O’NUN DELİLLERİ

-Adamın biri berbere traş olmaya gitmiş. Kendisini traş eden berber oradan, buradan konuşurken lafı Allah’a getirmiş.

“ Ha bu arada söyleyim. Ben Allah’a inanmıyorum.” Demiş. Adam:

“Peki neden böyle düşünüyorsun.”? Diye sormuş. Berber:

 “Allah olsaydı bu kadar insan acı çeker miydi.? Baksana hasta insanlar var, fakir, dertli insanlar var. Allah olsaydı bunların hiç biri olmazdı. Allah müdahale ederdi.” Demiş. O sırada caddeden saçı sakalı birbirine karışmış bir adam geçmiş. Berber koltuğunda oturan adam:

“Bu memlekette berber diye bir şey yok.” Demiş. Berber:

“Ben varım, işte buradayım.” demiş. Adam:

“Berber olsaydı, bu adam böyle, pejmürde halde gezermiydi.” Demiş. Berber:

“Adam bana gelmiyorsa ben ne yapayım.?” Diye cevap vermiş. Adam:

“Dediğin doğru. İşte püf noktası burası.  Allah var. Ama insanlar O’na gitmiyorsa, kabahat gitmeyenin. İşte acıların, ızdırapların sebebi bu.” Demiş.

-Karpuz topraktaki suyu kendi içine pompalıyor. Fakat içinde insanı rahatsız edecek toprak kokusu, toprak tadı yok. Suyu kusursuz bir şekilde filtreliyor. Hoşumuza gidecek hale getiriyor. İlmi ve kudreti sonsuz olan Allah’tan başka hangi güç bunu yapabilir.?

-Bir bilge ye sorarlar: “Allah’ın varlığına delilin nedir?”

“Dut yaprağıdır. Çünkü yapraklarını koyun yer, süt yapar. Arı yer bal yapar. Geyik yer misk yapar. Tırtıl yer ipek yapar…  tadı, rengi, kokusu, maddesi, bu kadar farklı olan bir şeyden bu kadar farklı güzellikler yaratmak ancak Allah’a mahsustur.”

-Neyi kaybedersen kaybet. Ama Rabbini sakın kaybetme!. Allah her şeyin yerini doldurur. Fakat hiçbir şey Allah’ın yerini dolduramaz. (Hz. Ali.ra)