BAŞKA TRAKYA YOK

Yazar -

BAŞKA TRAKYA YOK Bazı şeylerin değeri kaybedilince anlaşılır ya bazen, sanırım yaşadığımız coğrafyanın ve bir  Trakyalı olarak aslında ne kadar şanslı olduğumuzun değerini anlamaya başladığımız zamanlardayız.

 

Yeşiliyle, mavisiyle, doğasıyla, tarihiyle öyle güzel bir coğrafyaya sahibiz ki, gelin görün ki bu cennet topraklar, bu doğal güzellikleriyle değil; ne yazık ki kömürlü termik santrallerle, nükleer santrallerle, RES’lerle, zehir akan Ergene’siyle, kanserden ölen insanlarıyla anılıyor. 

 

Önce köyleri bitirdik, sonra mahalleleri, bir süre sonra kentleri...  Köklerimizden sökülüyoruz, farkında değiliz. Yabancısı olduk her yerin. Kendi topraklarımızın, tabiatımızın yabancısı olduk.  Oysa ardımızda bıraktıklarımız kadarız, yaşadığımız yerler kadarız.

 

Geçtiğimiz hafta Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'nde reçine üreten bir fabrikada kimyasal reaksiyon sonucu çıkan yıkan, gelecekte yaşanması mümkün bir facianın uyarı niteliğindeydi aslında.  

 

Çıkan yangında çevreye yayılan koku nedeniyle birçok fabrika, işçilerini eve gönderirken, zehirlenen onlarca kişi hastaneye kaldırılmış, annelere mesaj atılarak olası bir zehirlenmeye karşı emziren çalışanlar için emzirmemeleri uyarılarında bulunulmuştu.  

 

Durumun ciddiyetinin farkında olmak için illa bir patlama olması, insanların ölmesi mi gerekiyor?

Sadece Çerkezköy değil Trakya’nın bütününü kapsayan bu gibi tehditlere, her ne kadar yerel yönetimler, TEMA Vakfı Gönüllüleri, Kent Konseyleri gibi birçok sivil toplum ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri karşı çıkıp mücadele etse de bu yeterli olmayabilir. Trakya’mıza sahip çıkmak için bilirkişilerin tüm kitlelere ulaşarak bu durumu bir şekilde anlatmaları, farkındalık yaratıp birlik olunması gerekiyor.

 

Doğal, tarihi ve kültürel güzelliklere sahip olan Trakya’da eğer yatırım yapılacak ve rant olarak kullanılacaksa bu, turizm potansiyelinin arttırılma konusunda olmalı. Trakya, çevreyi, yaşam hakkımızı tehdit eden bu gibi yatırımlarla değil, doğasıyla tarihi ve kültürel zenginlikleriyle adınsan söz ettirmeli, bölge turizmini ve tarımını geliştiren projelere yer verilmeli.

 

Aksi taktirde gelecekte yaşayabileceğimiz bir Trakya kalmayabilir. Bunun bilincinde ve farkında olarak hep birlikte Trakya’ya sahip çıkmalıyız.

 

Başka Trakya yok!

 

 

 

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 28 Mart 2024, 15:24 tarihinde yazdırılmıştır.