YEŞİLAY NEDEN KURULDU.?

Yazar - Ahmet Bostancı

YEŞİLAY NEDEN KURULDU.?

Birinci dünya savaşı bitti. Ama güzel ülkemizin dertleri bitmedi. Emperyalistler vatan topraklarını işgale başladı. Milletimizin istiklal ve mücadele azmi her şeye rağmen sapasağlam, dipdiri idi. Ne pahasına olursa olsun vatanını savunmaya hazır bir millet vardı.  Bunu gören düşman bu azmi topla tüfekle kıramadığı için başka yollara başvurmaya başladı. Bu yollardan biri de Türk gençliğini içkiye alıştırmaktı. Türk varlığını içten çökertmek, mücadele azmini kırmak için işgal devletlerine ait gemiler,  limanlarımıza yanaşıp, şehirlerimize, bilhassa İstanbul’umuza yığınla alkollü içkiler soktular. Maksat halkımızın özellikle gençlerin içki ve uyuşturucuya alıştırıp, mücadele azmini yok etmekti.

Ord.Prf. Dr. Mazhar Osman Usman ve arkadaşları Şeyhül İslam Haydari Zade İbrahim Efendinin de teşviki ile “Hilal-i Ahdar” yani (Yeşilay) teşkilatını kurdular. (5 Mart 1920) Maksat insanımızın vatanımızı savunma  azmini kıran alkol ve uyuşturucu ile mücadele etmek idi. 19 Eylül 1920 tarih ve 1288 sayılı bakanlar kurulu kararnamesi ile de Yeşilay kamu yararlı sivil kuruluş olarak kabul edildi. Mart ayının ilk haftası yani 1-7 Mart Yeşilay haftası ilan edildi. Yeşilay’ın yurt sathında 70 e yakın şubesi ve yine 70 e yakın temsilciliği vardır. İnsanımızı alkol ve uyuşturucu tehlikesine karşı bilinçlendirme mücadelesi vermektedir.

Yeşilay’ın kuruluş felsefesine bakınca vatan elden gitmesin, insanımız, özellikle gençlerimiz içki ve uyuşturucu ile çökertilmesin gayesi güdülüyor. Savaşlar sadece topla, tüfekle olmuyor. Bugünde aynı emellerinden vazgeçmiş değillerdir. İçkiye, uyuşturucuya, fuhşa mübtela  olmuş bir Türk gençliği düşmanlarımızın en büyük arzusudur. Bizim görevimiz ise vatan evlatlarını bu tehlikelerden korumaktır. Çünkü beyinleri uyuşmuş insanların, ailesine, ülkesine, insanlığa verebileceği hiçbir şey yoktur. O tür insanlar ancak toplumun başına bela olurlar.

İçki ve uyuşturucu kötülüklerin anasıdır. Cinayetlerin, trafik kazalarındaki ölümlerin, yaralanmaların, maddi hasarların, boşanmaların, şiddet olaylarının temelinde bu pislik vardır. Allah Teala buyuruyor ki: “Ey iman edenler! (aklı gideren)içki ve (benzerleri), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide:90)

Peygamberimiz(as) buyuruyor ki: “Allah; içkiye, içene, dağıtana, satana, satın alana, üzümünü sıkana, kendisi için sıktırana, taşıyana, taşıtana, parasını yiyene lanet etsin.”

 

 

                                                                                                                          Ahmet BOSTANCI

 

 

 

 

                                            

 

 

 

 

 

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 18 Nisan 2024, 10:18 tarihinde yazdırılmıştır.