“Varsın böyle olsun”

“ Bana sen hocasın (öğretmensin) siyasetten anlamazsın, uzak dur karışma diyorlar! ” Evet, Ben siyasetten anlamıyorum. Bunu söyleyen insanlar her nedense eğitimden, öğretimden, Milli Eğitimi, okul idaresini yönetmekten anlıyorlar yorum yapma hakkına sahipler de ben değilim öylemi?

Simitçi, gazozcu, kahveci eğitim ve siyaset hakkında yorumlar yapabiliyor. Her meselede konuşuyor, hiçbir şey bilmeyerek devasa yorumlar yapabiliyor. Sen yorum yapma hakkına sahipsin. Ben değilim neden? Siz gerçekten öğretmenlerin siyasi yorum yapmasını mı istemiyorsunuz? Yanlışları tenkit etmemden mi rahatsızlık duyuyorsunuz? Sen kabak çekirdeği satarken, Biz Fetö yapılanmasına, cemaatlerin oluşturabileceği tehlikelere kafa yorup, çocuklarımıza anlatıyorduk. Ortadoğu ile ilgili tahliller yapıyorduk. Kasabanın ve insanın imarı için araştırmalar yapıp, projeler üretiyorduk.

Öncelikle Ben Cumhuriyet sevdalısıyım, özgürlük, bağımsızlık, demokrasi, hak, hukuk diyen, sevdam vatan, insan ve hoşgörü olan milli birlik ve bütünlüğü savunan, yeni neslin geleceğin teminatı olduğunu düşünenlerdenim. Çünkü Ben Atatürkçüyüm, Atatürk’ün kurduğu partinin üyesiyim. Ben Halkçıyım, Ben Cumhuriyetçiyim. Ben Sosyal Demokratım ( biraz fazlam var aynı zamanda FEN demokratım). Benim ülküm Türkiye, dini dili ırkı mezhebi felsefesi ne olursa olsun insan olan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her insana insanca ve hakça bir yaşam alanı yaratandan yanayım. Örgütçü halk için, hak için mücadelesini veren ve halkın menfaatini kişisel menfaatten üst gören biriyim. Benim ülküm, insanın ahlaklısına destek olmak. En önemlisi de Liyakati esas alan yönetim kademelerinin oluşmasına ön ayak olmak.

Evet, Benden siyasetçi olmaz değil mi? Çünkü siyaset örgütlenmedir. Örgütleme işi fedakârlık ister. Özveri ister. Sorumluluk ister. Deneyim ister. Emek ister. Liyakat ister. Sevgi ister. Bağlılık ister. Evet, siyaset ne dediğini iyi bilmeyi gerektirir. Bazen yürek boyunu aşan cümlelerle değil de sevdiğinin yüzünü güldüren cümlelerle sevmek gerekir. Örgütçüler yol arkadaşı yoldaştır. Örgütlülüğü bilmeyenler ayı ya dayı diyerek günü kurtarmanın peşinde olanlardır. Kişiler sana inandı mı inanır. İnanmaları içinde verdiğin sözleri yerine getireceksin. Yerine getiremeyeceğin sözleri de vermeyeceksin. Sen de bu özelliklerden hangisi var ki?

Özgürlüğü kısıtlanan toplum ileri gidemez. Kişiler toplumun özgürlüğü adına kendi arzu ve isteklerine set çekmelidir. Ha ne kadar özgür olduğumuzu da söyleyeyim. Aldığımız maaş, Babadan kalan miras ya da kazandığımız statü kadar özgürüz. Şimdi “kral çıplak” demenin zamanıdır!  Demeyenler çok olsa da, demeyenler çoğunluk olsa da başka çıkış yoktur.  Ben görüyorum ve bunu ifade etmekten de çekinmiyorum. Söylemek için fark etmek gerekir. Bir şeye sahip olmak değil, layık olmak önemlidir. Şimdilik hedefim kralın çıplak olduğunu fark edebilenlerden olmaktır.

Varsın böyle olsun. Şimdilik, yoğurdun kaymağını yiyene helal olsun, “kral çıplak” diyene selam olsun…  Sevgiyle Kalın…