemler ile insanları oyalamaya hakkınız yok!

Belediyenin asli görevleri neler?

*Kent planlamasında sorun var. Bunun takibinde Teknik alt yapı kadar ekonomik, sosyal, akademik gibi diğer alt yapı sorunları da var.

* Kentimizin spor kulüpleri ne halde? Sivil toplum kuruluşlarıyla geliştirilen ilişkiler ne kadar demokratik ve kamu-halk ortaklığına hizmet ediyor?

*Tarım üzerinden çiftçiyi kullanarak siyaset yaptığınızı düşünüyorsunuz ama atraksiyon yok. Domates, biber, patlıcan fidesi dağıtarak üretimi hedeflemenin ekonomimize katkısını anlayamadık. Yaptığınız işlerden anlaşılan işçi de çiftçide umurunuzda değil

*Yönettiğinizi düşündüğünüz kentin %65i işçiyken bu insanlara tek projen yok. Asgari ücretlinin de kaliteli yaşayabileceği, ev sahibi olabileceği, sabah beklediği durakları iyileştirilmesi gibi çalışan kadınların çocuklarını bırakabileceği yuvalar neden hazırlanmıyor? Sosyal güvenlik önlemleri üzerine hiç düşünce geliştiriliyor mu?

*Yapılan projelerin %70i atıl durumda iken ödüllü belediyeyi bu halk ne yapsın Lüleburgaz belediyesinin on ikiden vurduğu kaç projesi var. Bize verimli çalışmalar lazım. İstanbul, Eskişehir, İzmir, Ankara gibi şehirlerde ekonomik alt yapıları oluşturulmaya başlandı. Kamu-halk ortaklıkları oluşturuluyor. Kentimiz neden bu sürece hazırlanmıyor?

*Yıl 2020 temiz su sorunu yaşıyoruz. Çeşmelerimizden şüphe akıyor! Dereler zehir. Kuyular şaibe... Medeniyetin ilk çağlarda ki sembolü olan "su" sorununu yaşıyoruz. Neolatik çağ üretimiyle ekonomik çözümler meydanlarda gösteri yapılarak halledilmeye çalışılıyor. Nerden baksak taş devrinden çıkmaya çalışıyoruz. Romalıların şehir planlaması ve yol yapım tekniklerine daha ulaşamadık. Bana kalırsa bu konu hakkında bir komisyon kurularak 2000 sene önce ki antik çağ şehirciliği araştırılsın.

* Yine yıl 2020 elektrik sorunu var. Suyun yokluğunu elektriksizliğe bağlıyorsun. Halkına yapılacak hizmet temelde bir elin beş parmağını geçmez. Yol, su, elektrik, çöp Nerden baksak hepsinde sorun var. Şimdi hemen denilecek ki çöp kutuları geldi. elektrik bizim işimiz değil çıkışına yönelik; elektrik bu kentin üretimi olamaz mı? Olsun. Kendi elektriğimizi üretelim.

* Eleştirince arkanızı dönüp kaçıyorsunuz. Sizin gibi düşünmeyenlere Senin işini yapmayız diye tehdit ediyorsunuz.  Küçük çocuklar üzerinden politika yapıyorsunuz. O çocuklar sizin onların haklarını nasıl har vurup harman savurduğunuzu daha hesap edemiyorlar. Büyüdüklerinde onlarda öğrenecekler.

                Hani halk ile hareket edilecekti? Siz hangi halktan bahsediyorsunuz? Biz bu durumu Lüleburgaz halkı olarak anlamadık. Halk ile eğlenceler, yüz boyama şenlikleri düzenleniyor ama daha faydalı modeli ortaya koyamadınız. Mali yönden sabun gibi erirken, köpürtülmüş politik tavrınızla mahallenin çocuklarıyla baloncuk yapıyorsunuz.

                Belediye sanat ile kültürel eğlenceler düzenleyerek sosyalleştiği müddetçe yapmaya çalıştığı, yapamadığı, halledemediği sorunlara makyaj yapmaktan başka bir şey yapmıyordur. Çok fazla işler yapıyormuş gibi görünmekle bu halka fayda sağlayamazsınız. Her dönem kent çekirdeği denilen yerde yapboz oyunu kurarak çok çalışıyoruz imajını artık bu halk yemiyor. Drenaj sistemi için Profesör mü lazım? İnovatif beyinler mi lazım? Ver ustasına halletsin. Usta mı yok? Zaten bu kentte sizden başkası da yok! Örgüt içinde ki örgütünüzün dışında kalan herkes iş bilmez, onunla olmaz, şununla gezersen işten atarım, şöyle, böyleler ile yaftalayarak, adam sendecilikle idarecilik yapılıyor.

Halkımıza kent idarecisi lazım değil. Kentimizi yeni çağa hazırlayacak erdemli siyasetçilere, ön görüsü yüksek, önder ruhlu, halkının refahı için iş tutan başkana ihtiyacı vardır. Yüz göz boyamalara harcayacak ne zamanımız ne paramız var.

                Çatlak sesleri yükselmeye başladı. Biz bunları duyuyoruz. Görüyoruz. Yaşıyoruz.  Halkın birbirinden haberi var. Halkımız kaliteli bir yaşamı istiyor. Bu kentin master plana ihtiyacı var.

 

                                                                                                              Özgür Terzioğlu

 

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 26 Nisan 2024, 08:25 tarihinde yazdırılmıştır.