İMAN, İSLAM, İNSAN, VATAN, ORUÇ VE BAYRAM

Yazar -

İMAN, İSLAM, İNSAN, VATAN, ORUÇ VE BAYRAM  

“Ben Cinleri ve insanları, yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım.” (Zariyat suresi 56. Ayet) Allah C.C. bizden kulluk istiyor. Sadece zatına kulluk yapalım, diye bizi yarattığını, imamı Gazali, “kimyayı saadet” adındaki kitabında şöyle izah ediyor “Hacca giden bir yoldu ve devesi (o günler için) kişi hac yolculuğunu yapabilmek için ı deveye ihtiyacı vardır. Devenin de ota, suya yanı bakıma ihtiyacı vardır. Peki o yolcu bütün zamanını deveye bakmaya ayırırsa olur mu? Hem devesini besleyecek, sulayacak hem de hac farizasıyla ilgili vazifelerini yapacaktır. Bir insanda üzerinde hac yolcusu olan deve gibidir. O bir kuldur. Fakat, kulluğunu yapabilmesi için yaşaması, yaşaması içinde ihtiyaçları vardır. Yemeli, içmeli, örtünmeli, barınmalı, bu ihtiyaçlarını temin için çalışmalı ve kulluğunu da yapmalıdır. İyi bir kul olmak için sağlam bir vücut gerektirir. Sağlam vücut içinde kulun her türlü ihtiyacını karşılamak gerekir. İşte kulluğunu devam ettirmek için bir insanın her türlü işi bu yüzden İBADETTİR”

Biz bu meseleyi biraz daha açalım C. Allah C.C’ya iyi bir kul olmayı sürdürebilmek için yaşamak, yaşamak içinde nasıl havaya, suya, elbiseye, barınağa ihtiyaç varsa, belki de en önemlisi bir de bağımsız vatana ihtiyaç vardır. Öyle bir vatan ki üzerinde hür bir şekilde ibadet edebilmem için camiler olsun. Beni namaza çağıran minareler olsun, ezanlar okunsun. Semalarında benim bayrağım dalgalansın. Huzurumu ve birliğimi kimse bozmaya çalışmasın. Nasıl hayatımı sürdürülmek için ekmek, su lazımsa kulluğumu devam ettirebilmek için mamur ve huzurlu bir ülke lazımdır. Nasıl aşımı, ekmeğimi çıkarmak için çalışıyorsan o vatanı korumak içinde aynı çabayı göstermek benim ve her kulun vazifesidir. İşte ben öyle bir vatanda ramazanı yaşadım. Bayram yapacağım. Vatanım olmasa, hür olmasam böyle bir kulluk yaşayabilir miyim? Oruç benim için hem Allah’ıma C.C. borcumdur. Hem de muhtemel zorluklar için bir talim, terbiye, bir irade ve dayanıklılık eğitimidir. Ülkemde ve çevremde Türkiye’yi bir Suriye, Afkanistan veya Libya yapmak için o kadar uğraşan var ki FETÖ ve 15 Temmuz darbe girişimi Taksim kalkışması ülkemizi Suriyelileştirmenin sadece bilinen iki hamlesiydi. Çevremizdeki faaliyetlere, bir de içimizdeki fitneliklere bakın iyi değerlendirin. Hepsi de varlığımıza, huzurumuza, birliğimize ve de BEKA’mıza yönelik birer saldırıdır. Bütün bu alçakça saldırının üstesinden gelebilmek için imanlı, inançlı ve de dayanıklı kullar olmak mecburiyetindeyiz. Vatan kültürel erozyona uğranış yığınlarla değil, inancı adanmış yüreklerle korunur.

NOT: bütün okuyucularımın bayramını kutlar, aile ve sevdikleriyle beraber nice bayramlar ve mutluluklar temenni ederim. Saygılarımla.

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 24 Nisan 2024, 03:36 tarihinde yazdırılmıştır.