Bulgaristan’a giden otobüs devrildi; 11 kişi yaralandı
Vatandaşlardan Ak Partiye Teşekkür
Köprü ayağına çarptı-1 Yaralı
Alevi-Bektaşi camiasının acı günü
Bu yazı 25 Şubat 2014, Salı 09:21:51 tarihinde eklendi. 562 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Yalan ve iftiralarla adam asma kültürü -

Yalan ve iftiralarla adam asma kültürü

Yarım asırdan fazla oldu yine halkın seçtiği bir iktidar vardı. O iktidar bu milletin kendi iradesiyle seçtiği ilk iktidardı.

O iktidarda kalktı bu ülkeye yol, köprü, baraj, santral, çimento fabrikaları falan yaptı. İstanbul’daki Londra Bulvarı’nı yaparken muhalefet “Yapma. Bu kadar geniş yola uçak mı indireceksin?” dediği halde dinlemedi.

Saptan, samandan, kerpiçten evler yapan milleti betonarme binalarla tanıştırdığı falan yetmezmiş gibi, boyunduruğun bir tarafına eşini, diğer tarafına eşeğini koşan çiftçilere traktör dağıttı. Zirai gelirleri kırka elliye çıkardı. Daha önceki iktidarlar köylünün çıkardığı üç şinik buğdayın iki şiniğini “oşur” diye elinden alırlardı. Halkın iktidarı köylünün karnını buğday ekmeğiyle, ayağında papuçla tanıştırdı ve cezalandırmayı hak etti.

Önce iftira ve yalan uzmanları çalışmaya başladı.

“Bu iktidar üniversite talebelerini öldürüp, Saray Burnu’ndan denize atıyor, bazılarını asfaltların altına gömüyor, bazılarını da Zeytinburnu’ndaki Et Balık Kurumu buzhanelerinde saklıyor ve kıymaya katıp halka yediriyor.” Yetmedi. “Dış İşleri Bakanı Fatih Rüştü Zorlu’nun yabancı ülkelerde kaportası altından arabaları var.”

Bu yalanlara inananlar sokaklara fırladı ve darbeyle iktidarı devirdiler.

Eskişehir Garnizon Komutanı da belediye hoparlöründen “Menderes ve arkadaşlarını on iki uçak dolusu altınla yakaladık.” diye ilan verdi ve akşama kadar tekrar etti. Zira bu yalanlara o asker de maalesef inanmış idi.

27 Mayıs 1960 sabahı darbeyi yapanlardan Albay Alparslan Türkeş radyolardan ilk anonsu yaptıktan sonra bir manga askerle Zeytinburnu’ndaki Et Balık Kurumunu basıyor. Maksadı orada kıymaya katılmak üzere bekletilen üniversite talebelerinin cesetlerini yakalayıp Menderes ve arkadaşlarını suçüstü yapmak. Fakat hayret, hiçbir şey bulamıyor. Araştırıyor, hepsinin yalan ve iftira olduğunu anlayıncada elini beline koyuyor, burnundan derin bir soluk alıyor ve şöyle mırıldanıyor “O… çocukları, bizi aldattılar…”

Maalesef Türkeş’in uyanması fayda etmiyor. Darbeciler onu da derdeş edip Hindistan’a sürüyorlar.

Anlayacağınız Türkeş’in dediği o… çocukları yalan ve iftiralarla Demokrat Partiyi yıkıyorlar.

Yine aynı çocuklardan bir mahkeme kuruyorlar. Savcı, hakim buluyorlar ve bu Menderes, Polatkan ve Zorlu’yu asıyorlar. Astılar ama yarım asırdan fazla oldu hala on iki uçak dolusu altın da, yurtdışındaki altından arabalar da, öldürüldüğü söylenen üniversite talebeleri de bulunamadı. Lakin Türkeş’in dediği o... çocukları maksatlarına ulaştılar. Türk Milletinin sevdiği, oy verdiği, iktidar yaptığı hükümeti devirdiler. Astılar, kestiler. O günden beridir Türk Milleti bu o… çocuklarına alenen küfür bile yapamadı. Küfürlerini de, beddualarını da, gizli gizli yapageldi. Çünkü millet düşmanı o çocukların bıçağı keskin idi, ferman onların idi.

Şimdi yine Türk Milleti iktidarını seçmiş. Bu iktidarda yine köprüler, barajlar, santraller, hızlı trenler, yollar, havaalanları, uçaklar, tanklar, helikopterler, füzeler daha neler neler yapıyor. O bildiğimiz Türkeş’in dediği çocuklar hiç durur mu? Yine iftiralar, yine yalanlar, yine o çocukları. Aynı marka. Yalan ve iftira rüzgârları hep aynı yönden, hep aynı yerden esiyor. Aynı patenti taşıyor. Sadece maskeler değişik. Maskeler ve kılıflar zamana uydurulmuş inanalım mı?

Türkeş’in dediği o “O… çocuklarına” kanalım mı? Bir buçuk asırdır yalan ve iftiralarla bu millete yapmadıkları kalmayan bu alçak, bu yalancı, bu satılmış, bu o çocuklarına yüz bininci defa, yüz bininci yalan ve iftiralarına da mı kanalım?

Gece gündüz yalan ve iftiradan başka hiçbir şey düşünmeyen bu odaklara herkes inansa da ben inanmıyorum. Çünkü bunlar Türkeş’in dediği o çocuklardır.

 

Saygılarımla.

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek