BAYRAĞIMIZDAN, İSTİKLAL MARŞIMIZDAN, VATANIMIZDAN VE DİNİMİZDEN VAZGEÇEMEYİZ

Yazar -

BAYRAĞIMIZDAN, İSTİKLAL MARŞIMIZDAN, VATANIMIZDAN VE DİNİMİZDEN VAZGEÇEMEYİZ  

12 Mart İstiklal marşımızın kabulünün yıl dönümüdür. İstiklal harbimizin en şiddetli günlerinde, yani 1921 martının 12’sinde büyük millet meclisimizde ağlamaklı ve heyecan dolu bir birleşimle bu satırlar milletimizin istiklal marşı olarak kabul edilmişti. Mecliste zamanın milli eğitim bakanı bu şiirleri istek üzerine üç defa okumuş, her defasında göz yaşları ve “yaşa var ol” naralarıyla ayakta dinlenmiş ve kabul edilmişti. Hani “sözün gücü silahın gücünden tesirlidir” denilir ya, istiklal marşımızın her kelimesinin, her satırının gücü gerçekten de bir atom bombası, bir obüs mermisi gibi etkilidir. “Arkadaş yurduna alçakları uğratma sakın… hakkıdır hakka tapan milletimindir istiklal… Bu ezanlar ki şahadetleri DİNİN TEMELİ Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli…” Her satırı iman ve vatan sevgisi fışkıran istiklal marşımız milletimizin adeta nabzını, duygularını dile getirmiş. O yılların yılgınlığını, savaş yorgunluğunu silip atmış, milletimize top yekûn şaha kalkma gücü vermiştir.

Peygamberimiz buyuruyor “hubbül vatan minel iman” “vatan sevgisi imandandır” Mehmet Akif bu hadisi şerifi iliklerine kadar yaşayan ve dile getirendir. “Vatan, bayrak ve istiklal marşı” bunları birbirinden ayıramazsınız. Hepsinin de kaynağı yüce dinimiz ve imanımızdır. Bayrağımızı şöyle karşımıza alıp onu okuyalım ve anlamaya çalışalım.

Bayrak ve İstiklal marşı birbirinden ayrılamaz, öyleyse anlayalım. Bayrağımızın üzerinde kocaman bir hilal vardır, o neyi anlatır? Elbette dinimizi ifade eder. Hilal İslam’ın remzi ve sembolüdür. Camilerimizin kubbelerinde, bazen minarelerin aleminde hilal görürsünüz. Asırlarca süren haçlı seferlerinin adı “HİLAL ve HAÇ savaşlarıdır” haçlıların yani Hristiyanların sembolü çarpı yanı haç işaretidir. Bazı batı ülkelerinin “Yunan ve İngiliz” gibi bayraklarında haç işareti vardır, onların Hristiyanlığını anlatır. Bizde ise HİLAL vardır Müslümanlığımızı ifade eder. Yıldız ise bağımsızlığımızı ve Türklüğümüzü ifade eder. Beyaz renk barış severliğimizi, kırmızı renk ise kan rengi savaşımızı yani “dinimizi vatanımızı bayrağımızı milletimizi korumak için kanımızı akıtmaktan, savaşmaktan çekinmeyeceğimizi” ifade eder. Her milletin bir kültür ve inanç temelleri vardır. O milletin kurmuş olduğu devlette o kültür ve inanç değerleri üzerine oturmalıdır. Başlangıçta bizim devletimizde milletimizin kadim kültürü inanç ve iman değerleri üzerine kurulmuştu. Bayrağımız ve istiklal marşımız bunu ifade ediyordu. Özellikle istiklal marşımızın anlamlı milletimizin moral ve iman değerlerini en iyi şekilde ifade eden, adeta bir kuruluş manifestosuydu. Sonra devletimizi idare eden çevrelerde kaymalar oldu. batı hayranlığı bizi kadim kültürümüzden uzaklaştırdı. Zamanla gördük ki bu yanlış bir yol hatalı bir yöntem idi. Kim ne konuşursa konuşsun biz “Müslüman TÜRK MİLLETİYİZ” ve öyle de kalmalıyız. Yani bayrağımızın ve istiklal marşımızın ifade ettiği çizgiye dönmeliyiz. Milletimiz zaten o çizgide giderde, bazıları için söylüyorum. Anayasanın bilmem hangi maddesi ne söylerse söylesin, bana bayrağım ve marşım ne söylüyor ona bakarım. Sınırlarda şehit olan, gazi olanlar dinleri vatanları ve bayrakları için can veriyorlar. Anayasanın o maddesi için öleni hiç görmedim. Saygılarımla.  

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 16 Nisan 2024, 18:49 tarihinde yazdırılmıştır.