ATATÜRK, CUMHURİYET VE ÇAĞDAŞ TÜRKİYE

Yazar -

ATATÜRK, CUMHURİYET VE ÇAĞDAŞ TÜRKİYE  

Eski Anayasa Mahkemesi başkanlarından Sami Selçuk şöyle bir cümle kullanmıştı “ Biz insanların fotokopilerini görüyoruz, gerçeklerini değil’’ Her cumhuriyet bayramında ve on kasımda Atatürk’ü anma ve sevme yarışına giriyoruz. Herkes Atatürk’ü o kadar seviyor ki. Acaba bu gördüğümüz manzara fotokopi midir yoksa sahi mi?

Peki Atatürkçü olmanın veya sevmenin ölçüsü, şartı ve kriterleri nedir? En çok heykel yapmak veya heykelin önünde en dik veya en çok durmak mıdır? Yahut da onuncu yıl ve İzmir Marşı’nı en yüksek sesle söylemek midir? Veya Ak parti ve Erdoğan’a en çok küfretmek ve iftira atmak mıdır? Veya Atatürk’ü Anadolu’ya gönderen Sultan Vahdeddin’e hakaret etmek, iftira atmak, küfretmek midir? Ya da bayanların şort giymesi, erkeklerin rakı içmesi falan mıdır? Atatürk’ün en önemli hedefi neydi ‘’ Çağdaş Türkiye “Ne demek çağdaşlık? Çağın ilmi ve fen seviyesini yakalamak, dahası çağın nimetlerini milletin hizmetine sunmaktır. Peki, yukarı da saydıklarımızla çağdaş olabilir miyiz? Çağı yakalaya bilir miyiz? Milletimizin hizmetine dünya standartların da hizmetler suna bilir miyiz? Çağdaşlık yoldur, köprüdür, tüneldir, barajdır, uçak ve havaalanıdır, santral, elektriktir, hızlı trendir, ulaşım ve iletişimdir, doğalgazdır, temiz havadır. Ağaç ve yeşilliktir, hastane ve ilaçtır. Laf değildir, beyler laf, şamata yalan, iftira, gürültü değildir.

Başka ne diyordu Atatürk ‘’ Bağımsızlık benim karakterimdir…’’ diyordu değil mi? Öyleyse Atatürkçülük Avrupa da Türkiye’yi şikayet etmek değildir. Avrupa’nın haydutlarıyla işbirliği yapıp, aynı dili kullanarak Cumhuriyet hükümetlerini gammazlamak asla değildir. PKK’lı bölücülerle işbirliği yapmak değildir.PKK’lı görevden alınan belediye reislerini savunmak hiç değildir.

(CHP’LİLER BAŞINIZ SAĞOLSUN. BİR YOLDAŞINIZ ÖLMÜŞ)

CHP’nin ağababası vekilin meclise getirip şov yaptığı bayan PKK’lı eşkıya askerimize bomba atmaya çalışırken etkisiz hale getirilmiş. Bu durum da asla Atatürkçülük değildir.

Ordumuza Suriye’de ki eşkıyaya operasyon izni verilirken “İçi sızlamak’’ asla değildir.Atatürkçülük, vatanın bölünmez bütünlüğüyle ilgili en yüksek hassasiyeti taşımaktır. Askerimize kurşun atanı asla af etmemektir. Atatürk bir Asker için bir kasabayı yakardı, Atatürkçülük öyle bir şeydir. ( Dersim olayları bunun en açık örneğidir) Bütün bunları düşünerek karar verelim kim Atatürk’ün izinde, kim Cumhuriyete en çok sahip çıkıyor? Tabi ki en çok yolu, köprüyü hızlı treni, santrali, okulu, hastaneyi kim yaptıysa odur. Birileri ne kadar iftira atsa da, sevmese de Cumhuriyetin bir asırlık tarihin de bu hükümet kadar Cumhuriyeti yücelten, Çağdaş medeniyet seviyesine bizi ulaştıran birileri olmamıştır.

Saygılarımla

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 19 Nisan 2024, 22:44 tarihinde yazdırılmıştır.