Murat Mahir Altan; “SAHTE GÜLÜŞLER DEĞİL, SAMİMİYET KAZANACAK”
Trakya'da sandık kurulu başkanlarına eğitim verildi
Seçim günü alkol yasak, eğlence mekânları kapalı
Ahmet Etem Oruç; “Çocuk bakım ve kreş projesi hemen uygulanacak”
Bu yazı 12 Ağustos 2022, Cuma 09:24:28 tarihinde eklendi. 1305 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

: İSLÂM DİNİNİNDE AİLE ve İSLÂMIN KADINA VERDİĞİ DEĞER(İKİNCİ BÖLÜM) - Eyyüp Sabri Erdem

: İSLÂM DİNİNİNDE AİLE ve İSLÂMIN KADINA VERDİĞİ DEĞER(İKİNCİ BÖLÜM)

 

Geçen haftaki yazımıza devam ediyoruz

İslâm dinine ilk inanan ve Peygamber  Efendimiz’e(Aleyhisselam)iman eden Hz. Hatice’dir.

İslâm’da ilk şehid  Sümeyye(Radyallahu anha) isminde kadın sahabidir.

Kadın sahabiler savaşlarda bile Allah Rasulü’nün etrafında kılıç sallamış,savaşmış yaralıları tedavi etmiş ve su dağıtmıştır.

İslâm’dan önce kadın, insan sayılmazdı. Hiçbir konuda hakkı yoktu, mal gibi alınıp satılırdı. Kızı ile anası ile yaşayanlar olurdu.

İslâm dini kadına sahip çıkmış ve onu hak ettiği yere getirmiş ve değer vermiş, değerli kılmıştır.

İslam dini kadının öldürülmesini yasaklamıştır, kendi rızasının dışında evlendirilmesini de yasaklamıştır,para karşılığında evlendirilmesini yasaklamıştır.İslâm dininde kadın istemezse çocuğunu bile emzirmez,baba bu durumda süt anne bulmak zorundadır.

Hz. Ömer(Radiyallahu Anh): “Kadınlara nikah ile ilgili mehri fazla vermeyin” demiş,bir kadın çıkıp itiraz etmiştir “Bunu söylemeye hakkın yok” demiştir. Nisâ Sûresi’nin 20-21. ayetlerini okumuş ve bunun üzerine Hz. Ömer sözünü geri almıştır.

Batı kadını hakkını sokaklarda yürüyerek,meydanlarda slogan atarak, kocası ile kavga ederek alırken Güzel ve mükemmel dinimiz İslâm : “Cennet anaların ayağı altındadır” buyurarak kadına her hakkı vermiştir. İslâm kadına nikahta karşılık anlaşmalı olarak boşanma hakkını 15 asır önce vermiştir.

Batı kadını 20.yüzyılda bu hakkı elde edebilmiştir. Elde edemediği ülkelerde vardır. Yahudilerin yaptıkları dua da “Ezeli ilâhımız, Kainatın Kralı, beni kadın yaratmadığın için sana teşekkürler” denir. Yahudi kadınına ibadet hakkı bile verilmemiştir. Ancak başını örterek Havra’daki erkeklerin yaptığı ibadeti seyredebilir.

Hıristiyanlıkta ise düne kadar kadının insan sayılıp sayılmayacağı, ruhu olup olmadığı, incil okuyup okuyamayacağı tartışılmıştır.

 Papa 2. Jean Paul, kadınların aile içinde sorumlulukları olduğunu, bu yüzden çalışmamaları ve evde oturmaları gerektiğini söylemiştir.

Kadın gerçek ve müstesna  kimliğini İslâm dininde bulmuştur. Peygamber efendimiz (aleyhisselat-u ves-selam): “İlim öğrenmek kadına da erkeğe de farzdır” buyurmuştur. Cihad, İslam'ı anlatmak, iyiliği emretmek ve  kötülükten sakındırmak gibi sosyal faaliyetlerden kadında sorumludur.

Peygamber efendimiz (aleyhisselat-u ves-selam)Vedâ Hutbesi’nde kadın haklarının gözetilmesi konusunda Allah’tan korkulması, kadının korunup haklarının çiğnenmemesi konusunda vasiyeti, uyarıları ve emirleri olmuştur.

Kutsal kitabımız Kur’an’ı Kerim'i,bize anlatmış ve en güzel bir biçimde yaşamış örnek bir insan olan Peygamber efendimiz (Aleyhisselat-u ves-selam) Müslümanların kadınlara karşı tavrında ve yaklaşımında en güzel örnekliği ortaya koymuştur. O güzel insan o örnek büyük Peygamber, bir hadis-i Şerif'in de şöyle buyurmuştur:

“Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır.”

Nitekim Muhammed(Aleyhisselam), bu sözünün gereğini, en iyi şekilde hayatında da sergilemiş ve bize en güzel, mükemmel ailenin, en güzel kadın-erkek(aile içi fertlerinin) ilişkisinin nasıl olacağını en iyi şekilde örnek olarak göstermiştir.

Kadına yapılan her türlü kötü yaklaşımların tamamı, dinimiz İslam’a aykırıdır.

Hz. Muhammed’in(Aleyhisselam) hayatı, kadına karşı sergilediği tutum, tavır ve davranışlar Müslümanların kadına nasıl bakacakları ve davranacakları konusunda örnek alınacak en iyi modeldir.

Hz. Peygamber’in(Aleyhisselat-u ves selam) kadınlara hakaret ettiği, kaba Saba davrandığı,hor ve hakir gördüğü, şiddet uyguladığı veya dövdüğü vaki olmamıştır. Hz. Aişe’nin verdiği bilgilere göre Rasulullah, eşlerini katiyen dövmemiştir. (ibn Mâce, “Nikâh”, 51)

Kısaca Kur’an-ı Kerim  ve Peygamber efendimiz’in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hayatı olan sünnet-i seniyye, bize İslâm toplumunda kadının erkek karşısında kötü bir konumda olmadığını öğretmektedir, erkeklerin kadına şiddet uygulamasını yasaklamakta ve karşılıklı  sevgi ve saygıya dayalı aile ve toplum yapısı içinde erkeklerle kadınların yardımlaşmasını, uyum içersinde yaşamasını istemektedir. İslam dini  kadın ve erkeğe cinsiyet temeline göre  değil, insanlık temeline göre bakmaktadır. İslam’a göre, kadın ve erkek eşittir, ama bu eşitlik insanlık temelinde,Allah'a karşı  kulluk, itaat mükellefiyet noktasındadır ve İslam'a göre  birbirlerini tamamlayan varlıklardır. İslam’ın anlayışında ne kadın kadın olduğu için ikinci sınıftır, ne de erkek erkek olduğu için birinci sınıftır.

Bu bakımdan Müslüman bir toplumda kadın, töre, gelenek, toplumsal değerler, dini ölçüler adına hiçbir şekilde hor ve hakir görülmeye, şiddete, zulme ve ölüme maruz bırakılamaz. insanların herhangi bir konuda  suçları varsa, onunla ilgilenecek olan ve karşılığında cezayı verecek olan hukuktur. İslam adına veya sebep ne olursa olsun kadına yapılan zulüm hiçbir şekilde meşru görülemez.

Kadın toplumun inşasında temel rolü icra eder ve bu anlamda da statüsü çok yüksektir.Kadın toplumu şekillendirir,kadın ailede çocuğu yetiştirendir, dolayısıyla topluma fayda ve zarar veren insanların aile yapılarına bakıldığında iyi yada kötü manada topluma insanı kazandıranın kadın olduğu anne olduğu görülmektedir.

İSLÂMIN KIZ ÇOCUĞUNA VERDİĞİ DEĞER

Peygamber Efendimiz (Aleyhisselam) kız çocuğu olanları müjdelemiş ve hak ettiği değerin verilmesini emretmiştir.

Kur’an-ı Kerimde:“Allah dilediğine kız dilediğine erkek çocuk bahşeder. Kimine hem erkek hem kız çocuğu verirdilediğini de kısır bırakır. Her şeyi hakkı ile bilen ve her şeye gücü yeten ancak Allahtır.” buyuruldu. (Şûra sûresi 49-50) .

Peygamber efendimiz: “Kız çocuklarını hor görmeyin.” buyurdu. Hor görmek dini bilmemekten ileri gelir. Hayırlı evlad istemelidir. Hayırlı olmadıktan sonra kız veya erkek olmuş ne fark eder?

KIZ ÇOCUKLARI İLE İLGİLİ HADİS-I ŞERİFLER

Dinimizde kadının ve kız çocuklarının fazileti büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

“Kızlarınızı altın ve gümüş ile süsleyin! Elbiseleri güzel olsun! İtibar kazanmaları için en güzel hediyelerle ihsanda bulunun!” (Hakim)

“Kız çocuğunu güzelce terbiye edip Allahü teâlânın verdiği nimetlerle bolluk içinde yedirir giydirirse o kız çocuğu onun için bir bereket olur. Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesile olur.” (Taberânî)

“İki kız evladına güzel muamele eden mutlaka Cennete girer.” (İbni Mace) “İki kızı veya iki kız kardeşi olup da maişetlerini güzelce sağlayanla Cennette beraber oluruz.” (Tirmizî)

“Çarşıdan aldığı şeyleri erkek çocuklardan önce kız çocuklarına verene Allah rahmetle nazar eder. Allah rahmetle nazar ettiğine de azab etmez.” (Haraiti)

Çarşıdan turfanda meyva alıp evine getiren sadaka sevabı alır. Getirdiği meyvayı erkek çocuklarından önce kız çocuklarına versin! Kadınları kızları sevindiren Allah korkusundan ağlayanlar gibi sevab kazanır. Allah korkusundan ağlayanın bedeni de Cehenneme haram olur.” (İbni Adiy )

”Üç kızına ihtiyaçtan kurtulana kadar iyi bakan yedirip giydiren elbette cenneti kazanır” (Ebu Davut)

”Üç kız veya kızkardeşinin geçim veya başka sıkıntılarına katlananı Allahü teala cennete koyar." Ashab-ıKiram'dan biri "İki tane olursa yine aynımıdır?" diye sual edince Peygamber Efendimiz "Evet iki tane olursa yine aynıdır buyurdu." Başka birisi "Ya bir tane olursa" diye sual etti.Cevabında buyurdu ki"Bir tanede olsa gene aynıdır." (Hakim)

Peygamberimizin kadınlarla ilgili hadisleri!

“Kadınların haklarını yerine getirme husûsunda Allâh’tan korkunuz! Zîrâ siz onları Allâh’ın bir emâneti olarak aldınız.”

“Sizin en hayırlınız, ehline (eşine ve çocuklarına) en hayırlı olanınızdır. Ve ben de ehline karşı en hayırlı olanınızım.”

“Mü’minlerin îmân bakımından en olgunu ve en hayırlısı, hanımına karşı en hayırlı olanıdır.” 

“Ey insanlar! Kadınlar hakkında Allâh’dan korkunuz! Sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız vardır.”

“Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onları dövmeyin, onlara çirkin demeyin, fenâ söz söylemeyin!”

“Kadınlarınızla iyi geçinin; eğer onlardan hoşlanmadı iseniz bile!..Olabilir ki bir şey, sizin hoşunuza gitmez de, Allâh onda bir çok hayır takdîr etmiş bulunur."

“Kadınlar hakkında birbirinize hayır tavsiye ediniz!”

“Mü’min bir erkek, mü’min bir kadına kızıp darılmasın! Eğer onun bir huyundan hoşlanmazsa, öbüründen memnûn olabilir.”

“Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir."

“Sizin hayırlınız, eşine hayırlı olandır. Ben de eşime karşı sizin en hayırlınızın. Kadınlara ancak iyi insanlar iyi davranır; onlara karşı ancak kötü kişiler, ihanet eder.”

"Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür."

"Hanımını döven, Allah’a ve Resûlüne asi olur. Kıyamette onun hasmı ben olurum."

Yazımıza Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber efendimiz Hz Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem'in veda hutbesininde bindörtyüz yıl önce buyurduğu hadis-i şerif ile son verelim.

"Ey insanlar!

Kadınların haklarını korumanızı ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim.

Siz kadınları, Allah emaneti olarak aldınız.

Onların iffet ve namuslarını Allah adına söz vererek helal edindiniz.

Sizin kadınlar üzerinde haklarınız, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakları vardır…"

Selam ve Dua İle

Yazdır Paylaş
Diğer Eyyüp Sabri Erdem Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek