BRICS sözcüğü Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika ülkelerinin İngilizce yazılan isimlerinin baş harflerinden oluşmuştur. Çin önderliğinde kurulan uluslararası kurumlardan biridir. Buna en etkili kurumlardan biridir demek daha doğru olacaktır. Çünkü; toplam sermayesi yaklaşık olarak 100 milyar dolar seviyesindedir. Bu sermaye havuzunda Çin 41 milyar dolar, Hindistan, Rusya ve Brezilya 18’er milyar dolar ve Güney Afrika 5 milyar dolar katkıları bulunmaktadır.
BRICS ülkeleri dünya nüfusunun yaklaşık Yüzde 40’ını yani 2.9 milyar kişiyi oluşturan ülkelerdir. Dünyadaki tarımın büyük bir kısmı bu ülkeler tarafından gerçekleştirilmektedir. Dünyadaki maden rezervlerinin de yüzde 60 gibi büyük kısmı yine BRICS ülkelerine aittir. Bu bakımdan BRICS kurumunun güçlü bir yapısı vardır. Üye ülkelerin mali istikrarını sağlamak da kuruluş amacıdır. BRICS dünya gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 25’ini oluşturmaktadır.
ABD yönetimindeki, tek kutuplu dünya yıkılmaktadır. Buna karşılık BRICS, ABD ve Avrupa ‘ya karşı bir güç olarak genişlemektedir. Küresel jeopolitiğin merkezinin Atlantik’ten Pasifik bölgesine kayması Türkiye gibi ülkeler açısından BRICS’in ekonomik işbirliği olanaklarını artırmaktadır. Türkiye, bu gerçekleri iyi değerlendirmek zorundadır. Umarım binlerce TL maaş alan RTE danışmanları bir işe yararlar.
BRICS örgüt işleyişinden sorumlu, Uluslararası Forumu Başkanı Puenima Anand, Türkiye, Mısır ve Suudi Arabistan’ın örgüte biran önce katılmasını istediklerini belirtti. Adı geçen ülkelerin isteklerini ortaya koyduğunu belirten Anand Arjantin ve İran’ın da geçen ay üyelik başvurusu yaptıklarını belirtti. Bu gelişim BRİCS’in dünyadaki etkisini kuşkusuz artıracaktır.
ABD ve Atlantik’e sıcak bakmayan RTE, 2018 yılında ki BRICS zirvesine özel davetle katılmıştı ve aile fotoğrafında yer almıştı. Dileğim, devamını getirerek ABD ve AB’ de daha da uzaklaşarak daha bağımsız bir politika izlemesidir. İzleyerek göreceğiz.
servetsenyigit@gmail.com