TÜRKİYE ŞAHLANDI “YA ALLAH BİSMİLLAH ALLAHU EKBER”

Yazar -

TÜRKİYE ŞAHLANDI “YA ALLAH BİSMİLLAH ALLAHU EKBER”  

“Gerilir zorlu bir yay/oku fırlatmak için

Gece gökte doğar ay/ yükselip batmak için

Ve

Kahramanlar can verir/yurdu yaşatmak için”

H. N. Atsız’ın “Kahramanların ölümü” şiirinden.

Bu şiir özel harekât timlerimizin ağızlarında çınlıyor. Afrin harekatıyla ülkemizin milli değerler ve manevi motivasyon yönünden ne noktalara ulaştığına şahit oldu. cepheye doğru giden askerlerimizin gerek birliklerinden ayrılış merasimlerinde ve gerekse yol güzergahlarından milletimiz tarafından uğurlanış merasimleri, sevgi gösterileri, kalabalıklar, coşkulu tezahüratlar” insanda hayranlık uyandırıyor. “keşke genç olup da onların arasında olsaydım” diyorum. Bizim gençliğimiz de de Kıbrıs çıkarması olmuştu, hepimiz askerlik şubelerinin önüme yığılmıştık. Şimdiki heyecan daha da bir başka askerlerimiz gayet eğitimli. Özel harekatçılarımız şuurlu, inançlı “yolculuk nereye?” soruyorlar. Cevap KIZIL ELMAYA” şu sokaklarda sorsak “KIZIL ELMA nedir” eminim yüz kişide bir kişi anca bilir. Ama askerlerimiz şuurlu, inançlı, bilgili ve de eğitimlidir. Milletimizle ordumuz öyle bütünleşmiş ki, askeri konvoylar geçerken halk sokaklara dökülmüş “ya Allah bismillah Allahu Ekber” nidalarıyla ortalık çınlıyor. Cumhurbaşkanımızı da ağlatan bu sahne var ki, bütün bir milletle beraber hepimiz cumhurbaşkanımızın duygularını yaşadık. O sahne de Askerlerimizin topluca Cuma namazlarını kılmasıydı. Çanakkale Savaşları esnasındaki bir sahnenin tekrarı gibiydi. Bir bayram gelip çatmıştır savaşında en kanlı günleridir. Askerlerimiz bayram namazını illa da kılmak istemektedirler. Düşman bunu anlarda yerlerini tespit ederse gemilerin toplarıyla mutlaka vuracaktır. Onun için subaylar zor durumdadırlar. Çünkü çoğunun şehit olacağı mutlak olan askeri de kırmak istememektedirler. C. Allah’ın yardımı yetişir tam bayram sabahı ortalığı bir sis kaplar, askerlerimiz o sis perdesinin örtüsü altında bayram namazlarını kılarlar, kucaklaşırlar, bayramlaşırlar. Bir daha helalleşip siperlerine dönerler. 2018’in Şubat’ındaki bur Cuma anında da Çanakkale’deki yiğitlerimizin torunları aynı sahneyi meydana getirdiler. “Yüce Allah’ımız onları korusun ve muzaffer kılsın.”

Burada yaşayan benim emekli binbaşı bir arkadaşım var. PKK eşkıyasıyla sayısız çatışmaya girmiş, bir sürü üstün başarı belgesi ve madalyası var. Bir gün bir komutanı “Derhal bugün emeklilik dilekçeni ver. Yarına kalırsan geç kalmış olabilirsin ordudan atılacaksın.” Demiş ve sevdiği ordumuzdan ayrılmış. “Benim gibi binlerce arkadaşım var” diyor. Sebep beş vakit namaz kılması ve eşinin kapalı olması. Böyle bir ordu Türk Ordusu olabilir mi ve de hayır gelir miydi? Çok şükür “Bu millet Türk Milleti, bu ordu da Türk Ordusudur” ve millette ordusunu da askerini de bağrına basmıştır. Son bir asırdır, devlet millet devlet orduda Türk milletinin ordusu olmuştur, ordu, millet, devlet kaynaşmıştır. Düşmanlarımız çatlasın. Saygılarımla.

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 20 Nisan 2024, 08:16 tarihinde yazdırılmıştır.