İSTİKBAL GÖKLERDEMİ, HEYKELLERDEMİ? -

İşin ciddiyetine bakalım. Irak’ın Kuveyt’i işgal ettiği günlerde idi. ABD yanına bir sürü devleti, hatta Suriye’yi bile alarak Irak’a harekât düzenleme arifesinde idi. Cumhurbaşkanı Özal Türk ordusunun bu harekâtakatılmasını çok istiyordu. Şöyle diyordu: “Bu gün orada günümüzün ulaştığı silah teknolojisi sergilenecek. Ordumuzun subayları bu teknolijiyi orada yakından görmeli ve yaşamalıdır.” Fakat ne yazık ki rahmetli Özal genelkurmayı harekete geçiremedi. Biz katılamadık. Kuzey Irak’ı işgal etseydik, bu gün PKK diye bir şey kalmayacaktı. Durum da çok müsaitti.
Neyse benim söylemek istediğim Özal’ın bakış açısıdır. “Ordumuz gelişen teknolojiyi görsün” diyor. Ah nerde bizde öyle genelkurmay!?. Özal takunyalı, gerici, namaz kılar,oruç tutar. İnsanlarımız arasında öyle bir grup var ki; onlar ilericidir, aydındır, çağdaştır. Halbûki onların topunu bir araya getirsen, Özal’ın takunyaları kadar değeri yoktur.

Atatürk:“İstikbal göklerdedir” demiş. Buradaki incelik sadece uçmak veya aya çıkmak değildir. O teknolojiye sahip olmaktır. Yine Alparslan Türkeş 1960 larda ilk nükleer araştırma merkezini kurdu. Elli kadar özel talebeyi de dünyanın çeşitli ülkelerine nükleer teknoloji eğitimi için gönderdi. Sonra Türkeş Hindistan’a sürgün edilip, görevden uzaklaştırıldı. Biraz bizim idarecilerin gafleti, biraz da İngiliz MI6 istihbarat örgütünün çabasıyla o talebeler üçer, beşer Türkiye’ye gönderildi. Oysa dünyanın gelişmiş ülkeleri enerjilerini nükleer teknoloji ile sağlıyor. Bizde yeni yeni harekete geçtik. Geçen hafta Erdoğan: “uzay çalışmaları başlatıyoruz, aya gideceğiz” dedi. Yine o aymaz, taş kafalı çağdaşlar aynı teraneyi çalmaya başladılar. Türkiye’de açlar var. ABD’de yokmu.? Çin’de yok mu?. Rusya’da, Hindistan’da yokmu?. Sonra Atatürk neden “İstikbal göklerdedir.” Demiş, heykelde dememiş. İstikbali heykelde arayanlar, biraz da göklere baksın. Yerde emniyette olmak için tepenizde kimse olmamalı. SİHA larınız, İHA larınız, uçaklarınız, füzeleriniz, uydularınız olacak. Dahası kendi el emeğiniz, kendi tasarımınız olacak ki,  güçlü ve zengin olasınız.

Milletimizidaima aşağılık kompleksine itmeye çalışan malum zihniyet, her zaman bizim hayallerimizi alaya aldı. Bereket ki devlet büyüklerimiz bunları dinlemedi. O kafa dedim ya; Size bir örnek vereyim. Pınarhisar çimento fabrikası yapılırken CHP her zaman ki gibi itiraz etti. Herşeye rağmen fabrika yapıldı. O günlerde Ankara’ya yolu düşen Saray’lı Haşim Ağa, aynı zamanda CHP ileri gelenlerindendi. İnönü’yeuğrar. İnönü O’na:“duydum ki siz, çimento yapacağız diye toprakları yakıyormuşsunuz.” Der. Ve: “O TOPRAKLARI SİZ YAKASINIZ DİYE Mİ KURTARDIK!?” Diye çıkışır. İşte o kafa, bu kafa. Onlara kalsak, düşünün, halimiz nice olurdu?  SAYGILRIMLA…

 İlyas ŞEN