DÜNYAYI, TÜRKİYE’Yİ VE DÜŞMANLARIMIZI TANIMAYANLAR D. BAHÇELİ’Yİ ANLAYAMAZ

Yılkı atları vardır sahipsizdirler. Dağlarda sürü halinde yaşarlar. Aralarında kavga ederler. Hele erkekler dişiler için birbirlerini kırar dökerler. Ne zamanki bunlara bir kurt sürüsü yaklaşsa o zaman daha önce birbirlerini öldüresiye kavga eden bu hayvanlar derhal bir araya toplanırlar, sırt sırta verip bir daire oluştururlar ve düşmanı yani kurt sürüsünü def ederler. Kurtların zarar veremediği sadece bu at sürüleridir. Bu da at sürülerinin düşmana karşı birlik içerisinde kendilerini savunmalarındandır. Devlet Bahçeli’nin şu hükümete verdiği desteği bazıları bir türlü anlayamıyorlar. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Devlet Bey şöyle bir cümle kullandı “MEĞER SEVİR YANIBAŞIMIZDAYMIŞ…”  Bu kelime ne demektir anladınız mı? Devlet bey neyin tasasını çekiyor. Onu ürküten, korkutan nedir? “SEVİR” nedir ki? İçimizdeki önyargılardan sıyrılıp ta şöyle bir düşünebilsek, sorgulaya bilsek. Atalarımız yaklaşık bir asır önce SEVİR, dayatmasından kurtulmak için bir İstiklal Mücadelesi verdi. SEVİR dayatmasında üzerinde bulunduğumuz topraklar işgal edilmişti. Sonra İstiklal Harbi yaptık ve kazandık, bitti mi? Evet bitti zannettik ama bitmemiş. Düşmanlarımız çeşitli kılıklarda çeşitli maskelerle geliyor. Bazen komünist eşkıyası olup, bazen bölücü PKK eşkıyası olup geliyor. Bazen Taksim’e çıkıp araç gereç ambulans, otobüs, dükkan önüne ne çıkarsa yakarak yıkarak tahrip ederek çıkıyor. Olmadı, iftiralarda yalanlarla, kumpaslarla binbir çeşit fitneliklerle çıkıyor. Bazen ekonomik manipülasyonlarla çıkıyor.

Bu alçaklıkların hiçbirisi işe yaramıyorsa da en son darbeyi vurmak için bahsedilen 15 Temmuz 2016 darbe girişimi gibi düşmanlığın ve hainliğin en üst zirvesine başvuruyorlar. 15 Temmuz darbe girişimi öylesine büyük bir ihanet girişimiydi ki Sevir’den de beter neticeleri olacak bir teşebbüs idi. Adamlar resmen Türkiye’yi paketleyip düşmana teslim etmek peşindeydiler. Yahu daha neyi anlatalım adamlar bir ihtilal peşinde değil, resmen “Türkiye’yi düşmanlara teslim etme” peşindeydiler. Bunu gören ve anlayan bir insan ne yapar? Kalbinde incir çekirdeği kadar vatan sevgisi olan bir kimse ne canını ne malını ne menfaatini ne partisini düşünür. Tehlikede olan vatansa milletse bağımsızlıksa vatanpervere düşen mücadeledir, savaşmaktır, birlik ve beraberliktir. Devlet Bahçeli bunu yapıyor. Dininin, milliyetçiliğinin ve vatanperverliğinin gereğini yapıyor. “2016 15 Temmuz’unda sokağa çıktık ve düşmanı durdurduk.” Peki, bitti mi? Yine bitmedi. Hani İstiklal Harbi’nin bitmesiyle, bitmediyse düşman durmadıysa, darbe teşebbüsünün bertaraf edilmesiyle de bitmedi. Bakın ülkemiz içerde ve dışarda konuşanlara nasılda düşman ağzıyla konuşuyorlar? Bakın sınırlarımıza düşmanlarımızı nasılda silahlandırıyorlar. Öyleyse zaman birlik olma zamanıdır. Devlet bey bu tehlikeyi görmüştür. “Önce vatan ve millet” demiştir. Düşmanlarımız ve işbirlikçileri çatlasa da Devlet Bey budur. Saygılarımla.