Muhammet Mursi, Hitler’e benziyor mu? -

Avrupa Birliği yetkililerinden birisi Başbakan’a şöyle söyledi: “Adolf Hitler de Mursi gibi seçimle gelmişti.”

Bu sözleri Avrupalı yetkili Başbakan’ın Mısır’daki darbe aleyhindeki konuşması üzerine söyledi. Başbakanımızın demokrasiyi ve seçimleri önemseyen, Mısır’da Avrupa’nın demokrasiye destek vermemesini tenkit eden sözleri üzerine cevaben.

Bu Avrupalının sözlerini duyduğum saatten beri düşünüyorum, “Mursi ile Hitler’in ne alakası var? Veya benzerliği neresindedir?” Düşündüm taşındım bir tek benzerlik buldum o da “ikisini de Yahudiler sevmiyordu” o kadar.

Hitler’in Yahudilere yaptıkları malum. Peki, Mursi ne yaptı ki?

Ben merak ettim “Hitler neden Yahudilere düşmandı?” Hitler’in KAVGAM adına bir kitabı vardır. Türkiye’de de satılır, orada okudum. Diyor ki “Gençliğimde şantiyelerde çalışıyordum, kitle işçi eylemleri yapıyoruz. 70-80 bin işçi yürüyoruz.  Bizi böyle yürüten, organize eden kim, hangi güç diye merak ettim. Araştırdım, gördüm ki “Yahudi” bütün sendika şefleri Yahudi asıllı. Yine aynı zamanlarda fuhuş patlaması oldu, her tarafta kadın pazarlanıyor. Bunun arkasını araştırdım. Yine Yahudi’yi buldum. Birinci Cihan Savaşı çıktı. Bende gönüllü katıldım. Savaş devam ederken Rusya çöktü. Marşlar söyleyerek batıya Fransa sınırına gidiyoruz. “Artık Fransa’yı elimizden kimse kurtaramaz” diyoruz. İlk çarpışmalar başladı ki bizim demiryolu işçileri greve gitmiş ve Almanya teslim oldu. “Bir Alman, vatanını bir parça ekmeğe satmaz bu grevin arkasındaki ihaneti araştıracağım” dedim araştırdım, orada da Yahudi’yi buldum. Alman gençleri cephelerde oluk oluk kan verirken. Yahudi cephe gerisinde sendikaları ele geçirmiş ülkeye ihanet ediyor. O güne kadar Yahudi’ye hep acıyordum. “Sürekli zulme uğramış bu mazlum milletten ne isterler?” diyordum.  Anladım ki bu Yahudi pisliğinden Almanya’yı temizlemeden ülkeye rahat yok. Tıpkı bir tarladan iyi verim alabilmek için önce “yabancı bitkilerden temizlenmesi” gibi.

Hitler’in Yahudi’ye bakış açısı budur. Hatta kitabın bir yerinde de şöyle diyor “Yahudi’yi tam anlamıyla çözdüğümde dehşete düştüm. Acaba sürekli insanlıktan zulüm ve sürgün gören bu acayip millet insanlığı son ve kesin bir şekilde yok etme noktasına mı gelmiş?”

Hitler bu görüşte de Mursi hiç kimseye zulüm etmedi ki. Sadece “Mısır’ın Mısırlılar tarafından yönetilmesini, yöneticilerin Mısırlılar tarafından seçilmesini” istedi.

İlla Yahudi’den onay mı almalıydı? Mursi’yi ABD ve İsrail’in istemediğini biliyoruz. Darbeyi de onların yaptırdığını da biliyoruz. Peki, bizde illa onların gözüyle mi bakacağız hadiselere?

Veyahut da şunu mu demek istiyorlar. “Seçimle de gelse demokrasi olmaz, illa da Yahudi ve Masonlardan referans alması gerekir.” Bunu mu demek istiyorlar. Ulan bunlar ne sahtekârlar, ne iki yüzlüler. Bunlarda utanmak, sıkılmak yok. Hiç yüzleri de kızarmıyor. Yahu adamı koskoca Mısır halkı seçmiş. Hiçbir suçu yokken birkaç haydut general silahları çekip devirecek ve de batıdan itibar görecek, aferin alacak. İşte İstiklal Marşımızdaki “tek dişi kalmış canavar” bunlar olsa gerek. O dişinde sökülmesine az kaldı. Avrupalı yetkili bir de şunu demek istiyor “bizim adamlarımıza dokunmayın”. Hani şu kanun manun adamları var ya. Hani Avrupalıların istemediği havaalanını, köprüyü, santrali, kanal İstanbul’u durdurmak isteyen odaklar var ya, kimisi savcı kimisi hâkim, kimisi siyasetçi, kimisi de Taksim’de çapulcu veya gazeteci veya iş adamı. Ama işi ve sıfatı her ne olursa olsun sonunda Avrupalı haydutların buradaki işbirlikçileri işte adam onları korumak istiyor.

“Onlara dokunursan sen de diktatör olursun haaa. Tıpkı Adolf Hitler gibi” demek istiyor. Ulan sizin kafanıza Hitler kadar taş düşsün emi.

Saygılarımla.