YOLSUZLUĞUN KRALI VEYA KRALIN YOLSUZLUĞU

Yazar -

YOLSUZLUĞUN KRALI VEYA KRALIN YOLSUZLUĞU  

Bu günlerde herkes yolsuzluklardan konuşuyor.

Amerikan yanlısı televizyonlar iktidar belediye reislerinin adam kayırma, akraba vesaire yolsuzluklarından falan bahsediyor. Milli sermayeli medya ise CHP ve HDP belediyelerin akraba ve yolsuzluk olaylarını yayınlıyor.

Bende dedim ki, bizim neyimiz eksik ki bu hususta birkaç laf etmeyelim. Yalnız eğer ben konuşursam öyle herkesin becerebileceği eften püften yolsuzluklardan bahsetmem. Öyle yolsuzluklar gördük ki bu memlekette, dünyada eşi benzeri görülmemiş. Mesela bir tanesinden konuşalım. Siz hiç duydunuz mu CHP’nin bayan bir Adana milletvekili vardı da sırf mektuptan iki ayda iki trilyon yolsuzluk becerebilmişti. Var mı aklına, fikrine, poposuna güvenen? Sırf mektuptan iki ayda iki trilyon yolsuzluk yapabilecek bir baba yiğit? “BENCE BU OLAY GUİNNESS KİTABINA YAZILMALIDIR” “MEKTUPTAN İKİ AYDA İKİ TRİLYON YOLSUZLUK…” Bu olayı unuttunuz değil mi? Hani Kılıçdaroğlu ödeyecek veya ödetecekti? O günleri çok iyi hatırlıyorum. Kadın meclis başkanlık divanındaymışta, kanun onlara sınırsız harcama yetkisi vermişte o günlerde bu mesele ayyuka çıkınca bazı CHP’li vekiller “Diğerlerinin harcamaları da açıklansın” diye tutturdular açıklandı da ençok harcama yapan ilk dört vekil CHP’li çıkınca tısss.

Birdenbire sessizliğe büründüler, pardon Kılıçdaroğlu konuştu “ödeyeceğiz” dedi. Birde şunu söyledi “kanunla bu harcamalar kısıtlansın…” dedi. Yolsuzluk ve akraba kayırmacılığı yapan belediye reislerinin de CHP’liler dillerde dolaşmaya başlayınca yine “kanun çıkarılsın” demeye başladı. Allah Allah bu CHP’lilerin vicdanlarına güvenilmeyecek mi?

Vicdanı olmayan bir vekili veya reisi hangi kanun engelleye bilir? Seçerken kavun gibi yakalayıp kıçını koklayıp öyle seçeceksin. Bir başka şampiyonda şudur CHP İstanbul İl Başkanını bayanın beş on yardımcısı İstanbul’un bazı ilçe belediyelerinden işe gitmeden maaş alıyormuş. Duyulduğunda (şaşılacak tarafı burasıdır) “Onlarla gurur duyuyorum” demiş. Vay be, yolsuzlukla gurur duyan bir il başkanı bu bayan daha öncede kocasının yediği domuz etiyle gurur duymuştu. GELELİM YOLSUZLUĞUN KRALINA SİTENT bu bir kalp damarlarına takılan alet imiş. Eskiden ithal ediliyormuş. Fiyatı da (25) yirmi beş dolarmış. Bunu devlete satmaya çalışsanız kaça verirsiniz? Asıl fiyatı yirmi beş dolar. Eğer otuz beş dolara devlete fatura derseniz yolsuzluk olur. Elli dolara verirseniz yolsuzluk olur yüz? Yüz elli? İki yüz? Beş yüz? Peki, bin dolar olsun mu? Hayır beyler hayır tam bin dört yüz elli (1450) dolar iyi mi? Eğer bir yetkili devlete (25) yirmi beş dolarlık stendi (1450) bin dört yüz elli dolara fatura ediyorsa buna yolsuzluk denmez “yolsuzluğun kralı” desek. Bu da yetmez bu çok daha öte bir şey nereden çıktı bu şimdi? Eski Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan’dan çıktı. Kılıçdaroğlu SSK Genel Müdürüyken kuruma (25) yirmi beş dolarlık stent (145) bin dört yüz elli dolara fatura etmiş. Kendi ağzından dinlerim. Şimdi CHP’lidir sorun. Ha dava açılmıştı da Rahşan affıyla kurtulmuştu “Bu da Guinness’lik” değil mi? Daha neler var neler. Diyorum ya sizin yalanlarınız bizim doğrularımız yanında cılız kalır. Saygılarımla.

Not: Okuyucularımın bayramını tebrik ediyorum.

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 26 Nisan 2024, 06:49 tarihinde yazdırılmıştır.