CUMHURİYET’ İN 100. YILINDA TÜRK DEVRİMLERİ - Servet Şenyiğit

Türk Devrimi’ nin en ileri atılımı olan Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutluyoruz. Aklımıza “Cumhuriyeti biz böyle kazandık.” Pankartıyla çekilmiş o müthiş fotoğraf geliyor. Köylüsüyle, işçisiyle, üreticisiyle, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla kaynaşmış bir kitle. Demirağlarla örülen  memleketin sahipleri.

          Türk Devrimi, Türk Milletinin Milli Demokratik Devrimidir. 1876 Meşrutiyet Devrimi, 1908 Hürriyet Devrimi ve 1920 Kemalist Devrim duraklarından geçerek bugünlere gelmiştir.

          1876 Devrimiyle Mithat Paşa ve Namık Kemallerin önderliğinde Sultan Abdülaziz’ in tahttan indirilmesi ve Birinci Meşrutiyetin ilanı, Türk Devriminin ilk büyük başarısıdır. 11 Mayıs 1876 günü İstanbul’ da “Talebei Ulum” (İlim öğrencileri ve onları destekleyen Harbiye öğrencileri ve subayları ayaklandılar. Topçu birlikleri ve donanma da bu harekete katıldılar. 29-30 Mayıs günlerinde Abdülaziz tahttan indirildi. Önce V. Murat 93 gün sonra II. Abdülhamit tahta oturtuldu. Devrimcilerle Abdülhamit arasındaki anlaşma gereği 23 Aralık 1876 günü Kanuni Esasi (Anayasa) ilan edildi.

          1876 Devrimi, Padişahın yetkilerini belirleyen bir anayasa getirdi. Heyeti Ayan ve Heyeti Mebusan’ dan oluşan iki meclisli bir Meclisi Umumi kuruldu. 1876 Devrimi uluslararası alanda dikkatleri Türkiye’ ye çevirdi.  Marx ve Engels, devrimi “Doğudaki devrimlerin bir örneği” olarak değerlendirdiler. Marx, Birinci Meşrutiyetten sonra, Türk halkını “Avrupa’ daki köylülüğün ve halkın kesinlikle en yetenekli ve en ahlaklı temsilcilerinden biri” diye övüyordu. II. Abdülhamit 13 Şubat 1878 günü Meclisi süresiz tatil etti. Abdülhamit’ in İstibdat dönemi 32 yıl sürdü. Türk Milliyetçiliği ve Hürriyet hareketi, Abdülhamit’ in baskılarını göğüsleyerek büyüdü.

          1908 Hürriyet Devrimi, Türk Devriminin ikinci halkasıdır. 1908 Hürriyet Devrimi, Asya devrimlerinin Birinci Büyük Dalgasında 1905 Rus Devrimi ve 1907 İran Devriminden sonra geldi. Türkiye’ nin 1908 Devrimini 1911 Çin Demokratik Devrimi izledi. Bir halk devrimi olan 1908 Devrimine gerici yanıt,13 Nisan 1909 günü 31 Mart gerici isyanı ile geldi. Selanik’ ten gelen Hareket Ordusu 24 Nisan 1909 günü İstanbul’ a girerek gerici ayaklanmayı bastırdı.

          Mebusan ve Ayan Heyetleri Meclis adıyla 27 Nisan 1909 günü toplandı. Abdülhamit’ i tahttan indirdi ve Mehmet Reşat’ ı tahta çıkardı. Böylece Meclis ilk kez Padişah tayin etmiş oluyordu. Hürriyet Devrimi, Meşrutiyeti yeniden ilan etti, Meclisi yeniden açtı. 1909’da Kanuni Esasi’ yi baştan sona değiştirerek aslında yeni bir anayasa yaptı.

          1908 Hürriyet Devriminin önderi, İttihat Terakki Cemiyeti’ dir. Aslında bir siyasal parti olan İttihat Terakki Cemiyeti, Türk Devriminin öncü parti modelini oluşturur. Asker-Sivil aydınlardan oluşan İttihat Terakki, 1908’ de Hürriyet Devrimi’ ni başardıktan sonra, 1912 yılında iktidarı doğrudan eline aldı. Orduyu gençleştirdi ve Birinci Dünya Savaşının vatan savunmasına önderlik etti. Kemalist Devrimin programı, altı ok, daha Hürriyet Devrimi yıllarında oluştu.

          1920 Kemalist Devrim aslında 29 Ekim 1914 günü Osmanlı Devleti’ nin Karadeniz’ de Çarlık Rusyası donanmasına ve limanlarına baskınıyla başladı. Türkiye’ nin Birinci Dünya Savaşında emperyalizme karşı savaşı, özellikle Çanakkale Direnişi, Rusya’ nın 1917 Şubat ve Ekim devrimlerinin yolunu açtı. 1917 E kim Devrimi’ de Türkiye’ nin Kurtuluş Savaşının kesin zaferinin koşullarını yarattı. Arkasından İran Devrimi ve 1927-1949 Çin Devrimi geldi. Asya’ nın İkinci Büyük Devrim dalgası, Türkiye ve Rus devrimleriyle başladı.

          Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs 1919’ da Anadolu’ ya çıktıktan sonra 18-23 Haziran 1919 günlerinde Amasya’ da yapılan  Komutanlar Toplantısında stratejinin çizilmesine önderlik etti. 10-23 Temmuz 1919’ da Erzurum’ da , 4-12 Eylül 1919’ da Sivas’ ta toplanan kongreler Anadolu’ da Milli Hükümet kurmanın adımlarıydı. 23 Nisan 1920 günü, Cumhuriyetin ilk günüdür. Millet Meclisi Ankara’ da toplanarak Milli Hükümeti Anadolu’ nun bağrında  kurdu.

          Kemalist Devrim, 1921 ve 1924 Anayasalarıyla devleti Milli Demokratik Devrim amacıyla yeniden düzenledi. 5 Şubat 1937 günü Anayasa’ nın 2. Maddesine devletin nitelikleri yazıldı. “Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi, Laik ve Devrimcidir.” 1920’ lerden başlayarak, özellikle 1930’ dan sonra devletçiliği esas alan planlı bir ekonomi inşa edildi. 1930-1940 arasında Sovyetler Birliği ile birlikte dünyanın en hızlı gelişen iki ekonomisinden biri oldu.

          24 Ocak 1980 ‘ de Adalet Partisi-MHP-MSP’ den oluşan Milliyetçi Cephe Hükümeti döneminde kabul edilen Dünya Ekonomisiyle Bütünleşme Programı’ nın sopası 12 Eylül 1980 darbesiyle geldi. Türkiye Amerikancı Cuntanın yönetiminde Kemalist Devrimin yıkımı sürecine girdi. Turgut Özal, Tansu Çiller ve RTE yönetimleri 12 Eylül 1980 Amerikancı Darbesinin programını sürdürdüler. Bu dönemde ABD’ nin Türkiye’ deki hedefi, milli ekonominin tasfiyesi ve BOP kapsamında “Kürdistan” adı altında İkinci İsrail devletinin kurulmasıydı. Ergenekon-Balyoz tertipleri bu amaçla doğrudan ABD emperyalizmi güdümünde uygulandı.

          2014 yılı Mart ayında Silivri duvarının yıkılmasıyla 1980 yılında başlayan karşıdevrim son buldu. Silivri Duvarı’ nın yıkılmasıyla TSK özgürleşti. AKP Hükümeti 24 Temmuz 2015 günü PKK’ yı Hendeklere Gömme Harekatını başlattı ve Türkiye, ABD emperyalizmine karşı Vatan Savaşı sürecine girdi. ABD’ nin Vatan Savaşımıza yanıtı 15-16 Temmuz 2016 FETÖ Darbesiyle geldi. Darbe Türk Ordusu ve Türk Milletinin işbirliğiyle bastırıldı.

          Uluslararası Koşullar, Türkiye’ nin Atlantik Sistemi içinde çıkmazda olduğunu belirtiyor. Türkiye’ nin önündeki tek seçenek Üretim Devrimi’ dir, başka deyişle Kemalist Devrimin tamamlanmasıdır. 1876, 1908, 1920 devrimleri, halk hareketiyle başladı ve halka dayanarak başarıya ulaştı. Asya Devrimlerinin önder ülkeleri olan, Batıdan Doğuya Rusya, Türkiye, İran, Hindistan ve Çin. Ezilen Dünyanın en gelişmiş ülkeleri olmaları yanında, imparatorluk birikimleriyle de bağımsız devlet geleneğini temsil ediyorlardı. Bugün de Asya’ daki Yeni Uygarlık atağının bu ülkelerden yükselmesi, devrim ve imparatorluk birikiminin verimidir.

          Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkeleriyle işbirliği ve ortak mücadelesi, Türk Devriminin uluslararası düzlemdeki itici gücüdür. Bugün AKP yönetimi, “Denge politikası” adı altında Atlantik sisteminde çare arayışlarıyla, ekonomideki çıkmazıyla, devlet örgütlerini ve toplumu yolsuzluk ve rüşvet batağında yozlaştırmasıyla Türkiye’ yi yönetemez hale gelmektedir. Bu yöntem çözümsüzlüğü temsil ediyor. Halk, var olan sistemden umudunu kesmektedir ve köklü çözüm arayışlarına yönelmektedir. Üreticilerin Milli Hükümeti’ nin kurulması kaçınılmazdır. Kemalist Devrimin, yani Milli Demokratik Devriminin tamamlanması Türkiye’ nin ufkundadır. Türk Devriminin kesin zaferi, önümüzdeki gündemdir. Cumhuriyetin 100. Yılında geldiğimiz yer budur.

          servetsenyigit@gmail.com