Ellerinde Atatürk posteri, dillerinde Esad şarkıları
Yazar -
Ellerinde Atatürk’ün posteriyle Beşşar Esad sloganları bu manzara hiç yakışıyor mu? Atatürk ile Beşşar Esad aynı ellerde, aynı karede aynı meydanda ve aynı dillerde sloganda şu “Kemal’in Askerleriyiz” iyi de komutanınız kim? Esad mı? Bu görüntüyle daha çok Esad’ın askerleri intibağını veriyorlar.
Beşşar Esad’a olan bu aşk nereden geliyor? Bunu hep düşünüyordum da aklıma üç şey geliyor. Birincisi Esad ve aşiretinin Alevilikten sapma Nusayri bir mezhepten olmaları malumunuz Kemal Kılıçdaroğlu koyu bir alevidir. Ne kadar inkar etseler de bazı Ateizme meyilli Alevi kardeşlerimiz Suriye’deki Nusayrileri kendilerine daha yakın buluyorlar bununda delili şimdiki CHP idarecilerinin Suriye davranışlarıdır. Bu gibi çevreler Türkiye’de de Suriye misali bir alevi diktatörlüğünü her zaman hayal ettiler. Şu darbeci aşklarının da şuuraltında bu düşünce mevcuttur.
İkincisi solcuların Suriye ile Beka akrabalıkları. Belki burasını pek anlamadınız, anlatayım Lübnan’da Beka adında bir bölge vardır. Burası uzun zamandır Lübnan’ın zayıf idaresi yüzünden Suriye’nin kontrolündedir.
Suriye bu Beka Vadisi denilen yerde pis işler çevirir. Hani Kılıçdaroğu’nun CHP genel başkanı seçildiği son kongresinde dikkat ettiniz mi? Bazı koministlerin posterleri asılıydı ya işte o kominist eylemcilerin çoğu o Beka Vadisinde eğitildiler. Yani anlayacağınız Suriye o Vadiyi koministler için bir eğitim kampı haline getirdi. Yine şu bizim başbelamız Apo’nun ve PKK’lılarında ilk çekirdek kadroları orada, yani Suriye kontrollü Beka vadisinde eğitildiler.
Böylesi eğitimlerin devam ettiği günlerde bizdeki karanlık simalar, Perinçek gibilerde sık sık oralara giderler hem PKK’lıların hem de komünist eşkıyaların nasıl eğitildiklerine bakarlar hem onlara moral verirler hem de kendileri moral bulurlardı. Kılıçdaroğlu’nun hem mezhepsel durumu, hem de talebelik yıllarında yüksek okuldayken komünist bir eylemciydi, tanıyanlarla konuştum, hem de bu sebepten yani Beka Vadisindeki Suriye idaresinin hizmetleri yüzünden sempatilerimi var acaba diye düşünüyorum. Mesela Rusya’nın sempatisi de bu eski günlerin vefa borcundan olabilir değil mi ya? Bir üçüncü sebepte, malumunuz bu çevreler her zaman Türkiye’nin milli menfaatlerinin karşısında olagelmişlerdir. Acaba yine mi bu hastalıkları depreşti? Yine mi Cihana karşı Türkiye’yi zayıf göstermek gibi bir ihanete soyundular? Benimkisi fikir cimnastiği “acaba” diyorum. Sırf Türkiye’ye kötülük olsun diye mi çatlak ses oluyorlar, onun için mi milli birliğin bozulması görüntüsünü veriyorlar? Beni okuyanlar, belki de çok ağır bir itham olmadı mı diyecekler.
Peki kimseye haber vermeden Suriyeli kaçkın askerlerin barındığı kampların kapısına dayanıpta Cihana haykırmak “Burada Suriye muhalefetine silahlı eğitim veriliyor” diye dünyayı velveleye vermek ne demek oluyor?
Hatay’ın Nusayrilerini toplayıp onlarla Esad’a destek yürüryüşleri mitingleri düzenlemek ne demek oluyor? Bundan daha açık ihanet olur mu? Kılıçdaroğlu için Onur Öymen ne diyor? “Bu adam bir ABD planıdır.” Bundan daha büyük bir hakaret olur mu? “Çocuklar ölmesin” diyorsun her gün Suriye’de yüzlerce çocuk ölüyor. Enkaz altından çıkarılan ana ve çocuklar ne olacak onlar fare yavrusu mu?
Onlar ölsün mü? “Onlar Sünni, ölmelerinde bir beis yok” mu diyorsunuz.
Allah C.C. size akıl, fikir, izan versin. Amin. Saygılarımla.
http://www.hurfikir.com.tr adresinden 19 Nisan 2024, 17:29 tarihinde yazdırılmıştır.