DÜNDEN BUGÜNE; OLAY TAN

Yazar - Metin Dikener

DÜNDEN BUGÜNE; OLAY TAN  

Sevgili sporseverler, ‘’dünden bugüne’’ seri yazımızda huzurlarınıza OLAY TAN‘ı getiriyorum. Dünden bugüne neler yaşanmış birlikte bakalım.

Başarılı bir gazetecilik yapan Olay Tan daha sonraki yıllarda kendi gazetesini kurdu. Bugün Bodrum’da yaşayan sevgili Olay Tan ile futboldan gelen yıllarca unutulmayan güzel bir dostluğumuz var. Lüleburgazspor kurulmadan evvel Lüleburgaz’ın Kırklareli Bölgesi Amatör kümesinde oynayan Adalet ve Yeşilova takımları vardı. Her iki takımın oynadığı maçlar Trakya derby’si olarak anılıyordu. Bu maçları seyretmek bir ayrıcalıktı. İşte bu oynanan maçlardan birinde; Saha Alpullu, Yeşilova takımında sol açık Olay Tan. Ben de Adalet takımının santrafor’uyum. Zevkli kaliteli heyecan dolu ve seyirci rekoru kırılan bu maç galiba berabere bitti. Olay Tan sol ayağını fevkalade kullanan hava toplarına iyi sıçrayan teknik bir futbolcu idi. Böyle bir maçta yaşanan unutulmayan güzel bir anı. Lüleburgazspor, Mardinspor derken Beşiktaş takımına transfer olan rahmetle andığım Kaan Vural‘ın bu maçtan sonra anlattıkları. ‘’Yeşilova’ya karşı sağbek oynuyorum karşımda da Olay Tan. Sahada ne yapacağı belli olmayan ele avuca sığmayan markesi zor olan bir futbolcu. O ufak boyunla iki hava topunuda benden alınca çok sinirlendim. Taç cizgisinden süratli bir şekilde topla beraber gelirken birazda kasti olarak çok sert girdim. Bir baktım iki metre havada kıyamadım havada yakaladım.’’

Olay Tan o yıllarda Lüleburgaz Lisesinde idi. Okul bitti. Üniversite yılları. O çok sevdiği hayalini kurduğu gazetecilik mesleğini seçti. İlk evvela bir  muhabirdi. Sonra mı? Yaptığı röportajlar ile efsaneleşti. İşte onlardan birini şöyle dile getirdi. Sn Sakıp Sabancı ile bir röportaj yapmak için randevu aldım. Kırmadı bir mekanda buluştuk. Meşrubat ve kahve içtik. Ben sordum o cevap verdi. Sn Sakıp Sabancı güleryüzlü çok zeki sevimli ve esprili. Konuşmamız bitti. Teşekkür edildi O arada masaya  hesap geldi. Sakıp ağa bana döndü. Sevgili gardaşım bana 10 lira ödünç ver. Şaşırdım hemen çıkarıp verdim. O, 10 lirayı garsona verdi üstü kalsın dedi. Sonra kalkarken hemşehrim sevgili gardaşım sana 10 lira borcum var. Bu söze hep beraber güldük. Konuşmalarımızı resimledik. Bu haber gazetemizin baş sayfasından yayımlandı. Sonra mı! Önüne gelen benden ödünç para istedi. Günaydın gazetesinde patron Haldun Simavi ve Rahmi Turan ile beraber çalışmak çok güzeldi. Günaydın da o yıllarda Türkiye’nin en iyi gazeteleri arasına girdi. Türkiye’de genel seçimler yapılacak. Bana Genel Başkanların seçim gezilerine katılacak gazetemizi sen temsil edeceksin dendi. Artık tecrübe sahibisin sözleride hoşuma gitti. Bir çok liderlerle seçim gezilerine gittim ama bir gezi vardı ki! Unutmak mümkün değil. Sn Bülent Ecevit ile bir mitingten dönüyoruz. Seçim otobüsümüzün yolu kesildi. Sn Bülent Ecevit indi. Toplanan kalabalığa konuşma yaparken arkadan gelen başka bir grup bizi taş yağmuruna tuttu. Ecevit yaralanmıştı. Hemen arabaya alındı. Ben de Sn Ecevit’in yanında idim yaşanan olayları resimlerken ayağımdan yaralandım. Çektiğim resimler yayımlanınca Türkiye’de büyük bir sansasyon yaratılmış yayımlanan resimler bana yılın haber ödülünü kazandırmıştı. Keşke böyle bir olay Türkiye’de yaşanmasaydı. Yine böyle bir seçim gezisinde Lüleburgaz’a geldiğimde Sn Erdal İnönü, belediye parkında halka seçim konuşması yaparken seninle buluşup hasret gidermiştik.

DEVAMI VAR. 

SAĞLIĞIN İÇİN EVDE KAL!

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 20 Nisan 2024, 06:53 tarihinde yazdırılmıştır.