En iyi yatırım, konut!

Lüleburgaz İş Adamları Derneği Cengiz Konca, Lüleburgaz’daki ekonomik piyasa ve inşaat sektörüyle ilgili açıklamalarda bulundu.
En iyi yatırım, konut!

İnşaat sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Bilindiği gibi, Koncalar İnşaat olarak, asıl iştigal alanımız inşaat. Bu alanda da, son derece önemli ve prestijli bir yere geldiğimize, kendimizi kabul ettirdiğimize inanıyoruz. Elbette ki bunun kararını vermek, müşterilerimize ve kent halkına düşer.

 

Lüleburgaz’da özellikle son yıllarda inşaat sektöründe belirgin bir gelişme ve hareketlilik göze çarpıyor. Bizim kente kazandırdığımız konutların yanı sıra, birçok firma da gerek kent içinden, gerekse kent dışından gelerek, konut projeleri gerçekleştiriyorlar. Elbette ki, her ürünün bir alıcı kitlesi vardır. Yaptığınız ürünler, kendi alıcı kitlesi arasında değerlendirilerek, tercih edilir. Lüks tip konutlardan, orta sınıflara ve ekonomik sınıflara hitap eden çeşitli konseptlerde konutlar yapılıyor.

 

Konut piyasasının son zamanlarda hareketliliğinin, bölgenin sürekli olarak gelişmesi, geleceğe dönük olarak nüfusunun artacağı, bölgenin cazibe merkezi haline gelmesinin beklendiği gibi bazı kriterlerle yakından ilgisi olmaktadır. Düşünce açıkça şudur; Bugün bölgede alacağınız arsa, arazi veya konutu, bundan bir kaç sene sonra aynı şartlarda alabilmeniz mümkün olmayacaktır. Bugün itibari ile bölgemizde konuta yapılan yatırım, bana göre en akılcı ve kazandıracak yatırımdır.

 

 

Ekonominin gidişatından memnun musunuz?

 

Türkiye, özellikle son yıllarda ekonomi alanında önemli bir gelişme kaydetti. Bildiğiniz gibi, 2001 -  2002 yılında yaşanan küresel ekonomik kriz dönemlerinde çok büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalındı. Ekonomi alanında tutarlı, dengeli, güvenli ve iyi bir yerde bulunmak, öncelikle siyasi anlamda da güçlü ve tutarlı olmakla mümkün olabilmektedir. Gecelik değişen döviz oranları, borsadaki ani farklılıklar ve faiz oranlarındaki dalgalanmalar, siyasi otoritenin sağlanamadığı dönemlerde ve ortamlarda olur. Bu dönemleri geride bırakıp, ayakları üzerine çok daha sağlam basabilen bir duruma gelindiğine inanıyorum.

 

 

 

Yabancı ve özellikle Avrupalı iş adamlarının Türk işadamlarına bakışları nasıl?

 

Balkanlar, Avrupa ülkeleri ve hatta Afrika ülkelerini geziyoruz. Bir çok iş adamı ve firma yöneticisi ile konuşuyoruz. Bundan birkaç sene kadar evvel, Türkiye çok fazla dikkate alınabilen bir ülke olmadığı gibi, ülkemizde yatırım yapmak bile Avrupalı iş adamları ve firmalar için riskliydi. Öyle bir duruma gelindi ki; Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Avrupalı firma ve işadamları, daha güvenli olması için, Türk firma ve işadamları ile birlikte çalışmak, ortak olmak ve yatırım yapmak istiyorlar. Bu gelinen nokta son derece memnun edicidir. Ve hatta, ülkemize gelip yatırım yapmaları için çağırdığımız bir çok Avrupa ülkesinin firmalarını, bugün bizim Türk işadamlarımız ve firmalarımız gidip oralarda satın alıyor, ortaklıklar yapıyorlar. Bu bile, gelinen nokta itibari ile durumu özetlemektedir.

 

Avrupa, başta komşumuz Yunanistan olmak üzere, büyük bir ekonomik krizin kıskacı arasında bulunuyor. Buna karşılık, Türkiye, öncesine oranla daha iyi bir trendi yakalamış durumda. Bu haliyle bakacak olursak, Avrupa’nın veya Avrupalının bize bakışı çok daha pozitif hale geldi. İtibar kazandık. Gezip ziyaret ettiğimiz yerlerde, oralarda yatırım yapmamız için yapılan davetlerin oranları da arttı. Güvenle birlikte itibar geliyor. Şu dönem itibari ile Türkiye Avrupa da en cazip ülkeler arasında yerini almış haldedir.

 

 

 

Siz hangi ülkenin iş adamları ile çalışmayı tercih edersiniz? Neden?

 

Bu soruya şahsım veya firmam açısından bakmak gerekirse; Trakya bölgesinde oluşumuzu hesaba katmak durumunda oluruz. Hal böyle olunca da, ilk önce komşularımızla ticaret yapmayı yeğlerim. Bulgaristan, bu sıralamadaki ilk tercihimiz olacaktır. Sınırlarımızın oluşu. İki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğinin en üst seviyelerde bulunuşu gibi sebepler var. Yunanistan, malum kriz ile boğuşmasına rağmen, bu durumdan yakın bir gelecekte kurtulacak kanaatindeyim. Bazı fırsatların da, kriz ortamlarında daha iyi ortaya çıkabileceğine inanıyorum.

 

Başarılı olmanın kriteri nedir?

 

Başarılı olmanın en önemli kriteri; yaptığın işi sevmek veya sevdiğin işi yapmaktır. Yaptığın işine tümüyle hakim olabilmektir. İyi araştırıp, değerlendirip, her türlü tedbiri aldıktan sonra bir yatırıma başlamaktır. Zarar edeceğinizi anlasanız bile, başladığınız işi mutlaka sonuçlandırmaktır. Para kazanmak uğruna, prensiplerinizden ve kriterlerinizden geri adım atmamaktır. Sağlanan prestiji ve markayı, ne olursa olsun kaybetmemek, değersiz hale düşürmemek lazımdır.

 

Böyle bir röportaj ile bu görüş ve düşüncelerimizin kamuoyuna aktarılmasına aracılık ettiğiniz için de ayrıca sizlere teşekkür ediyor, yayınlarınızda başarılarınızın devamını diliyorum.

 

 

Kutu: Bugün bölgede alacağınız arsa, arazi veya konutu, bundan bir kaç sene sonra aynı şartlarda alabilmeniz mümkün olmayacaktır.

 

Kutu: Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Avrupalı firma ve işadamları, daha güvenli olması için, Türk firma ve işadamları ile birlikte çalışmak, ortak olmak ve yatırım yapmak istiyorlar.

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 20 Nisan 2024, 15:46 tarihinde yazdırılmıştır.