UMRE YOLCULUĞU

Yazar - Ahmet Bostancı

UMRE YOLCULUĞU  

İslam’a göre şartları elveren Müslümanlara hac farz, umre ise sünnettir.  Hac ve umre birbirine benzeyen ve aynı mekânlarda icra edilen iki ibadettir. Umre; aynı zamanda “küçük hac” diye isimlendirilir ve insanı imar edici, olgunlaştırıcı anlamı taşır.

Kutsal mekânlara yapılan bu ulvi yolculuk, bazı insanların hayatlarında dönüm noktası olabilmektedir. Oradan aldığı feyiz ve bereketle, birçok kişi bu yolculuk ve ziyaretten sonra, kötü alışkanlıklarından uzaklaşır. Daha düzgün bir hayatı tercih eder. İbadetlerini daha düzenli yapar hale gelir. Çünkü; oradan; Peygamberimiz(as)in ahlâkını, Ebu Bekir(ra)in sadakatini, Ömer(ra)in adaletini, Osman(ra)ın hayasını, Ali(ra)nin cesaretini, cömertliğini kuşanmış olarak döner. Bu örnek şahsiyetlerin kendisi ve tüm insanlık için birer numune olduğunu anlar. Düzgün bir hayatın insanı hem dünyada, hem ahirette mutlu edeceğine inanır. Bu yolculuğun turistik bir seyahatten ibaret olmadığı bilincine varır.                                                   -  Kâbe’yi hiç görmeyen ve görmek gibi derdi olmayan, hatta gidenlere, “neden gidiyorlar?.” Diyen kişilerin, hasbelkader oraya davet edilip, gittikten sonra düşüncelerinin tamamen değiştiğine çok kez şahit olmuşuzdur.                                                                                                 -- -  Bu yolculuk ve ziyaret; kutsal mekânlara, peygamberlerin ve özellikle peygamberimiz Muhammed(AS)in ayak bastığı yerleri, yaşadığı devri, verdiği mücadeleyi anlamaya yönelik bir yolculuktur. Çünkü başta Kâbe olmak üzere, ziyaret edilen tüm mekânlarda, yaşanan olaylar rehberler tarafından etraflıca anlatılmaktadır.                                                                     - -  Bu yolculuk; insanın görmediği yerleri görmesi, yaşamadığı duyguları yaşaması, yaradılış gayesini ve dünyada neden var olduğunu idrak etmesine vesiledir.                                             -        -  Bu yolculuk, Hak’ka, Allah’a yaklaştıran yolculuktur. İnsanın kendi iç alemine, kalbine ve ruhuna doğru yaptığı yolculuktur. Orada duyulan derunî hazzı,  Mekke’de Kabe’de ve Medine’de Mescid-i Nebevi’de yapılan ibadetlerin lezzetini tarif etmek mümkün değildir. Yaşamadan anlaşılmaz.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 -  Bu yolculuk, ahireti tefekkür etme yolculuğudur. Çünkü kefen misali ihram elbisesine giren kişi, ahireti ve mahşeri dünyada iken yaşama imkânı bulur. Bu güzel bir eğitimdir.                  -- -  Bu yolculuk, kardeşliğe doğru yolculuktur. Dünyanın farklı coğrafyalarındaki Müslümanlarla hasbihal etme, tanışma, karşılaşma imkânı sağlar.                                                                           -- - Bu yolculuk, Tevhidi’in (tek ilah inanışı) tarihine yolculuktur. Başta peygamberimiz(as) olmak üzere, İbrahim (as)in tevhid mücadelesi ve oğlu İsmail(as) ile Kabe’yi tekrar inşa etmesi, oğlunu Allah için kurban etme fedakarlığı göstermesi buralarda yaşanmıştır. Bunların anlaşılmasına vesiledir.

Bu yolculuğun yolcuları, maddiyatı çok olanlardan ziyade, davet edilenlerdir.

10 Şubat 2020 de yeniden çıkmak için hazırlık yaptığımız bu yolculuğun heyecanını bizimle yaşamak isteyenlerle şimdiden görüşelim.

 

 

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 29 Mart 2024, 07:42 tarihinde yazdırılmıştır.