19 Mayıs’a giden tarihi süreç

Yazar -

19 Mayıs’a giden tarihi süreç  

II Abdülhamid’i devirip iktidarı ele geçiren ittihatçılar isteyerek ve de planlayarak devletimizi savaşlara sokmuşlar, dokuz sene içerisinde de ülkeyi bitirmişlerdi. Elindeki yaklaşık seksen bin askerde Filistin de İngilizlere esir olunca Mustafa Kemal Halep’ten İstanbul’a telgraf çeker “Buralarda yapabileceğimiz bir şeyler kalmadı. Derhal ateşkes isteyin”

Bunu üzerine İstanbul Mondros mütarekesi için Rauf Orbay paşayı görevlendirir ve ateşkes imzalanır.

Bu sonuçlarda hiç suçu olmayan Sultan Vahdettin zamanın harbiye Nazırı Fevzi Çakmak’ı çağırır “bir şeyler yapılması gerektiğini. Anadolu’dan bir kurtuluş harekatı başlatmak için bilgili ve kabiliyetli generallerin listesinin kendisine verilmesini” ister. Fevzi paşa bir liste yapar ve Sultana verir. Sultan listeyi incelediğinde Mustafa Kemal’in olmadığını görür ve sorar “Fevzi paşa bu listede Mustafa Kemal’in adı neden yok, o bu işi başaramaz mı?” der.

Fevzi paşa “Sultanım Fevzi paşa bu işi başarır da bir husus var, eğer ona bu görevi verirseniz düşmanı temizledikten sonra Cumhuriyeti Kurar ve sizi de ülkeden sürer ”der. Sultan vahdettin “ülkeyi kurtarsın da varsın beni sürsün. Sen bana onu çağır” der. (bu yazıyı okuyan herkes düşünsün, böyle bir fedakarlığı başka kim yapar? Tarih bu hakkı teslim etmelidir.) harbiye nazırı sıfatıyla Fevzi paşa Mustafa Kemal’i çağırır. Sultanla bir araya gelirler. Sultan vahdettin ile Mustafa Kemal nasıl buluştuklarını ve neler konuştuklarını Nutuk’ta anlatmaktadır. Sultan Mustafa Kemal’e neler yapacağını uzun uzun anlatır. Ve şöyle der. “Paşa paşa, bugüne kadar yaptıkların şu kitapta (masadaki tarih kitabını göstererek) yazıldı. Bunları unut. Şimdi sana en önemli görevi veriyoruz. (boğazdaki işgal gemilerini göstererek) şunların def olup gitmesi senin başarına bağladır” der ve bir miktar da para vererek, eline de geniş yetkilerle donatılmış ordu müfettişliği kılıfıyla uğurlar. Emrine kalabalık bir kurmay heyeti ve bandırma vapuru verilir. Tarihçi Murat Bardakçı kendi sesinden dinletti. İngiliz işgal kuvvetleri istihbarat görevlisi Yüzbaşı Benittin anlatıyor. “Bandırma vapuru çıkış izni istediğinde kontrol ettik. Alışık olmadığımız çoklukta ve rütbe de subaylar vardı. Durumu garnizon komutanımıza bildirdim. Bırak gitsinler. Onlar sultanım adamlarıdır, dedi ve müsaade ettik gittiler” diyor. Yani Mustafa Kemal ve yanındaki adamlar sultanın adamlarıymış. Anadolu’ya vardığında her yaptığı işi sultana rapor ederdi, bazen de mektuplar yazardı havzadan yazdığı bir mektupta “bu işe beni sen ittin” demişti.

Siyaset icabı askerlikten de istifa ederek Erzurum’a vardığında ülkenin tek silahlı gücü olan kolordunun komutanı Kazım Karabekir, sivil olan Mustafa Kemal’e “selam durup “emrindeyim paşam” demişti. Savaştan sonra sebebini soran Mustafa Kemal’e “seni Anadolu’ya gönderen Sultan öyle istediği için” demişti.

Sürgünde aç ve perişan ölen kahraman Vahdettin’in kurtuluşumuzdaki ve 19 Mayıs’taki hakkını vermemizin zamanı artık geldi sanırım. Ben Şam’daki kabrini ziyaret ettim. Saygılarımla

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 20 Nisan 2024, 12:08 tarihinde yazdırılmıştır.